Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2008/13631 E. 2008/18561 K. 26.12.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/13631
KARAR NO : 2008/18561
KARAR TARİHİ : 26.12.2008

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında, … Köyü 108 ada 7 parsel sayılı 427,38 m2 yüzölçümündeki taşınmaz arsa niteliği ile belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tespit edilmiştir.
Davacı Hazine, davalı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı, bu nedenle davalı adına yapılan tespitin iptali ile Hazine adına tescili, taşınmazın yargılama sırasında orman olduğunun saptanması halinde ise orman niteliği ile Hazine adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın REDDİNE, çekişmeli parselin tesbit gibi davalı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 25.04.1991 tarihinde ilanı yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
Mahkemece, 3402 Sayılı Yasanın 14 ve 17. maddelerinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşullarının davalı yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli parselin etrafında bulunan 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113 ve 114 adalarda bulunan parsellerin tümü hakkında Hazine tarafından aynı iddia ile dava açıldığı, bir kısmının karara bağlanıp Yargıtayca bozulduğu, bir kısmı hakkındaki davaların halen devam ettiği, öncesi bütün olan … yüzölçümlü parsellerin ifrazen ayrıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, bir dosyada dava konusu edilen … parsel bazında inceleme yapılarak sonuca varılamaz. Davacı Hazine, taşınmazın imar ve ihyasının tamamlanmadığı ve zilyetlikle mülk edinme şartların gerçekleşmediği iddiasına dayanmış, delil olarak da taşınmazın fotoğrafları ile 01.02.2007 tarihli harita mühendisi, ziraat ve inşaat teknikerinin de imzaladığı “tespit tutanağı” başlıklı belgeyi dava dilekçesine eklemiştir. Hazinenin dayanağını oluşturan bu tutanakta taşınmazın; taşlık, kıraç olduğu, … süredir ve hali hazırda işlenmediği belirtilmiştir. Mahkemece yapılan keşif sonucu dosyaya ibraz edilen ziraat bilirkişi raporunda ise; taşınmazın çok … süredir … arazisi olarak kullanıldığı belirtilmiştir. Birbirini nakzeden raporlar arasında … taşınmazın niteliği hususundaki çelişki, üç kişilik ziraat bilirkişi kurulundan ayrıntılı rapor alınarak giderilmemiş, ayrıca hakimin gözlemi de zabta geçirilmemiştir. Böylece taşınmazın niteliği ve zilyedliğin süresi konusundaki kuşkular aydınlatılmamıştır.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde, 1972 yılında yapılan ilk tesis kadastrosuna ait fotogometrik yöntemle düzenlenen kadastro paftası Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek;

-2- 2008/13631 – 18561

dava konusu yerle birlikte 2006 yılında ek kadastrosu yapılan taşınmazların hangi sebeple 1972 yılında kadastrosunun yapılmadığı, o tarihteki niteliğinin ne olduğu kadastro müdürlüğünden sorulmalı ve alınacak cevapla birlikte orijinal kadastro pafta örneği dosyaya konulmalıdır.
2006 yılında ek kadastrosu yapılan ve öncesi bütün olan parselleri dıştan çevreleyen ve 1972 yılında yapılan ilk tesis kadastrosunda tapulaması yapılan parsellere ait tapulama tutanak örnekleri ile varsa dayanağı tapu ve vergi kayıtları ilk oluştuğu günden itibaren tüm gittileri ile birlikte getirtilerek, doğru sonuca varılabilmesi için mahallinde yerel bilirkişi ve uzman üç kişilik ziraat bilirkişileri kurulu aracılığı ile yeniden keşif icra edilmelidir. Keşifte taşınmazın konumu, … yapısı, üzerindeki bitki örtüsü ve … taşınmazlara göre arz ettiği özellikleri belirtir hakimin gözlemi zabta yazılmalı, uzman ziraat mühendisleri kurulundan; Hazinenin dava dilekçesi ekindeki dayanağını oluşturan tespit tutanağındaki bulgular ile keşif sonucu dosyaya ibraz edilen ziraat bilirkişi raporundaki bulgular değerlendirilerek taşınmazın niteliği hususundaki çelişkiyi de giderecek şekilde, komşu parsellerin … yapısı da mukayese edilmek suretiyle, taşınmazın … yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmazın fotoğrafları çektirilerek rapora eklenmelidir.
3402 Sayılı Kadastro Yasasının 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen (ev ve benzeri tesisler yapmak, dışarıdan … getirilerek tarıma elverişli hale getirmek imar ihya olarak kabul edilemez) ve imar ihyanın tamamlandığı tarihten tescil davasının açıldığı ya da tesbit tutanağının düzenlendiği güne kadar 20 yıl süreyle zilyet edildiği ileri sürülerek tapuya tescili istenen taşınmazların, Kadastro Yasasının 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında niteliğinin, imar ihya edildiğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun takdiri delil olan yerel bilirkişi ve tanık sözleri yanında, gerçeğin bir resmi olan en eski tarihli … fotoğrafı ile gerçeğin modeli olan memleket haritaları ile dava ya da kadastro tesbit tarihinden 15 – 20 yıl önce en az iki zamanda birbirini izleyen bindirmeli olarak çekilen çiftli … fotoğrafları ve bu fotoğrafların yorumlanması ile üretilen memleket haritaları ve standart topografik fotogrametri yöntemi ile düzenlenen kadastro haritalarının, özellikle ön bindirmeli çekilen ve birbirini izleyen streoskopik çift … fotoğraflarının streoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenip kesin olarak belirlenmesi gerekir.
Somut olayda mahkemece, anlatılan biçimde bir araştırma ve inceleme yapılmamıştır.
O halde; dava konusu taşınmazın orman sayılmayan ve zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olduğunun belirlenmesi halinde, dava konusu taşınmaz ve etrafını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının fotokopi örneği ile taşınmaza bitişik ya da yakın komşu parsellerin, kadastro tespit tutanak örnekleri ve bu parsellere uygulanan tapu ve vergi kayıtları ilk oluşturulduğu günden itibaren tüm gittileri ile, yine en eski tarihli memleket haritası ve … fotoğrafları ile tespit tutanağının düzenlendiği tarihten 15 – 20 yıl önce iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik … fotoğrafları ve bu fotoğraflara dayanılarak üretilmiş orijinal renkli memleket haritaları bulunduğu yerlerden istenerek, bu belgeler Ziraat Fakültelerinin … bölümünden mezun olan üç ziraat mühendisi, bir Harita-Kadastro (Jeodezi ve Fotogrametri) mühendisi ile bir yüksek orman mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla, dava konusu taşınmaz ile çevresine uygulanıp bu belgelerde dava konusu yer belirlendikten sonra, … fotoğrafları ve dayanağı haritalar stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü, imar-ihya ve zilyetliğin hangi tarihte başlanılıp tamamlandığı belirlenmeli, bu belgeler ile kadastro paftası, pafta düzenlenmemişse dava konusu taşınmazın 23/06/2005 gün ve 9070 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan … (Büyük Ölçekli Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliği) hükümlerine göre koordinatlı olarak düzenlenecek haritası hem 1/5000 ve hem de 1/25000 ölçeklerinde eşitlenerek kadastro paftası ile düzenlenen harita, komşu ve yakın komşu taşınmazları da içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli taşınmazın konumu, … fotoğrafları ile orijinal

-3- 2008/13631 – 18561

renkli memleket haritaları üzerinde gösterir biçimde bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve bilimsel verileri içerir, topografik ve memleket haritalarından yararlanılarak taşınmazın gerçek eğim durumunu gösterir rapor alınmalı, dava konusu taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olması veya kesinleşen orman kadastro sınırları dışında kalması ya da orman ve arazi kadastrosunun yapılıp kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında 20 yıldan fazla süre geçmesi o yerin kişiler adına tescili için yeterli olamayacağından bu şekilde yapılacak inceleme sonucu dava konusu yerin;
1) Orman sayılan yerlerden veya 3402 Sayılı Yasanın 16. maddesinde belirtilen özel mülkiyete tabi olmayacak, kamu mallarından olduğunun belirlenmesi,
2) Kamu hizmetine tahsis edilmiş olduğunun anlaşılması,
3) İl, İlçe ve kasabaların … veya uygulamalı imar planlarının kapsadığı alanlarda kaldığının saptanması,
4) Dava veya kadastro tesbit tutanağının düzenlendiği tarihten 20 yıl önce çekilmiş … fotoğrafları ve bu fotoğraflardan üretilmiş memleket haritaları veya fotogometri yöntemiyle düzenlenen kadastro paftalarında zilyet ve tasarruf edilmeyen yerlerden olduğunun anlaşılması,
5) Kadastro tesbit ve tescil harici bırakma işleminin kesinleştiği tarihten tescil davasının açıldığı tarihe kadar 20 yıllık zilyetlik süresinin geçmemiş olması (H.G.K.’nun 22/03/1995 gün 1994/8-873-216 ve 19/02/1997 gün 1996/8-768-100 ve 24/09/1997 gün 1997/20-372-718 ve 18/02/1998 gün 1998/8-15-129 sayılı kararları),
6) O yerde orman kadastrosu kesinleşmiş olsun olmasın, taşınmazın 6831 Sayılı Yasanın 17/2. ve Orman Kadastrosunun Uygulaması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a. Maddeleri kapsamında orman içi açıklık konumunda bulunması (H.G.K.nun 10.12.1997 gün 1997/20-830-1034 ve 17.12.1997 gün 1997/20-808-1039 ve 22.10.2003 gün 2003/20-665-614 ve 11.10.2004 gün 2004/7-531-582 sayılı kararları ile orman içi açıklıkların zilyetlikle kazanılamayacağı kabul edilmiştir.),
7) Dava konusu taşınmazın veya yakın çevresinin arazi kadastro ekiplerince kadastro paftası üzerinde orman nitelemesi yapılarak tesbit ve tescil harici bırakılması (H.G.K.nun 21.01.2004 gün 2004/8-15-7 ve 12.05.2004 gün 2004/8-242-292 ve 12/03/2008 gün ve 2008/20-214-241 sayılı kararları)
8) Kadastro (Tapulama) Komisyonu tarafından orman sayılarak tesbit ve tescil harici bırakılması (H.G.K.nun, 24.10.2001 gün 2001/8-964-751 ve 13.02.2002 gün 2002/8-183-187 sayılı kararları),
9) Kadastro (Tapulama) mahkemesince orman sayılan yer olması nedeniyle hükmen tescil harici bırakılan yerlerden olduğunun (Bu tür yerler, Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi ve 2. fıkrası gereğince Devlet Ormanı olarak sınırlandırılması zorunludur.) anlaşılması (H.G.K…’nun 15/03/2006 gün 2006/8-106-68 sayılı kararları), hallerinde, özel ve tüzel kişiler adlarına özel mülk niteliğiyle tapuya tescil edilemeyeceğinden başka bir araştırmaya gerek olmadan Hazine davasının kabulüne karar verilmelidir.
Yukarıda yazılı koşulların somut olayda bulunmaması halinde, taşınmazın öncesinin ne olduğu, imar-ihya yapılmışsa hangi tarihte başlanılıp bitirildiği, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak, taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişiler ile taraf tanıklarından sorulmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin doğruluğu yukarıda belirtilen ve gerçeğin kendisi olan belgelere dayalı olarak düzenlenecek bilirkişi kurulu raporuyla denetlenmeli,
Somut olayın özelliği göz önünde bulundurularak ayrıca;
a) Taşınmazın ve çevresinin eski ve … niteliği konusunda ziraat mühendisinden ayrıntılı rapor alınmalı,
b) Keşif sırasında taşınmazı çeşitli yönlerinden hali hazır durumunu gösterir renkli fotoğrafları çektirilip onaylanarak dava dosyası içine konulmalı,

-4- 2008/13631 – 18561

c) Davanın açıldığı tarihten önce ya da sonra Hazine yetkilileri tarafından hazırlanan idari tahkikat ve haksız işgal (ecrimisil) tutanakları varsa bu tutanaklar da yerine uygulanıp tutanaklarda ismi yazılı kişiler tanık sıfatıyla dinlenilmeli,
d) Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerle ilişkisi bulunmayan yansız yöreyi iyi bilen ve … köy yada kasabalarda yaşayan yeterince yaşlı yerel bilirkişiler ve tanıklardan taşınmazın kadim … yada mera olup olmadığı sorulmalı, en eski ve en … tarihli memleket haritası ve bu haritaların yapımına esas alınan … fotoğrafları da uygulanarak 2006 yılında ek kadastrosu yapılan yerlerin ne şekilde gösterildiği ve niteliğinin ne olduğu, … taşınmazlarla … yapısı kıyaslanarak, uzman bilirkişilerden rapor alınmalı, komşu ya da komşu olan taşınmazların tümü uygulamayı 1/5000 ölçekli fotogometri yöntemiyle düzenlenen pafta ve ayrıca 1/1000 ölçekli pafta üzerinde gösterilerek keşfi izleme olanağı sağlayan bilimsel verileri içeren rapor ve kroki alınmalı,
3402 Sayılı Yasanın 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırmasının aynı maddenin 03/07/2005 gün ve 5403 Sayılı … Koruma ve Arazi Kullanma Yasası ile değiştirilen 2. fıkrası hükümlerine göre yapılacağı düşünülerek, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları ve taşınmazın satın alındığı önceki malikler yönünden belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarı, Tapu Sicil ve Kadastro Müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak gerektiğinde tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyaları getirtilip incelenmeli, bundan sonra toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 26/12/2008 günü oybirliği ile karar verildi.