YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/6404
KARAR NO : 2009/11004
KARAR TARİHİ : 30.06.2009
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : S… … VE ARK.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … Yönetimi davalıların miras bırakanı … oğlu, Mümin … adına tapuda kayıtlı olan … Merkez … arkası mevkiindeki 2953 parsel sayılı taşınmazın,kesinleşen orman sınırı içinde olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile orman olarak hazine adına tescili ve devalıların el atmasının önlenmesi istemiyle dava açmıştır
Mahkemece, davanın KABULÜNE, davaya konu taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tesciline, davalıların taşınmaza el atmasının önlenmesine, karar verilmiş, hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın 1973 yılında arazi kadastrosu sırasında belgesiz zilyetlik nedeniyle kişi adına oluşturulan tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 13/12/1989 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmaz orman sınırları içine alınmıştır
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve … bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 1989 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1.maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanama olanağının bulunmadığı, orman kadastrosunun kesinleşmesiyle taşınmaz kamu malı niteliğini kazandığı ve mülkiyet hakkının Hazineye geçtiği, bu nedenle mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.’nın 1023 (E.M.Y. İsviçre M.Y.974) maddesindeki “iyi niyetle edinme” kuralının da uygulanamayacağı, belirlenerek kaydın iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 30/06/2009 günü oybirliğiyle karar verildi.