Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2009/11415 E. 2009/15423 K. 22.10.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/11415
KARAR NO : 2009/15423
KARAR TARİHİ : 22.10.2009

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı … Yönetimi, dava dilekçesiyle … İlçesi, … Köyü, … Mevkiinde bulunan davalılar adına kayıtlı 3388 nolu parselin, bölgede 2007 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu çalışmaları sırasında 81 nolu orman kadastro komisyonu tarafından kesinleşen orman kadastrosu sınırları içerisinde bırakıldığını belirterek tapunun iptaliyle orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, tapu maliklerinden bir kısmının dava tarihinde ölü oldukları anlaşılmakla mirasçılarına karşı açılmayan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 Sayılı Yasaya göre yapılan orman kadastrosu 28.02.2008’de ilan edilerek 28.08.2008 tarihinde kesinleşmiştir. Arazi kadastrosu çalışmaları ise 1959 yılında yapılmış ve dava konusu parsel hükmen kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir.
Dosya arasında bulunan bilgi ve belgelerden davalılardan …’ün dava tarihinden önce ölmüş olduğu, davalı …’nın sağ olduğu fakat dava dilekçesinin adresi bilinmediğinden tebliğ edilemediği, diğer davalı … oğlu …’ın nüfus kaydının yerine ise baba ismi farklı kişiye ait nüfus kaydının dosyada bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, mahkemece öncelikle nüfus kaydı uymayan … oğlu …’ın nüfus kaydı getirtilerek sağ olup olmadığı denetlenmeli, sağ olan davalıların adresleri tespit edilip Tebligat Kanunu hükümlerine göre usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek davada taraf teşkili sağlanmalı, ölü olduğu saptanan davalılar yönünden ise verasete esas olacak biçimde nüfus aile kayıt tablosu ya da veraset ilamı alındıktan sonra belirlenecek olan mirasçılarına karşı ayrı bir dava açmak üzere davacı … Yönetimi’ne süre verilmeli, daha sonra da açılan davalar birleştirildikten sonra işin esası hakkında bir hüküm kurulmalıdır. Değinilen yön gözetilmeksizin yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetimi’nin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine 22.10.2009 günü oybirliği ile karar verildi.