YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/18401
KARAR NO : 2010/663
KARAR TARİHİ : 26.01.2010
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : HAZİNE – … K.T.K.
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, … Belediyesi sınırları içindeki 1159 parselin kısmen kesinleşen orman sınırları içinde kalmasına rağmen, mera komisyonu tarafından 2008 yılında mera olarak tahsis edildiğini bildirerek mera komisyon kararının iptalini ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulü ile (A)=118.730 m2 bölümünün orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, kalan bölümün mera olarak özel sicile kaydına karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, mera komisyon kararının iptali istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 12.01.2008 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu ise, 1971 yılında kesinleşmiştir. 1159 parsel bu çalışmada 123.500 m2 mera niteliğiyle sınırlandırılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlandırılması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanla müşterek sınırının tayin ve tespiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastro paftasının uzman orman ve … bilirkişi tarafından uygulanması sonucu çekişmeli taşınmazın kısmen kesinleşen orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hakdüşürücü sürelerin geçtiği, davacı genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebebe değil, kadastrodan sonraki sebebe dayanarak iptal ve tescil istediğinden somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, orman kadastrosunun kesinleşmesiyle taşınmazın kamu malı niteliği kazandığı, mülkiyet hakkının Hazineye geçtiği, bu nedenle mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai), bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran açıklayıcı (ihzari) bir hüküm oldugu belirlenerek sınırlandırmanın iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda … onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 26/01/2010 gününde oybirliği ile karar verildi.