YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/10074
KARAR NO : 2009/13666
KARAR TARİHİ : 30.09.2009
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1962 yılında yapılan kadastro sırasında Sugören Köyü 730 parsel sayılı 6.480 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, … 1942 tarih 388 sıra numaralı tapu kaydı ve 174 yazım numaralı vergi kaydı uygulanarak bağ niteliği ile paylı olarak Hazine ile … … Üvez adlarına tespit edilmiştir. Daha sonra 2859 Sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu ile 176 ada 19 parsel numarasını almıştır. 176 ada 19 parsel sayılı 6.505,92 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bağ niteliği ile Hazine, … ve ortakları adlarına tapuda kayıtlıdır. Davacı Bakanlıklar vekili, 176 ada 19 parsel sayılı taşınmazın 3.996,98m2 yüzölçümlü bölümünün 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması ile Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, ancak daha önce Orman Bakanlığı tarafından çekişmeli taşınmazın paydaşlarından …’nun payı hakkında açılan dava sonucu Yalova Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.03.1998 gün 1996/1239-1998/213 sayılı kararı ile taşınmazın bilirkişiler tarafından düzenlen krokili raporda (A) ile işaretlenen 2.964 m2 yüzölçümlü bölüm yönünden …’ya ait 1075/6480 payın iptal edilerek Hazine adına tesciline karar verildiği, taşınmazın tahdit içinde ve dışında kalan bölümlerinin yüzölçümlerinin tapudaki miktardan az olduğu, kararın tapuda infaz edilmediği, tavzih istemlerinin ise mahkemece reddedildiği, taşınmazın yenileme kadastrosu sonucu yüzölçümünün 6.505,92 m2’ye çıkarıldığı, bu sebeplerle 176 ada 19 parsel sayılı taşınmazın 3.996,98 m2 yüzölçümlü bölümünün davalı kişiler ile Hazine adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu 176 ada 19 (eski 730) parsel sayılı taşınmazın bilirkişiler tarafından düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen 3.996,98 m2 yüzölçümlü bölümünün tapu kaydının iptal edilerek 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına, (B) ile işaretlenen yere yönelik davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalılardan … tarafından (A) ile işaretlenen bölüm yönünden temyiz edilmiştir.
Dava, 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1947 yılında 3116 sayılı yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1950 yılında 5653 sayılı yasa hükümlerine göre yapılan makiye ayırma (çekişmeli yerin bulunduğu yerde makiye ayırma yapılmamıştır.) 1962 yılında genel arazi kadastrosu, 21.11.1991 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişiler tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın temyize konu bilirkişiler tarafından düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen 3.996,98 m2 yüzölçümlü bölümünün, 1947 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman tahdidinde … Devlet Ormanı sınırları içinde kaldığı, makiye ayrılmadığı, 21.11.1991 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen 3302 sayılı yasa hükümlerine göre yapılan 2/B madde uygulamasıyla orman rejimi dışına çıkarıldığı , taşınmazın eğim ölçer ile belirlenen eğiminin %20 olduğu, orman ve … muhafaza karakteri taşıdığı, üzerinin maki bitki örtüsü ile kaplı olduğu, koruma makisi niteliğinde bulunduğu anlaşıldığına, 6831 Sayılı Yasanın 1/j bendinin karşı kavramından funda veya makiliklerle örtülü orman ve … muhafaza karakteri taşıyan yerlerin orman sayılacağına, bilimsel olarak da % 12’den fazla eğimli makilik sahaların orman ve … muhafaza karakteri taşıması nedeniyle muhafaza (koruma) makisi yani orman sayılması gerektiğine, bu nitelikteki taşınmazların 5653 Sayılı Yasa hükümlerine göre makiye ayrılamayacağına, ayrılmış olsa bile yasal dayanağı bulunmadığından yok hükmünde sayılacağına, orman niteliğini koruyan muhafaza (koruma) makilik alanlarda 22.03.1996 gün ve 1993/5-1 Sayılı İnançları Birleştirme Kararının ve H.G.K.nun Y.K.D.nin Ekim 2002 sayısında yayınlanan 27.02.2002 gün ve 2002/1-19/97 sayılı kararının uygulama yerinin bulunmadığına , kaldı ki davalıya ait özel yasalar uyarınca oluşan tapu kaydı bulunmadığına, arazi kadastro ekiplerinin bu durumları göz önünde bulundurmadan hata ile temyize konu taşınmazın ikinci kere kadastrosunu yapıp yolsuz olarak sicil oluşturulmuşsa da, 766 Sayılı Yasanın 46/2 ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1. maddeleri gereğince ikinci kadastronun yolsuz (T.M.Y.nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet … kazandırmayacağı ve T.M.Y.nın 1026. (E.M.Y.nın 934 – İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalılara hiç bir zaman mülkiyet … kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihden itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.’nın 1023. (E.M.Y.931 – İsviçre M.Y.974) maddesindeki “iyi niyetle edinme” kuralının da uygulanamayacağı, belirlenerek kaydın iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına, Yalova Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.03.1998 gün 1996/1239-1998/213 sayılı dosyası ile temyize konu dosyadaki hükme dayanak yapılan bilirkişiler tarafından düzenlenen raporlarda taşınmazın 2/B alanında kalan bölümlerinin çaplarının aynı olduğuna , yüzölçümlerinin farklı hesaplandığına , temyize konu dosyada bilirkişiler tarafından çekişmeli taşınmazın (X) ve (Y) değerlerini gösterir şekilde koordinatlı olarak yüzölçümünün hesaplandığına göre, davalılardan …’nun temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 30/09/2009 günü oybirliğiyle karar verildi.