Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2008/9044 E. 2009/2587 K. 17.02.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/9044
KARAR NO : 2009/2587
KARAR TARİHİ : 17.02.2009

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 23/03/2007 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı S.S. Hukukçular … Tatil Evleri Yapı koop. vekili, ihbar olunan … vekili, davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 25/11/2008 günü için yapılan tebligat üzerine, duruşmalı temyiz eden davacı S.S.Konya ve arkadaşları vekili avukat …, karşı taraftan Orman Yönetimi vekili avukat … … …, Hazine vekili avukat…. geldi, başka gelen olmadığı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

K A R A R

Dava konusu … KÖYÜ 1631, 1632, 1633, 1634, 1635, 1636, 1637 ve 1638 parsel sayılı taşınmazlar 14.03.1977 tarih ve 29 numaralı, gittisi 27.07.1978 tarih 8 numaralı ve geldisi 01.04.1936 tarih ve 1 numaralı tapu kaydına göre davalılar adına tespit edilmiş,1004, 1005, 1006, 1007, 1008, 1009 ve 1010 parsel sayılı taşınmazlar ise, yörede yapılan tapulama tespiti sırasında, davacı … Konya tarafından davalı Hazine, … aleyhine açılan tescil, elatmanın önlenmesi ve … … aleyhine açılan müdahalenin önlenmesi davaları ile … … tarafından … Konya aleyhine açılan 22 adet … ağacı bedelinin tediyesi, mülkiyetinin kendilerine devri ile yine … … tarafından Hazine, … aleyhine açılan ve … Konya’nın katıldığı tescil, tapu iptali davaları nedeniyle … hanesi açık bırakılmak suretiyle kadastro mahkemesine devredilmiştir
Dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede orman kadastrosu ve 2/B uygulaması davanın devamı sırasında yapılarak, 13.07.1981 tarihinde ilan edilmiş olup eldeki dava nedeniyle kesinleşmemiştir.
… hanesi açık bırakılmak suretiyle kadastro mahkemesine devredilen davada yapılan yargılama sonucunda mahkemece, 28.02.1989 tarihli kararla davanın kısmen kabul, kısmen reddine 1001 numaralı parselin (C) harfli 880 m2, (D) harfli 400 m2 olmak üzere toplam 1280 m2’lik, 1008 parsel üzerinde (A) harfli 220 m2 bölüm ile 1009 parselin (A) harfli 120 m2’lik kısımlarının deniz etki alanında kalan … saha olduğundan tesbit harici bırakılmasına, 1001, 1008, 1009 numaralı parsellerin tesbit harici bırakılan bölümlerinden sonra kalan kesimleri ile 1002, 1005, 1007 ve 1010 numaralı parsellerin tamamının tapulama tesbit miktarlarıyla … Konya’nın dayanağı olan 01.04.1936 tarih 1 numaralı tapu kaydının son tedavülü olan 27.07.1978 tarih 8 numaralı tapu kaydındaki hisselerle S.S.Hukukçular … Tatil Evleri Yapı Kooperatifi ve müşterekleri adına, 1003, 1004 ve 1006 numaralı parsellerin … … adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün davacı … … mirasçıları ile davalı Hazine tarafından temyizi üzerine Yargıtay 16 Hukuk Dairesinin 19.06.1990 gün ve 1989/12186 Esas, 1990/9899 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur.
Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen bozma kararında özetle “davacılar S.S.Hukukçular … Tatil Evleri Yapı Kooperatifi ile müştereklerinin dayandıkları 27.07.1978 tarih ve 8 numaralı tapu kaydının geldisi olan 01.04.1936 tarih 1 nolu tapu kaydı ve 31.03.1936 tarihli krokisi ile davacı … …’e ait 01.05.1959 tarih 1, 2 numaralı 17.07.1959 tarih 5 numaralı, 24.06.1959 tarih 13 numaralı, 05.12.1963 tarih 6 numaralı toplam 5 adet tapu kaydının varsa krokisinin zemine uygulanması taraflara ait tapu kayıtlarının çatışıp, çatışmadığı kesin olarak saptanarak kayıt kapsamlarının belirlenmesi, 14.05.1984 gün 1983/10 esas, 1984/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı da gözönünde tutulmak suretiyle tapu kayıtlarının ihdas tarihleri ile el koyma tarihleri araştırılarak hangi kayda değer verileceği saptanmalı, tapu kayıt miktar fazlasının yöredeki arazilerin kaçak ve yitik kişilerden intikal ettiği göz önünde tutularak zilyetlikle iktisabının mümkün olmaması nedeniyle Hazine adına tescile karar verilmesi gerekeceğinin düşünülmesi, tapu kayıtlarının revizyon parsellerinin bulunup bulunmadığının araştırılması ve Asliye Hukuk Mahkemesinden aktarılan davalarda 3402 sayılı kadastro kanununun 30/2 maddesi gereğince resen gerçek hak sahibinin mahkemece belirlenmesi gereğine” değinilerek hüküm bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra yapılan yargılama sonunda 12.11.1998 gün ve 1992/347-1998/171 sayılı karar ile davanın kısmen kabulüne, 1001 parselin (D) harfli 400 m2, (C) harfli 880 m2 olmak üzere toplam 1280 m2’lik , 1008 parselin (A) harfli 220 m2, 1009 parselin (A) harfli 120 m2’lik kesimlerinin deniz etki alanı içerisinde … saha olduğu anlaşıldığından tesbit harici bırakılmalarını ve tarafların bu kısımlar üzerindeki istemlerinin reddine, 1001, 1008, 1009 parsel numaralı taşınmazların tesbit harici bırakılan alanlardan kalan kısımları ile 1002, 1003, 1004, 1005, 1006 ve 1007 numaralı parsellerin tamamının ve 1010 parselin (A) harfi ile belirlenen bölümünün … Konya’nın dayanağı olan 1 nolu 01.04.1936 tarihli tapu kaydının son tedavülü olan 27.07.1978 tarih ve 8 nolu tapu kaydındaki hisselerle S.S.Hukukçular … Tatil Evleri Yapı Kooperatifi ve müşterekleri adına tapuya tescillerine, 1010 parsel sayılı taşınmazın (B) harfli 11.686.87 m2 bölümünün ise orman olarak Hazine adına tesciline, anılan parsel üzerindeki yıkıntı halinde bulunan tesisin … … mirasçılarına ait olduğunun beyanlar hanesinde şerh verilmesine keza aynı parseller içerisinde lehine şerh verilenler haricinde 3. kişilere ait ağaç ve muhdesatların da adet ve cinslerinin tapuda beyanlar hanesinde yazılmasına karar verilmiştir.
Hükmün davacı … … mirasçıları vekili, Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. hukuk Dairesinin 5/2/2002 gün ve 2000/9096-2002/823 sayılı kararı ile ( Mahkeme gerekçesinde … Emirlerin dayandığı tapu kayıtlarının sınırlarında rum isimlerinin bulundukları ancak nereleri kapsadığının tesbitinin mümkün olmadığını, … Konya’nın dayanağı olan 01.04.1936 tarih 1 nolu tapu kaydının daha eski tarihli olup, buna göre … …’e ait tapu kayıtlarının … Konya’nın dayanağı olan tapu kayıtları karşısında kabul edilemeyeceği sonucuna varıldığı, 2510 sayılı yasanın 20. maddesi gereğince … Konya’nın dayandığı tapu kaydının tesis tarihinden itibaren zilyetliğide devraldığı (tapu ile birlikte) göz önüne alınarak bir yıl içerisinde itirazda bulunulmadığından aynı yeri kapsadığı kabul edilse bile mülkiyet hakkına dayanamayıp ancak tazminat ve bedel davası isteminde bulunabileceği belirtilmiş ise de mahkemece bozmaya uyularak yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli olmadığı öncelikle, 01.04.1936 tarihli tapu kaydına göre tapulamada tesbit gören ve tarafları aynı olan 1979/187 esas sayılı dosyada devam eden başka bir davanın varlığı saptandığı,bu olguya göre aynı dayanağa istinaden tarafları aynı olan dosyaların ayrı ayrı görülüp karara bağlanması olanaksız olduğu,bir başka anlatımla aynı tapu kayıtlarına dayanılarak kadastro tutanakları düzenlenen parseller
-3-
2008/9044- 2009/2587

hakkında açılan davaların biri hakkında verilecek kararın diğerlerini de etkileyeceği göz önünde bulundurularak hukuki ve fiili bağlantı nedeniyle H.U.M,Y.nın 45. maddesi gereğince dava dosyalarının birleştirilerek görülmesi zorunlu olduğu,keşifte bilgisine baş vurulan uzman orman bilirkişiler kurulu tarafından orman sayılmayan yer olarak verdikleri raporlarına ekli memleket haritası örneğinin renklendirilmemiş olduğu gibi taşınmazların konumu memleket haritası üzerinde çarpı (X) şeklinde gösterildiği için denetlenemediğinden,denetlenemeyen rapora itibar edilemeyeceği, bu nedenle,davalar birleştirildikten sonra 3402 Sayılı Yasanın 30/2 maddesi ve dava sırasında gerçekleşen orman kadastrosu gözetilmek suretiyle dava konusu bütün parsellere yönelik orman araştırma ve incelemesinin yapılması zorunlu olduğu,mahkemece, serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç uzman orman yüksek mühendisi bulunamadığı takdirde, orman mühendisi ve bir … elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, eski tarihli resmi belgeler çekişmeli taşınmaz ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmesi; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumunun saptanması; kesinleşmemiş tahdit söz konusu olduğuna göre, uzman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren, ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmesi, ayrıca değinilen diğer belgeler uzman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp, çekişmeli taşınmazın memleket haritasına göre, konumu saptanıp; bu harita ile irtibatını duraksamaya yer vermeyecek biçimde gösteren, memleket haritasındaki renkleri ve işaretleri aynen içeren, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan kroki düzenlettirilip, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınması, 1001, 1008 ve 1009 parsellerin … olarak tesbit harici olarak bırakılmasına karar verilen bölümlere yönelik hüküm doğru ise de, kıyı kenar çizgisi yönünden yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli olmadığından, taşınmazların ormanla olan irtibatı orman olan ve olmayan kesimleri belirlendikten sonra, 3621 sayılı ve onu değiştiren 3830 sayılı yasa ile 28.11.1997 tarih, 1996/5 E., 1997/3 K. Sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulu İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kıyı kenar çizgisi yasa çerçevesinde belirlenip belirlenmediği Bayındırlık Bakanlığı ve il idaresinden ayrı ayır sorularak saptanmış olup olmadığı araştırılmalı kesinleşmiş kıyı kenar çizgisi var ise haritası getirtilip, evvelce görev almış bilirkişiler dışında yeniden seçilecek bir jeolog ve jeomorfolog ve bir harita mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile yeniden keşif yapılarak, düzenlenecek haritada gösterilmesi,kesinleşen kıyı kenar çizgisi ve haritası yok ise bu kez 10.05.1972 tarih 1970/7 E., – 1972/4 K. Sayılı İçtihadı Birleştirme kararında vurgulandığı şekilde taşınmazların denizle irtibatı incelenip, sazlık, bataklık, … kesimlerle, dalgaların en taşkın olduğu mevsimde,ulaştığı noktalar belirlenip, kıyı kenar çizgisi bu çerçevede duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanıp, kamu malı niteliğindeki bu alanların hiçbir şekilde özel mülk olamayacağı gerçeği göz önüne alınıp; bilimsel verilere, fiziki olgulara dayalı, duraksama yaratmayacak yeterli, ortak imzalı rapor ve kroki düzenlettirilmesi,davacılar … Konya ve S.S.Hukukçular … Tatil Evleri Yapı Kooperatifi ve müşterekleri ile davacı … … mirasçılarının dayanağı tapu kayıtlarının, Yargıtay 16.Hukuk Dairesinin 19.06.1990 gün ve 1989/12186 Esas, 1990/9899 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere zemine uygulanması gerektiği, bundan ayrı Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen bozma kararından önce oluşturulan 1979/161 Esas, 1989/3 karar sayılı kararıyla 1003, 1004 ve 1006 numaralı parseller … … adına tescile karar verilmiş, bu parseller yönünden hüküm sadece Hazine tarafından temyiz edilerek, Hazine lehine bozulmuş ve artık … Konya mirasçıları ile müdahil S.S.Hukukçular … Tatil Evleri Yapı Kooperatifi ve müşterekleri aleyhine kesinleşmiş olduğundan,kesinleşen bu yön gözetilmeksizin 1003, 1004 ve 1006 parsellerin S.S. Hukukçular … Tatil Evleri Yapı Kooperatifi ve müşterekleri adına tescile karar verilmesinin doğru olmadığı,ayrıca, orman olarak Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerine de muhdesat kaydının verilemeyeceği düşünülmeksizin 1010 parsel sayılı taşınmazın (B) harfi ile orman olarak Hazine adına tescile karar verilen bölüm üzerinde de muhdesat şerhi verilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğu yine, mahkemece dava konusu parseller içerisinde lehine şerh
verilenler haricinde üçünçü kişilere ait ağaç ve muhdesatlarında adet ve cinslerinin tapuda beyanlar hanesine yazılması hususunda kurulan hükümde yeterli olmadığı çünkü. 3402 Sayılı kadastro yasasının 19/2 maddesi uyarınca taşınmaz üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise: bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın veya kütüğün beyanlar hanesinde gösterileceğinin hükme bağlandığı,mahkemece bu yönde araştırma ve inceleme yapılarak hüküm kurulması gerektiği ) nedenleriyle bozulmuştur
Mahkemece bozma kararına uyularak davacıları Hazine ve …, davalıları S.S. Hukukçular … Tatil Evleri Yapı Kooperatifi ve Arkadaşları , dava konusu 14.03.1977 tarih ve 29 numaralı, gittisi 27.07.1978 tarih 8 numaralı ve geldisi 01.04.1936 tarih ve 1 numaralı tapu kaydına göre davalılar adına tesbit edilen 1631, 1632, 1633, 1634, 1635, 1636, 1637 ve 1638 parsel sayılı taşınmazlar olan dava, eldeki dosya ile birleştirildikten sonra;
Davanın kısmen kabul kısmen reddine, … KÖYÜ 1631 parsel sayılı taşınmazın 6161 m2 yüzölçümü, 1632 parsel sayılı taşınmazın 5913 m2 yüzölçümü, 1003 parsel sayılı taşınmazın 1565m2 yüzölçümü ve ORMAN NİTELİĞİ İLE HAZİNE ADINA TESCİLİNE, bilirkişi heyetinin 25/1/2007 tarihli krokisinde, 1001/A ile gösterilen 19984 m2, 1002/A ile gösterilen 40410 m2, 1010/A ile gösterilen 12838 m2,1637/A ile gösterilen 917 m2, yüzölçümündeki bölümlerin ORMAN NİTELİĞİ İLE HAZİNE ADINA TESCİLİNE
1001 parsel sayılı taşınmazın A ile gösterilen 415 m2 ve C ile gösterilen 660 m2,1008 parsel sayılı taşınmazın B ile gösterilen 7 m2,1009 parsel sayılı taşınmazın 494m2 yüzölçümündeki bölümünün … olarak TESPİT HARİCİ BIRAKILMASINA,
1005 parsel sayılı taşınmazın 1402m2,1007 parsel sayılı taşınmazın 13786 m2,1633 parsel sayılı taşınmazın 15702 m2, 1634 parsel sayılı taşınmazın 8149 m2, 1635 parsel sayılı taşınmazın 3320 m2, 1636 parsel sayılı taşınmazın 8292 m2, 1638 parsel sayılı taşınmazın 4351 m2, 1001/B1 ile gösterilen bölümün 1001 parsel numarası ve 1723 m2, 1001/B2 ile gösterilen bölümün ayrı parsel numarası verilerek 249 m2, 1002/B1 ile gösterilen bölümün 1002 parsel numarası ve 15173 m2, 1002/B2 ile gösterilen bölümün ayrı parsel numarası verilerek 1052 m2, 1010/B ile gösterilen bölümün 1010 parsel numarası ve 8702 m2, 1637/B ile gösterilen bölümün 1637 parsel numarası ve 16392 m2, 1008 parsel sayılı taşınmazın 9175 m2, 1009 parsel sayılı taşınmazın 31785 m2 yüzölçümünde ve 27/7/1978 tarih 8 sayılı tapu kaydındaki gibi 11/19 payının S.S. HUKUKÇULAR … TATİL EVLERİ YAPI KOOP.,3/19 payının…. mirasçıları, 3/19 payının …,2/19 payının …. MİMARLIK MÜHENDİSLİK TURİZM İNŞ. MÜŞ.MÜT. VE PAZ. A.Ş. adlarına tapuya kayıt ve tesciline
1004 parsel sayılı taşınmazın 13386 m2, 1006 parsel sayılı taşınmazın 6233 m2 yüzölçümünde … ağaçlı tarla niteliği ile … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş,hüküm davacı S.S. HUKUKÇULAR …. TATİL EVLERİ YAPI KOOP. vekili, … vekili davacı …. MİRASÇILARI … … VE ARK. vekili,davalı HAZİNE vekili,dahili davalı … YÖNETİMİ vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) … vekilinin temyiz itirazları yönünden; Sendikanın dayandığı, … Emirlerden satış yoluyla sendikaya geçen 01.05.1959 tarih 1, 2 numaralı 17.07.1959 tarih 5 numaralı, 24.06.1959 tarih 13 numaralı, 05.12.1963 tarih 6 numaralı toplam 5 adet tapu kaydının ,davaya konu taşınmazlara uymadığı saptanmış ise de, mahkemece daha önce verilen1979/161 Esas, 1989/3 karar sayılı karar ile 1003, 1004 ve 1006 numaralı parseller … … adına tescile karar verildiği, bu parseller yönünden hüküm sadece Hazine tarafından temyiz edilerek, Hazine lehine bozulduğu ve artık … Konya mirasçıları ile müdahil S.S.Hukukçular ….. Tatil Evleri Yapı Kooperatifi ve müşterekleri aleyhine kesinleşmiş olduğundan,mahkemece, bozmaya uyularak yapılan araştırma sonucu 1003 sayılı parselin orman sayılan yerlerden olduğu gösterilerek Hazine adına orman niteliği ile tescil edildiği, 1004 ve 1006 sayılı parsellerin de sendika adına tesciline karar verildiği anlaşıldığına göre davacı (ihbar olunan ) sendikanın tüm temyiz itirazlarının reddi gerekirdir.
2) Davacı Kooperatif ile davacı kişilerin ,orman olarak tescil edilen ve kıyı kenar çizgisi içinde olup da tescil harici bırakılan taşınmazlara ,yine Orman Yönetimi ve Hazinenin (aşağıda üçüncü bendin kapsamı dışındaki )aynı parsellerde kişiler adına tescil kararı verilen yerler hakkındaki temyiz itirazları yönünden; 1954 tarihli … fotoğraflarına dayanılarak oluşturulan ve 1958 tarihinde baskısı yapılan memleket haritasında davaya konu 1003, 1631 ve 1632 numaralı parsellerin tamamı ile hükme dayanak yapılan 25/01/2007 tarihli bilirkişi … ve arkadaşları tarafından düzenlenen rapora ek 1/2500 haritada, 1001/A, 1002/A, 1010/A, 1637/A ile gösterilen bölümlerin orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesinde yine aynı krokide 1001 parselin (A ve C), 1008 parselin (B), 1009 parselin (D) ile gösterilen bölümlerin kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından … olarak kadastro dışı bırakılmasına karar verilmesinde ,yine, geri kalan bölümlerde Nisan 1936 tarih 1 numaralı sicilden gelen Mart 1967 tarih 29 numaralı tapu kapsamında olduğu belirlenerek payları oranında tapu malikleri adına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre davacı koopratif ve davacı gerçek kişinin temyiz itirazlarının ve aynı parseller hakkındaki Orman Yönetimi ve Hazinenin temyiz itirazlarının reddi ile bu parseller hakkındaki hükmün onanması gerekmiştir.
3) Davacı ve davalı Hazine ve Orman Yönetiminin, 1633, 1634, 1635, 1636 ve 1638 sayılı parsellerin tamamı ile 1637 sayılı parsellerin kişiler adına tescil edilen 25/01/2007 tarihli krokide 1637/B ile işaretli bölüm bakımından temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece 1633-1634,1635,1636 ve 1638 sayılı parseller ile 1637 parselin (B) ile işaretli bölümünün Hazinenin dayandığı, padişah Abdülhamit adına kayıtlı K.Evvel 1323 tarih 13 sayılı sicilden gelip Mayıs 1340 tarih 7 numarada Hazine adına tescil edilen 10.000 dönüm yüzölçümlü tapu kaydı kapsamında ise de Hazine tarafından Nisan 1936 tarih 1 numaralı tapu ile tefviz yolu ile kişilere dağıtılarak kişiler adına tapuya tescil edildiğinden, Hazine ile ilgisinin kalmadığı gerekçesiyle Nisan 1936 tarih 1 numaralı tapu kaydı dayanağı, 31/03/1936 tarihli 1/25000 ölçekli kroki kapsamında kaldığı ve orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle hüküm kurulmuş ise de mahkemece orman araştırması yönünden yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir.
Davacı kooperatif ve diğer davacı gerçek kişilerin dayandığı Nisan 1936/1 numaralı tapu kaydının 31/03/1936 tarihli krokisi bulunmaktadır. Tapu kaydının krokisine uygun olarak doğusu deniz, batısı ve kuzeyi yol güneyi … olarak sınırlandırılıp, tapuya tescil edildiği ve bu tapunun dayanağı 31/03/1936 tarihli krokide de tefviz edilen arazinin batı sınırının, güneyden kuzeye … olarak uzanan Karaburun-İzmir yolu ,keza kuzey sınırının da yine … açıya yakın şekilde aynı yolun batıdan doğuya doğru devam eden aynı yolun uzantısı olduğu görülmektedir. Sözü edilen bu yol ,gerek 1954 tarihli … fotoğraflarından faydalanılarak 1958 yılında baskısı yapılan memleket haritasında ve gerekse kadastro paftasında görülmekte olan 1004, 1005, 1006, 1008, 1009 ve 1010 sayılı parselin batısında ve 1002 sayılı parselin kuzeyinde olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar bilirkişiler bu yolun sonradan açıldığını eski yolun 1033 ila 1038 sayılı parsellerin batısındaki orman alanından sonra gelen ve orman alanı içinde geçen yol olduğunu bildirmişlerse de, sözü edilen yolun … arazilerine sınırı olmadığı, dava konusu parsellerin çok uzağında güneyden kuzeye doğru devam ederek ve yine dava konusu parsellerin çok uzağında doğuya doğru yöneldiği 1958 tarihli memleket haritasında dahi görülmektedir.
O halde, … arazileriyle sınırı olmayıp tamamen ormanlar arasında geçen bu yolun Nisan 1936/1 sayılı tapu kaydının batı ve kuzey sınırında yazılı yol olmayacağı hiçbir duraksamaya … vermeden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, tapu kaydının sınırında geçen yolun 1633 ile 1638 sayılı parsellerinin doğu sınırını oluşturan yol olduğu, bu durumda 1633-1634,1635,1636 ve 1638 sayılı parseller ile 1637 parselin (B) ile işaretli bölümünü kapsamayacağı ve Hazinenin dayandığı padişah …… gelen K.Evvel 1323 tarih 13 sayılı sicilden gelip Mayıs 1340 tarih 7 numarada Hazine adına tescil edilen tapu kaydı kapsamında kaldığı kesin olarak anlaşılmaktadır. Ne var ki; 1633-1634,1635,1636,1637 ve 1638 numaralı parsellerin 1958 tarihli memleket haritasında da bitişikteki ormanlarla aynı nitelikte gösterilmiş olduğu ve aynı (yeşil) renge boyandığı görülmektedir. Bilirkişiler bu parsellerin bir taraftan seconder maki alanlarıyla kaplı olduğunu bildirmişler ,diğer taraftan memleket haritasında … ağacı rumuzuyla işaretlenen alanda kaldığını söylemişlerdir. Memleket haritasının incelenmesinde 1633-1634,1635,1636 ve 1638 sayılı parseller ile 1637 parselin (B) ile işaretli bölümünün bulunduğu alanda … ağacı rumuzu görülmemektedir. Bilindiği gibi seconder makiler öncesi orman olan yerlerde orman örtüsünün tahrip edilmesi sonucu oluşmaktadır. Eğimi % 12’den fazla olan funda ve mikaliklerle örtülü alanlar gerek 1986 tarihli ve gerekse 15/07/2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/P ve 26/j maddesi gereğince orman ve … muhafaza karakteri taşımaları nedeniyle, orman olarak sınırlandırılması ve 6831 Sayılı Yasanın 1/1 maddesi hükmüne göre orman sayılması zorunludur.
Bu nedenle; çekişmeli taşınmazın öncesinin ve hukuki durumunun belirlenmesi ve eğimin doğru hesaplanması için öncelikle, yöreye ait bulunabilecek en eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve … fotoğrafı ile belediyede bulunan hali hazır harita ve münhali haritalar ile varsa topografya haritaları ile 1980 ve 1990’lı yıllara ait aktüel durumu gösteren memleket haritası, … fotoğrafları ile serbest bölge haritası bulundukları yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen … ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir … elemanı ve bir jeologtan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli 1633-1634,1635,1636 ve 1638 sayılı parseller ile 1637 parselin (B) ile işaretli bölümü ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle haritalardaki konumu saptanıp eğimlerinin duraksamaya yer vermeyecek biçimde (klizimetre) eğim ölçer aletle hesaplatılmalı, anılan belgeler çekişmeli taşınmazla birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; … yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler … ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli 1633-1634,1635,1636 ve 1638 sayılı parseller ile 1637 parselin (B) ile işaretli bölümünün sayılı parsellerin konumunu … parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, hukuken ve bilimsel olarak ve orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/p maddesine göre eğimi % 12’nin üzerinde olan maki ve fundalık alanlar … ve orman muhafaza karakteri taşıması nedeniyle orman niteliğinde ve 6831 Sayılı Yasanın 1/j bendi kapsamı dışında olduğu gözetilmelidir ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Böylesine yapılan bir araştırma sonucu dava konusu 1633-1634,1635,1636 ve 1638 sayılı parseller ile 1637 parselin (B) ile işaretli bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu belirlendiği takdirde orman niteliği ile Hazine adına ,orman olmayan bölümleri varsa Hazinenin dayandığı Mayıs 1340 tarih 7 numaralı tapu kapsamında kaldığı anlaşıldığından yine Hazine adına tesciline karar verilmelidir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan nedenlerle, davacı S.S. HUKUKÇULAR … TATİL EVLERİ YAPI KOOP. vekili, … vekili davacı İLHAN KOLÇAK MİRASÇILARI … … VE ARK. vekili,davalı HAZİNE vekili,dahili davalı … YÖNETİMİ vekilinin davaya konu taşınmazlardan 1633-1634,1635,1636 ve 1638 sayılı parseller ile 1637 parselin (B) ile işaretli bölümü dışında kalan taşınmazlara yönelik yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Yapı Kooperatifine yükletilmesine,
2) Üçüncü bentte açıklanan nedenlerle, davalı HAZİNE vekili,dahili davalı … YÖNETİMİ vekilinin davaya konu taşınmazlardan 1633-1634, 1635, 1636 ve 1638 sayılı parseller ile 1637 parselin (B) ile işaretli bölümüne yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile 1633-1634, 1635, 1636 ve 1638 sayılı parseller ile 1637 parselin (B) ile işaretli bölümü hakkındaki hükmün BOZULMASINA ve yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 550.00’.-YTL. vekalet ücretinin S.S.HUKUKÇULAR … TATİL EVLERİ YAPI KOOP. Ile …’ndan alınarak, davalı HAZİNE ile dahili davalı … YÖNETİMİ’ne verilmesine, 17/02/2009 gününde oybirliği ile karar verildi.