Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2008/8440 E. 2008/12481 K. 09.10.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/8440
KARAR NO : 2008/12481
KARAR TARİHİ : 09.10.2008

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı gerçek kişi, 03.01.2003 tarihli dilekçesiyle, …-… Mahallesi … mevkii 2708 ve 2711 sayılı parsellerin 1942 orman sınırları içindeyse de, 1975 yılında 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. maddesi gereğince orman rejimi dışına çıkarıldığı, imar ihyalarının 50-60 yıl önce tamamlanarak eklemeli olarak zilyet edildiği iddiasıyla, Hazine adına oluşan tapu kayıtlarının iptali ve adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 24.03.1976 tarihinde ilan edilerek dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması, 1987 yılında yapılıp, 04.06.1987 tarihinde ilan edilerek dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 3302 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır.
…-… Mahallesi … mevkii 2708 ve 2711 parsel sayılı sırasıyla 9133 m2 ve 8547 m2 yüzölçümündeki tarla nitelikli taşınmazlar, 1988-1992 arasında yapılıp, 28.01.1993 ila 01.03.1993 tarihleri arasında ilan edilerek kesinleşen arazi kadastrosunda …’nın kullanımında olduğu beyanlara yazılarak Hazine adına tesbiti itirazsız kesinleşmesiyle tapuya kayıt edilmiştir.
Kesinleşmiş orman kadastro haritasının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman orman bilirkişi raporuyla, dava konusu taşınmazların 1946 yılında 3116 Sayılı Yasaya göre yapılan orman tahdidinde, orman sınırları içinde bırakıldığı ve işlemin kesinleştiği; 1952 yılında maki uygulamasına konu edilmediği, 1957 yılında 5653 Sayılı Yasa yürürlükten kalktıktan sonra bu yasa ve bu yasanın uygulamasını göstermek için çıkarılan yönetmeliğe aykırı olarak kurulan ve yine yasa ve yönetmelik hükümlerine uymadan çalışma yapan maki tefrik komisyonunca Akdeniz makisi olarak tesbit edildiği, 1960 yılında yapılan genel arazi kadastrosunda orman olarak tapulama dışı bırakıldığı, 1977 yılında Orman Kadastro Komisyonu tarafından, 1744 Sayılı Yasanın 2. maddesi gereğince nitelik kaybı nedeniyle, P.8 olarak Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı, yörede 1969 yılında yapılan kısmı arazi kadastrosunun, kadastro yapılan yerlerin orman sınırları içinde olduğundan iptal edildiği, 1345 parsel sayısı ile 1980 yılında Hazine adına tescil edildiği, gerçek kişilerin itirazı üzerine Kadastro Mahkemesinin 11.06.1984 gün ve 1984/417-879 sayılı kararı ile bu tecilin ikinci kadastro sayılarak iptal edildiği, bu arada 2924 Sayılı Yasa hükümlerine göre 1988 yılında başlanan arazi kadastrosunda çekişmeli parsellerin kullanıcısı beyanlarda belirtilmek suretiyle Hazine adına tesbit edildiği, 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan 8 numaralı poligonun 1345 parsel sayısıyla ve 1333548 m2 yüzölçümüyle, 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince, Hazine adına tescil edildiği, aynı bölgede, 1744 Sayılı Yasa hükümlerine göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan 1348 sayılı parsel ile 3302 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan P.XI, P.XII ve P.XIV sayılı poligonlar tevhit edilerek, 1345 parsel sayısıyla ve 1356 hektar 4329 m2 yüzölçümüyle tapuya kayıt edildiği, 1386 ila 3733, 3840 ila 4046, 4094 ila 4191, 4193, 4196, 4203 ila 4267, 4271, 4272 parsellere bölünerek sayfasının kapatıldığı, çekişmeli parsellerin bu şekilde yapılan kadastro tesbitlerinin 28.01.1993 ila 01.03.1993 tarihleri arasında yapılan askı ilanı sonunda kesinleştiği belirlenip, 6831 Sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden sonra yasal dayanağı kalmayan maki tefrik komisyonunca 1957 yılında yapılan makiye ayırma işlemine değer verilemeyeceği, 6831 Sayılı Yasanın değişik 2. ve 2/B madde uygulaması sonucu orman niteliğini kaybetmesi nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazların, Anayasanın 170. maddesinde belirtilen kamu hizmetinin yerine getirilmesi için 2924 Sayılı Yasa gereği Orman Bakanlığının emrine geçeceği, başka bir anlatımla, Orman Bakanlığına tahsis edilmiş sayılacağından 3402 Sayılı Yasanın 17. maddesi ve yine yasalar gereği Hazineye kalan yerler olması nedeniyle aynı yasanın 18. maddesi hükmü karşısında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine konu olamayacağı gibi, makiye ayırma işleminin yapıldığı 1957 yılından, arazi kadastrosunda orman olarak tapulama dışı bırakıldığı 1961 yılına, bu tarihten, Hazine adına tesbit edildiği 1980 yılına ve bu tarihten, gerçek kişilerin açtığı dava sonucu tekrar tapulama dışı bırakıldığı 1984 yılına ve bu tarihten sonra da yine, belediye sınırları içine alındığı 1987 ve Hazine adına tesbitinin yapıldığı 1988 yılına kadar, kesintisiz ve nizasız 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin hiçbir zaman dolmadığı, gözetilerek davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 09/10/2008 günü oybirliği ile karar verildi.