Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2008/6353 E. 2008/13693 K. 23.10.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/6353
KARAR NO : 2008/13693
KARAR TARİHİ : 23.10.2008

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, … Köyü, … mevkii 420 ada 45 parsel sayılı 1038.68 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, …’ın 20 yılı aşkın süreden beri eklemeli zilyetliğinde bulunmaktaysa da, sit alanı içinde kaldığından söz edilerek 2863 Sayılı Yasanın 11 ve 3402 Sayılı Yasanın 18. maddesi gereğince Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı …, yapılan idari ve teknik incelemede taşınmazın kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içinde kaldığından tesbitinin iptalini ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece davanın REDDİNE, çekişmeli parselin tesbit gibi Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1966 yılında seri bazında yapılıp 11.10.1968 tarihinde ilan edilen ve 11.01.1969 tarihinde kesinleşen orman tahditi, 1981 yılında yapılıp 13.05.1982 tarihinde ilan edilerek itirazsız yerlerde 13.05.1983, itirazlı yerlerde orman kadastro komisyonunca yapılan inceleme ve verilen kararın 30.07.1982 tarihinde ilandan sonra 30.07.1983 tarihinde kesinleşmiş, sınırlandırması yapılan ormanların aplikasyonu ve 6831 Sayılı Yasanın, 1744 Sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulaması, 1991 yılında yapılan aplikasyon ve 6831 Sayılı Yasanın 3302 Sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Aynı gün Dairede temyiz incelemesi yapılan ve bir birine bitişik yada yakın bölgedeki taşınmazlar hakkında, … tarafından Hazine aleyhine açılan dava dosyalarında; sit alanı içinde kalması nedeniyle 2863 Sayılı Yasanın 11 ve 3402 Sayılı Yasanın 18. maddesi gereğince Hazine adına tesbit tutanakları düzenlenen taşınmazların orman olduğu iddia edilmiş, Mahkemece, kesinleşmiş orman kadastro tutanak ve haritalarıyla, eski tarihli haritaların uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporlarında, çekişmeli parsellerin kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışında kalıp, orman olmadığı gerekçesiyle davaların reddine karar verilmiştir.
Ne var ki; mahkeme kararına dayanak yapılan uzman bilirkişi raporunda çekişmeli parselin eski tarihli memleket haritasında çalılık ve açık olarak nitelendirildiği eylemli çalılık olduğu bildirilmişse de, rapora eklenen memleket haritası renkli olmadığı ve çekişmeli parselin çapı memleket haritası üzerine aplike edilmediğinden rapor denetlenemediği gibi, çekişmeli parselin ve aynı gün temyiz incelemesi yapılan tüm dosyalarda dava konusu edilen taşınmazların eğiminin % 12’den fazla, taşlık, kayalık olduğu, erozyon nedeniyle yer yer ana kayanın ortaya çıktığı, çalılık ve maki florası ile kaplı bulunduğu açıklanmıştır. Çekişmeli parselin orman kadastrosunda devlet ormanı olarak sınırlandırılan taşınmazlara bitişik olduğu görülmektedir.
Yüksek eğimli funda ve makilerle kaplı alanlar orman ve toprak muhafaza karakteri taşıması nedeniyle 6831 Sayılı Yasanın 1/J maddesi kapsamı dışında aynı yasanın 1. maddesinin 1. fıkrası gereğince orman sayılan yerdir. Bilimsel ve teknik olarak ve 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/P maddesi gereğince eğimi % 12’yi geçen yerler orman ve toprak muhafaza karakteri taşıdığından aynı yönetmeliğin 26/i bendi gereğince orman olarak sınırlandırılır.
Çekişmeli parselin bulunduğu yörede ilk orman kadastrosu 1966 yılında seri usulüne göre, her hangi bir köy yada belde sınırı esas alınmadan ve isimleri belirlenen orman bazında yapılıp 1969 yalında kesinleşmiştir. Daha sonra 1981 ve 1991 yılında çalışan orman kadastro Komisyonlarınca, her hangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların kadastrosu yapılmayıp, sadece aplikasyon ve 6831 Sayılı Yasanın 2/B Madde uygulaması yapılmıştır. Başka bir deyişle çekişmeli taşınmazların orman niteliğini belirleyen bir çalışma bu güne kadar yapılmamıştır. 02.12.2003 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 4999 Sayılı Yasanın 3. maddesi ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 7. Madde 1. fıkrası “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanların, hususi ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırlarının tayini ve tespiti ile 2’nci madde uygulamaları ile ilgili olarak kadastrosu kesinleşmiş yerlerde tespit edilen fenni hataların düzeltilmesi işleri orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” Hükmü getirilmiş ve bu hükümle daha önce sınırlaması yapılmış olup da her hangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların kadastrosunu yapma görev ve yetkisini vermiş ve 15.07.2004 günlü Resmi Gazetede yayınlanan 6831 Sayılı Orman Kanununa Göre Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmelik’in 10. maddesinin (a) bendinde orman kadastro komisyonlarının aynı görev ve yetkisi tekrarlandıktan sonra 26/h Maddesinde “Her hangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanlar,”ın devlet ormanı olarak sınırlandırılacağı öngörülmüştür.
O halde, eğimi % 12’den fazla olan yer yer veya tamamen maki cinci ağaççıklarla kaplı, orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan, çevresinde bulunan aynı karakterdeki devlet ormanının devamı niteliğindeki çekişmeli parselin, 6831 Sayılı Yasanın 1. Maddesinin 2. fıkrasının (J) bendi gereğince orman sayılan yerlerden olduğu, 1969 yılında kesinleşen orman kadastrosu sınırları dışında bırakılsa da, 4999 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 7/1 maddesi gereğince her zaman orman olarak sınırlandırılabileceği gözetilerek, Orman Yönetiminin davasının kabulüyle, çekişmeli parselin orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, … ile Hazine arasında kesin hüküm oluşturacak ve Orman Kadastro Komisyonlarına 4999 Sayılı Yasa ile verilen orman kadastrosu yapma görev ve yetkisini ortadan kaldıracak biçimde davanın reddi yolundu karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı … Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 23/10/2008 günü oybirliği ile karar verildi.