Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2008/14868 E. 2008/14765 K. 10.11.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/14868
KARAR NO : 2008/14765
KARAR TARİHİ : 10.11.2008

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki mera tahsis kararının iptali davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … Yönetimi, 4342 Sayılı Yasaya göre çalışma yapan mera komisyonunca mera olarak tahsis edilen … Köyü 1492 sayılı parselin kısmen kesinleşen orman sınırları içinde bulunduğunu ileri sürerek taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan bölümüne ilişkin mera tahsis kararının iptali ve bu bölümün orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tescilini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava 4342 Sayılı Mera Yasasının 12. maddesine göre mera olarak tahsis edilen taşınmaza ilişkin mera tahsis kararının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1972 yılında seri bazda yapılarak 29.06.1973 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman kadastro bulunmaktadır. Genel arazi kadastro işlemi ise 1978 yılında yapılmış, dava konusu 1492 parsel sayılı taşınmaz 14800 m2 yüzölçümü ile mera olarak sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir.
1) Bir örneği dosyada yer alan tahdit haritasında 141 ila 150/A numaralı orman sınır noktalarını birleştiren hat ile karara dayanak alınan bilirkişiler tarafından düzenlenen krokide aynı noktaları birleştiren hat arasında açı, eğim, yön ve uzaklık bakımından benzerlik bulunmamaktadır. Tahdit haritaları ile kroki çelişkili olup, mahkemece bu yön üzerinde durularak çelişki giderilmemiştir.
2) Ayrıca; çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu 1972 yılında herhangi bir köy ya da belde sınırı alınmadan …, Karagöztepesi, … Tepesi, Kunduzlu ve Bakacak Devlet Ormanlarının … Köyü hududu içinde devam eden bölümleri yönünden seri bazda yapıldığı ve köyün tamamını kapsamadığı anlaşılmaktadır. Orman kadastrosunun yapıldığı tarihten sonra 19 Ağustos 1974 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Orman Kadastro Yönetmeliğinin sınırlama dışı kalan ormanlar için yapılacak işlemler başlıklı 128. maddesinin (b) fıkrasında “sınırlaması yapılan devlet ormanının dış ve iç sınırlarına bitişik olmayan Devlet Ormanları hakkında orman kadastro komisyonunca herhangi bir karar verilmiş olmayacağından ve bu gibi Devlet Ormanlarının orman kadastrosu yapılmış sayılacağından ıttıla hasıl oldukta hemen orman kadastrosunun yapılması merkezce sağlanır. Bu gibi ormanlarda orman kadastrosu yapılıncaya kadar ilgili kanun hükümlerine göre işlem yapılır” denilmektedir.
Bu durumda; seri usulde yapılan orman kadastrosunda Devlet Ormanı olarak sınırlandırılan taşınmazın dış ve iç sınırlarına bitişik olmayan Devlet Ormanlarının orman kadastro komisyonunca incelemesi yapılamadığından orman kadastrosunun yapılmış sayılmayacağı, bir başka anlatımla, seri dışı kalması nedeniyle yapılmış bir orman sınırlandırılmasından söz edilemeyeceğinden bu nitelikte taşınmazların orman olup olmadıkları ve hukuki durumlarının eski tarihli memleket haritası, … fotoğraflarının uygulanması, üzerindeki bitki örtüsü, … yapısı, eğimi ve çevresinin incelenmesi suretiyle belirlenmesi gereklidir.
-2-
2008/14868-14765

Bu nedenle; mahkemece, öncelikle dava konusu taşınmaz ile komşu parsellere ilişkin kadastro tesbit tutanak örnekleri, kesinleşen orman kadastrosuna ait tüm tutanaklar ve haritası ile eski tarihli memleket haritası, … fotoğrafları ve amenajman planı ilgili yerlerden getirtildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen … ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu ve … memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı; bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı müşterek kroki düzenlettirilmelidir.
4) Yukarıda açıklanan araştırma sonucu taşınmazın kesinleşen Devlet Ormanın dış ve iç sınırına bitişik olmadığı, yani seri dışı kaldığının saptanması halinde bu kez eski tarihli memleket haritası, … fotoğrafları ve amenajman planı çekişmeli taşınmaz ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; … yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler … ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu … parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, taşınmazın 6831 Sayılı Yasanın 17. maddesi kapsamında orman içi açıklığı niteliğinde bulunup bulunmadığı belirlenmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 10/11/2008 günü oybirliği ile karar verildi.