YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/16810
KARAR NO : 2009/1918
KARAR TARİHİ : 10.02.2009
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 2007 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında Konakkuran Köyü 101 ada 155 parsel sayılı 648.79 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı gerçek kişi adına tespit edilmiştir. Orman Yönetimi çekişmeli taşınmazın Devlet Ormanı sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tesbitinin iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 Sayılı Yasanın 3. maddesi ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükümlerine göre orman kadastrosu yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre, davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; kadastro mahkemelerinde 3402 Sayılı Yasanın 31/3. maddesinin “Avukat veya dava vekili ile takip edilen davalarda vekalet ücreti; davanın önemi, vekilin sarf ettiği emek, tarafların davada iyi niyetle hareket … etmediği, hak ve eşitlik kuralları göz önünde tutularak maktuan takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki, takdir edilecek vekalet ücretinin miktarı keşif yapılmışsa, taşınmaz malın değerine göre avukatlık ücret tarifesinin tayin ettiği nispi vekalet ücreti sınırlarının üstünde olamaz” hükmü gereğince vekalet ücretinin takdir edilmesi gerekirken Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdiri doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasında yer alan “Davacı … İdaresi kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 500.00.- YTL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı … idaresine verilmesine” cümlesi kaldırılarak; bunun yerine, “Davacı … Yönetimi davada vekille temsil edildiğinden 3402 Sayılı Yasanın 31/3. maddesi gereğince vekilin sarf ettiği emek ve mesai de gözetilmek suretiyle 150.00.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı yönetime verilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 10/02/2009 günü oybirliğiyle karar verildi.