YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/48
KARAR NO : 2008/5573
KARAR TARİHİ : 08.04.2008
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi ve Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, … Köyü 113 ada 9 parsel sayılı 621 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden fındık bahçesi niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tespit edilmiştir. Davacı, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmış, Hazine aynı iddia ile müdahil olarak davaya katılmıştır. Mahkemece davanın reddine, dava konusu parselin tespit gibi davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 29.05.1979 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman kadastrosu vardır.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülmüştür. Hükme esas alınan Uzman Bilirkişi … … tarafından hazırlanan raporda çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları dışında kaldığı, eğiminin % 15 civarın da olduğu, üzerinde 10 – 30 yaşlarında kayın, gürgen, meşe cinsi orman ağaçları bulunduğu, bu ağaçların alanın terkedilmesiyle kendiliğinden yetiştiği ve … yüzeyinde az miktarda humus tabakası olduğu, … derinliğinde humus olmadığı, 1959 ve 1978 tarihli memleket haritasında ve 1954 tarihli … fotoğraflarında yeşil renkli ormanlık alanda kalmakla birlikte ağaçlık alanların çevresiyle birlikte 3 hektarı aşmaması nedeniyle orman sayılmayan yerlerden olduğu bildirilmiş ve mahkemece bu rapor esas alınarak davanın reddine karar verilmiştir. Yerel bilirkişi taşınmazın önceden mısır tarlası iken yüksek eğim nedeniyle … süre ekilememesi sonucu ağaçlık ve çalılık haline geldiğini haber vermiştir.. Bir taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları dışında kalması ayrı, 3402 Sayılı Yasanın 14. ve 17. maddelerinde yazılı zilyedlikle kazanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmemesi ayrı konulardır. Hazine zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığını iddia etmektedir.
6831 Sayılı Yasanın 1. maddesinin ikinci fıkrasındaki bendlerde hangi tür taşınmazların orman sayılmayacağı belirtilerek ormanın olumsuz yönden tanımı yapılmıştır. Bunlardan 1/G bendi “orman sınırları dışında, yüzölçümü 3 hektarı aşmayan sahipli arazideki her nevi ağaç ve ağaçcıkla kaplı yerlerin”, 1/J bendinde “funda ve makilikle kaplı orman ve … muhafaza karakteri taşımayan yerlerin” orman sayılmayacağını öngörmektedir. (G) bendine konu olacak yerlerin “sahipli” yani tapulu arazi olması, (J) bendine konu olabilecek yerlerin ise orman … muhafaza karakteri taşımaması yani eğiminin % 12’nin altında olması gerekir. Çekişmeli taşınmazın tespiti belgesiz zilyedliğe dayalı olarak yapılmıştır. Sahipliliği belgeleyen bir tapu kaydı bulunmadığı gibi taşınmazın eğimi % 15 civarındadır. Kullanılmaması nedeniyle üzerinde kendiliğinden yetişmiş 10-30 yaşlarında kayın, gürgen, meşe ağaçları bulunduğu gibi 1954 tarihli … fotoğrafından bütünlemesi yapılan 1959 tarihli memleket haritası ile 1978 tarihli memleket haritasında orman alanında kaldığı ve 1954 yılından beri … amaçlı olarak kullanılmadığı ve bu hali ile taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve zilyetlikle kazanılamaycak yerlerden olduğu anlaşılmaktadır.
O halde; mahkemece, yukarıda açıklanan olgular gözönünde bulundurularak ve taşınmazın eylemli biçimde orman olduğu ve zilyetlikle kazanılamayacağı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken farklı görüş ve düşüncelerle davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetimi ve Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde Orman Yönetimine iadesine 08/04/2008 oybirliği ile karar verildi.