YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/7519
KARAR NO : 2008/9750
KARAR TARİHİ : 02.07.2008
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVACILAR : …
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … ile davalı Hazine ve … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında … Köyü 109 ada 1 parsel sayılı 229 H. 1428 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, … niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacılar taşınmazda kendi zilyetliklerinde yerin olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin 31.05.2007 tarihli krokide (c) işaretli 4630 m2 yüzölçümlü kısmın A…. … adına, 15.08.2007 tarihli krokide (a) işaretli 1000.91 m2 yüzölçümlü kısmın … adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … … ile davalı Hazine ve … Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde … kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel … alanı içinde bırakılmıştır.
1) Hazine ve … Yönetiminin 15.08.2007 tarihli … bilirkişi … … tarafından düzenlenen krokide (a) işaretli 1000.91 m2 yüzölçümlü … adına tescile karar verilen taşınmaza yönelik temyiz itirazları bakımından;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman … bilirkişi kurulu tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada … sayılmayan yerlerden olduğu ve komşu taşınmazların da kişiler adına tescil edilip kesinleştiğibelirlenerek hüküm kurulmuş olduğuna göre (a) bölümüne yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
2) Hazine ve … Yönetiminin 31.05.2007 tarihli krokide taşınmazın (C) işaretli bölümü ile …’ın red edilen ve (A) 560.00 m2 ile (B) 127.53 m2’lik bölümlere yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece taşınmazın (A) işaretli 560 m2 ve (B) işaretli 127.53 m2 bölümlerinin … sayılan yer olması nedeniyle bu bölümlere yönelik davanın reddine, (c) bölümünün (4630 m2) ise … sayılmayan yer olması nedeniyle … ……. … adına tesciline karar verilmiş, davacı (A) ve (B) bölümlerini, yönetimler ise (c) bölümünü temyiz etmiştir. Oysa; (a), (b), (c) bölümlerinin dört yanı 109 ada 1 parsel numaralı geniş … parseli ile çevrili olup, kuzeyde ve batıda … alanından sonra … … ve … … bulunmaktadır. Bu durumda; … adına tescile karar verilen bölüm ile red edilen bölümler 6831 Sayılı Yasanın 17/2. maddesi anlamında … içi açıklık konumundadır. Bu nedenle … … …’ın temyiz itirazları yerinde değildir.
6831 Sayılı Yasanın 17. maddesi, … içi açıklıklarda … ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez.
6831 Sayılı Yasa, madde: 17/1-2
Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve … içinde yerleşilmesi yasaktır.
Devlet Ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde
edilecek yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya … idaresince el konulur. Yanan … alanlarındaki her türlü … … Genel Müdürlüğünce değerlendirilir (03/07/2004 gün ve 5112 Sayılı Yasa ile değişik hali).
Yasa metninden açıkça anlaşıldığı gibi, hangi nedenle olursa olsun … içi açıklıklarda …, inşaat ve hayvancılık yapmak amacı ile ağıl yapılamaz. Bu tür yerler özel mülk olamaz. Yönetim derhal el koyma hakkına sahiptir. … içi açıklıklardan yararlanabilmek için zorunlu olarak … kullanılacaktır. Bu kullanım nedeniyle … açma, genişletme, yangın oluşması önlenemeyecek ve … bütünlüğü bozulacaktır.
Ayrıca, bu tür taşınmazların öncesinin … olma zorunluluğu yoktur. Zira, öncesi … olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 Sayılı Yasanın 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten … sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi … iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN … İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI … BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR].
Yasa koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun … içi açıklıklarda … ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar özel mülke dönüşüp, … ve inşaata açıldığında … bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Dairemizin bu yoldaki kararları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ve yerleşik kararlar halini almıştır [Y.H.G.K.’nun 10.12.1997 gün ve 1997/20-830/1034, 10.12.1997 gün ve 1997/20-808/1039, 22.10.2003 gün ve 2003/20-665/614 sayılı ve yine … kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 20 yıldan fazla süre geçse dahi … içi açıklık konumunda olan taşımazların zilyedlik yoluyla kazanılamayacağı konusundaki 11.10.2004 gün ve 2004/7-531-582 sayılı kararları].
Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan … kazanmasını sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Ayrıca; … içi açıklık ve boşluklar ile … ve … muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alanlar, yasa gereği … sayıldığı için, 15.07.2004 günlü Resmi Gazetede yayınlanan … Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesinin (a) ve (j) bentleri gereğince Devlet Ormanı olarak sınırlandırılması öngörülmüştür. Bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve özel mülk olarak tescil edilemez.
Mahkemece değinilen yönler gözetilerek (C) bölümü hakkındaki davasının reddi gerekirken, dava konusu taşınmazın özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın kabulü yolunda hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ: 1) Yukarıda 1. bendde açıklanan nedenlerle; … Yönetimi ve Hazinenin 15.08.2007 tarihli krokide (a) bölümüne yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA,
2) 2 nolu bendde açıklanan nedenlerle, … … … ‘ın 31.05.2007 tarihli krokide (a) ve (b) bölümlerine yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE,
… Yönetimi ve Hazinenin aynı krokide (c) işaretli bölüme yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02/07/2008 günü oybirliği ile karar verildi.