Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2008/16292 E. 2008/17508 K. 15.12.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/16292
KARAR NO : 2008/17508
KARAR TARİHİ : 15.12.2008

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi ve Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2003/11551 – 2004/6788 ve 2005/2768 – 6724 sayılı kararları ile Hazinenin, 144 ada 8, 9; 146 ada 1 ila 16; 147 ada 1 ila 8; 148 ada 1 ila 6; 149 ada 1 ila 10; 150 ada 1 ila 9; 151 ada 1 ila 15; 152 ada 1 ila 4; 153 ada 1 ila 9, 12 ve 14 ila 48, 69 ,70; 154 ada 4, 5, 6; 155 ada 2, 5, 10 ila 16, 32 ila 36, 39, 40; 156 ada 2, 4 ila 8, 30 ila 36, 38, 39, 40, 42, 43, 44, 56, 58, 59 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellere yönelik olarak hükmün ONANMASINA, davacı Hazinenin uzman bilirkişi … … tarafından düzenlenen 06.03.1992 tarihli krokide kırmızı renge … ve romen rakamıyla X1 , X11, X111, X1V ve XV olarak işaretli bölümlere yönelik temyiz itirazına yönünden ise ; bu bölümlerin 1947 yılında yapılan ve 1949 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı anlaşılmaktadır. 2981 Sayılı Yasanın 3290 Sayılı Yasa ile değişik geçici 2/e maddesi Anayasa Mahkemesinin 1995/13 – 1995/51 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve iptal kararı 28 … 2002 tarihli Resmi Gazetede yayınlanmıştır.
Anayasanın 154/son maddesi gereğince Anayasa Mahkemesinin iptal kararları Resmi Gazetede yayınlandıkları tarihten itibaren yasama, yürütme ve yargı organlarını bağlar ve devam etmekte olan davalara uygulanması gerekir. Anayasa Mahkemesinin iptal kararı görülmekte olan bu davaya uygulandığında davaya konu taşınmazların davalılar (fiili zilyetler) adına tesciline esas olan 2981 Sayılı Yasanın 3290 Sayılı Yasa ile değişik geçici 2/e maddesinden kaynaklanan hukuki neden ortadan kalkmış olmaktadır. 3402 Sayılı Yasanın 1. ve 26/son maddeleri gereğince taşınmaza ilişkin kadastro tutanağının düzenlenmesi ile birlikte Kadastro Mahkemesinin görevi başlar ve uyuşmazlık tespit tarihindeki hukuki ve fiili duruma göre çözümlenir. 3402 Sayılı Yasanın 27. ve 40. maddeleri gereğince Kadastro Mahkemeleri kadastro tespit gününden önce … hakları gözönünde bulundurularak uyuşmazlıkları çözmek zorundadır. Dava konusu 15 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağı 1956 yılında düzenlenmiştir. O tarihte uzman bilirkişi … … tarafından düzenlenen 06.03.1992 tarihli krokide kırmızı renge boyanmış ve Romen rakamı ile X1, X11, X111, X1V ve XV olarak işaretli bölümler içinde kalan 153 ada 10, 11, 13; 154 ada 1, 2, 3; 155 ada 1, 3, 4, 6, 7, 8, 9, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 29, 30, 31, 37, 38, 41; 156 ada 1, 3, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 , 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 37 , 41, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 57 nolu parsellerin tamamı veya bir kısmı 1947 yılında yapılan ve 1949 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde orman alanı olduğu; 2/B madde uygulamasının yargılama sırasında 1989 yılında yapıldığı Kadastro mahkemelerinin uyuşmazlığı; kadastro tutanağının düzenlendiği tarihteki fiili ve hukuki duruma göre çözmesi gerektiği yasa gereği olduğundan, dava dosyasının uzman bilirkişi … …’e, bulunamadığı taktirde mahkemece seçilecek aynı nitelikteki başka bir fenni bilirkişiye verilerek 153 ada 10, 11, 13; 154 ada 1, 2, 3; 155 ada 1, 3, 4, 6, 7, 8, 9, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 37, 38, 41; 156 ada 1, 3, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 , 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 37, 41, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 57
-2-
2008/16292 – 17508

parsellerin hangi bölümlerinin 1949 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde ve dışında kaldığı belirlenerek bu bölümlerin yüzölçümleri hesaplattırılmalı; orman sınırı içinde kalan bölümlerin bu alan içinde kalan yollarla birlikte bir bütün olarak yüzölçümü belirlenmeli, bu bölümlerin bir bütün olarak orman niteliği ile Hazine adına; orman sınırları dışında kalan bölümlerin ise kararda belirtildiği gibi fiili zilyetleri adına tesciline karar verilmesi gerektiği bildirilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra 15 ada 1 parselin 2981 Sayılı Yasa uygulaması gereğince bölündüğü 153 ada 10, 11, 13; 154 ada 1, 2, 3; 155 ada 1, 3, 4, 6, 7, 8, 9, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27,28, 29, 30, 31, 37, 38, 41; 156 ada 1, 3, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 , 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 37 , 41, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51. 52, 53, 54, 55, 57 parsellere yönelik davalar tefrik edilerek ayrı ayrı esaslara kaydedilmiş ve çekişmeli 155 ada 23 numaralı parselin (23/a) ile gösterilen kısmının maliki … … adına (23/b) ile gösterilen kısmının orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm davacı Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1947 yılında yapılan ve 1949 yılında ilan edilerek kesinleşen orman tahdidi ile yargılama sırasında yapılan ve çekişmeli taşınmaz yönünden kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna ve çekişmeli taşınmazın 1949 yılında kesinleşen orman kadastrosu sınırlarına göre konumu belirlenip orman sınırı içinde kalan ve kalmayan bölümlerinin uzman bilirkişi tarafından yüzölçümleri hesaplanarak hüküm kurulduğu, öncesi bir bütün olan 15 ada 1 numaralı parsel hakkındaki davanın birleştirilmiş hali ile birlikte görülmesi gerekirken Kadastro Mahkemesince yargılamanın devamı sırasında 2981 ve 3290 Sayılı Yasa hükümlerine göre ifraz edilerek ayrı ayrı parsel tutanakları düzenlenen taşınmazlar hakkında davaların ayrılması isabetsiz ise de bu durumun yargılamanın esasını etkilemediği, orman yönetimince ayrı ayrı tescil edilen parsellerin bir bütün halinde birleştirilerek ve keza asıl kadastro parseli içinde kalıpta orman sınırları içinde kaldığı halde 2981 ve 3290 Sayılı Yasa uygulaması ile yapılan ifraz sonucu yol, …, yeşil alan yada başka bir amaçla tutanağı düzenlenmeyerek tescil harici bırakılan alanların birleştirilerek tescil edilmesi idari yoldan, olmadığı taktirde yargı yolu ile ve her zaman istenebileceğinden mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar sonucu itibariyle doğrudur. Ancak, mahkemenin (23/a) ve (23/b) ile gösterilen kısımların yüzölçümünün kararda göstermemiş olması doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasının 2 ve 3 bentlerinin tamamen kaldırılarak bunun yerine “155 ada 23 numaralı parselin kadastro tespitinin iptali ile (23/a) ile gösterilen 830 m2’lik kısmın maliki … … adına, (23/b) ile gösterilen 682 m2’lik kısmın orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline” cümlesinin yazılarak hükmün düzeltilmesine ve H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 15/12/2008 günü oybirliği ile karar verildi.