Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2009/2517 E. 2009/4805 K. 23.03.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/2517
KARAR NO : 2009/4805
KARAR TARİHİ : 23.03.2009

MAHKEMESİ : Serik Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi……, Orman Yönetimi ve Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2003/11551-2004/6788 ve 2005/2768-6724 sayılı kararları ile Hazinenin, 144 ada 8, 9; 146 ada 1 ila 16; 147 ada 1 ila 8; 148 ada 1 ila 6; 149 ada 1 ila 10; 150 ada 1 ila 9; 151 ada 1 ila 15; 152 ada 1 ila 4; 153 ada 1 ila 9, 12 ve 14 ila 48, 69 ,70 ; 154 ada 4, 5, 6; 155 ada 2, 5, 10 ila 16, 32 ila 36, 39, 40; 156 ada 2, 4 ila 8, 30 ila 36, 38, 39, 40, 42, 43,44, 56, 58, 59 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellere yönelik olarak hükmün ONANMASINA, Davacı Hazinenin uzman bilirkişi …. tarafından düzenlenen 06.03.1992 tarihli krokide kırmızı renge boyalı ve Romen rakamıyla X1, X11, X111, X1V ve XV olarak işaretli bölümlere yönelik temyiz itirazına yönünden ise; bu bölümlerin 1947 yılında yapılan ve 1949 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı anlaşılmaktadır. 2981 Sayılı Yasanın 3290 Sayılı Yasa ile değişik geçici 2/e maddesi Anayasa Mahkemesinin 1995/13 – 1995/51 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve iptal kararı 28 Kasım 2002 tarihli Resmi Gazetede yayınlanmıştır.
Anayasanın 154/son maddesi gereğince Anayasa Mahkemesinin iptal kararları Resmi Gazetede yayınlandıkları tarihten itibaren yasama, yürütme ve yargı organlarını bağlar ve devam etmekte olan davalara uygulanması gerekir. Anayasa Mahkemesinin iptal kararı görülmekte olan bu davaya uygulandığında davaya konu taşınmazların davalılar (fiili zilyetler) adına tesciline esas olan 2981 Sayılı Yasanın 3290 Sayılı Yasa ile değişik geçici 2/e maddesinden kaynaklanan hukuki neden ortadan kalkmış olmaktadır. 3402 Sayılı Yasanın 1. ve 26/son maddeleri gereğince taşınmaza ilişkin kadastro tutanağının düzenlenmesi ile birlikte Kadastro Mahkemesinin görevi başlar ve uyuşmazlık tespit tarihindeki hukuki ve fiili duruma göre çözümlenir. 3402 Sayılı Yasanın 27. ve 40. maddeleri gereğince Kadastro Mahkemeleri kadastro tespit gününden önce doğan hakları gözönünde bulundurularak uyuşmazlıkları çözmek zorundadır. Dava konusu 15 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağı 1956 yılında düzenlenmiştir. O tarihte uzman bilirkişi … tarafından düzenlenen 06.03.1992 tarihli krokide kırmızı renge boyanmış ve Romen rakamı ile X1, X11, X111, X1V ve XV olarak işaretli bölümler içinde kalan 153 ada 10, 11, 13 ; 154 ada 1, 2, 3; 155 ada 1, 3, 4, 6, 7, 8, 9, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 29, 30, 31, 37, 38, 41; 156 ada 1, 3, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 , 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 37 , 41, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 57 nolu parsellerin tamamı veya bir kısmı 1947 yılında yapılan ve 1949 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde orman alanı olduğu; 2/B madde uygulamasının yargılama sırasında 1989 yılında yapıldığı kadastro mahkemelerinin uyuşmazlığı; kadastro tutanağının düzenlendiği tarihteki fiili ve hukuki duruma göre çözmesi gerektiği yasa gereği olduğundan, dava dosyasının uzman bilirkişi …’e, bulunamadığı taktirde mahkemece seçilecek aynı nitelikteki başka bir fenni bilirkişiye verilerek 153 ada 10, 11, 13; 154 ada 1, 2, 3; 155 ada 1, 3, 4, 6, 7, 8, 9, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 37, 38, 41; 156 ada 1, 3, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 , 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 37, 41, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 57 parsellerin hangi bölümlerinin 1949 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde ve dışında kaldığı belirlenerek bu bölümlerin yüzölçümleri hesaplattırılmalı; orman sınırı içinde kalan bölümlerin bu alan içinde kalan yollarla birlikte bir bütün olarak yüzölçümü belirlenmeli, bu bölümlerin bir bütün olarak orman niteliği ile Hazine adına; orman sınırları dışında kalan bölümlerin ise kararda belirtildiği gibi fiili zilyetleri adına tesciline karar verilmesi gerektiği bildirilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra 15 ada 1 parselin 2981 Sayılı Yasa uygulaması gereğince bölündüğü 153 ada 10, 11, 13; 154 ada 1, 2, 3; 155 ada 1, 3, 4, 6, 7, 8, 9, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27,28, 29, 30, 31, 37, 38, 41; 156 ada 1, 3, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 37, 41, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51. 52, 53, 54, 55, 57 parsellere yönelik davalar tefrik edilerek ayrı ayrı esaslara kaydedilmiş ve davanın kısmen kabulüne çekişmeli 156 ada 24 numaralı parselin 24/f ile gösterilen kısmının İsmail Şahin, 24/b2 ile gösterilen kısmının Hatice Savran, 24/a- 24/b1-24/d ve 24/e ile gösterilen kısımlarının orman vasfı ile hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm İsmail Şahin, Hatice Savran, Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1947 yılında yapılan ve 1949 yılında ilan edilerek kesinleşen orman tahdidi ile yargılama sırasında yapılan ve çekişmeli taşınmaz yönünden kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
Dosyada mevcut orman bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 13.11.2007 tarihli rapora ekli krokide çekişmeli 156 ada 24 parsel sayılı taşınmazın 24/e, 24/d, 24/b1 ve 24/a, ile gösterilen kısımlarının orman tahdit sınırları içinde iken 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden, 24/f ve 24/b2 ile gösterilen kısımlarının ise orman sınırları dışında ziraat alanı olduğu bildirilmiş ve ekli kadastro tahdit hattı ile irtibatlı krokide tahdit içinde kalan kısım 24/b, 24/b1 ,24/d ve 24/e ile , tahdit dışında kalan kısım 24/f ve 24/b2 ile gösterilmiştir. Fenni bilirkişiler…ve … tarafından düzenlenen 12.11.2007 tarihli rapor ve bu rapora ekli 156 ada da bulunan parsellerin orman alanı içinde kalan ve kalmayın kısımlarını gösterir tabloda ve yine ekli (ölçü krokisi) krokide 24/a ile gösterilen kısmın 848 m2, 24/b1 ile gösterilen kısmın 347 m2, 24/b2 ile gösterilen kısmın 31 m2, 24/d ile gösterilen kısmın 2 m2, 24/e ile gösterilen kısmın 6 m2 ve 24/f ile gösterilen kısmın 202 m2 yüzölçümünde olduğu bildirilmiştir. Bu rapora göre 24/a, 24/b1, 24/b2, 24/d, 24/e ve 24/f ile gösterilen kısımların toplam yüzölçümü 1436 m2 olup çekişmeli taşınmazın tespit yüzölçümü 1976 m2’dir ve tespit yüzölçümü ile raporda belirlenen (1437 m2) yüzölçümü birbirinden farklı olup bunun nedeni açıklanmamıştır. Yine dosyada mevcut yalnızca fenni bilirkişi … tarafından düzenlenen ve üzerinde tarih bulunmayan 153, 154, 155 ve 156 adalarda bulunan çekişmeli taşınmazların tümünün orman alanı içinde kalan ve kalmayın kısımlarını gösterir tabloda ise çekişmeli 156 ada 24 parsel sayılı taşınmazın 2/b alanı içinde kalan kısımlarının toplam yüzölçümü 1197 m2, tahdit dışında ziraat alanı içinde kalan kısımlarının toplam yüzölçümü ise 239 m2 olarak gösterilmiş ve tabloya tahdit haritası ile irtibatlı kroki eklenmiştir. Bu rapora göre taşınmazın tahdit içinde kalan kısmı ile tahdit dışında kalan kısmının toplam yüzölçümleri 1976 m2 olup, tespit yüzölçümüne eşittir. Tüm bu raporlara eklenen tahdit hattı ile irtibatlı krokiler birbiri ile benzer olup birbirini doğrulamaktadır. Ancak bilirkişiler…ve … tarafından düzenlenen 12.11.2007 tarihli rapor ve bu rapora ekli 156 ada da bulunan parsellerin orman alanı içinde kalan ve kalmayın kısımlarını gösterir tabloda tahdit içinde kaldığı bildirilen 24/a, 24/b1 ve 24/d kısımlarının toplam
yüzölçümü 1436 m2; tahdit dışında ziraat alanı içinde kaldığı bildirilen 24/b2, 24/e ve 24/f kısımlarının toplam yüzölçümü 239 m2 olarak bildirildiği halde, … tarafından düzenlenen ve üzerinde tarih bulunmayan 153, 154, 155 ve 156 adalarda bulunan çekişmeli taşınmazların tümünün orman alanı içinde kalan ve kalmayın kısımlarını gösterir tabloda ise çekişmeli 156 ada 24 parsel sayılı taşınmazın 2/b alanı içinde kalan kısmının yüzölçümü 1475 m2, tahdit dışında ziraat alanı içinde kalan kısmının yüzölçümü ise 501 m2 olarak gösterilmiştir. Bilirkişiler tarafından hükmün infazına elverişli kroki çizilmemiş olduğu ve dosyada mevcut fenni bilirkişiler tarafından düzenlenen her iki raporunda birbiri ile çelişkili olduğu gözlenmiştir. Mahkemece; bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı, denetlemeye ve infaza elverişli, asıl kadastro parseli içinde kalıpta orman sınırları içinde kaldığı halde 2981 ve 3290 sayılı yasa uygulaması ile yapılan ifraz sonucu yol, meydan, yeşil alan yada başka bir amaçla tutanağı düzenlenmeyerek tescil harici bırakılan alanların miktarlarının da asıl parsel içinde değerlendirilmesi gerektiği husus dikkate alınarak çekişmeli 156 ada 24 parselin durumunu gösterir kroki çizdirilerek; bu kroki üzerinde İsmail Şahin ve Hatice Savran tarafından kullanılan taşınmazların yerleri gösterilmeli ve bu taşınmazların ayrı ayrı yüzölçümleri ile tahdit içinde kalan kısımları ile tahdit dışında kalan kısımları belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği halde birbiri ile çelişkili olan ve infaza elverişli olmayan bu raporlara dayanılar hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar Orman Yönetimi ve Hazine ile müdahiller……ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 23/03/2009 günü oybirliği ile karar verildi.