YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/13578
KARAR NO : 2008/15078
KARAR TARİHİ : 11.11.2008
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki yargılamanın yenilenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar …, 19 Ağustos 1997 tarihinde İzmir Kadastro Mahkemesinde açtıkları davada Güzelbahçe 5, 6 ve 7 pafta 2362, 2389, 4114 ve 4115 sayılı parsellerin bitişiği ve devamı durumunda olup, parsel numarası bulunmayan taşınmazlarda vergi kaydına dayalı olarak murislerinden intikalen zeytinlik olarak zilyet bulunduklarını; bu yerlerin Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığını ileri sürerek tahdidin iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece; 2363, 4114 parsellerin tamamı ile 2389 parselin ve 4115 parselin (A) ile gösterilen bölümlerinin orman kadastro sınırları dışında bırakıldığı, bu bölümlerde davacıların orman kadastrosuna itiraz davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı; 2389 parselin B/2, B/3; 4115 parselin, B/2, B3, B4 ile gösterilen bölümlerinin evvelce yapılıp 08.10.1976 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı; 2389 parselin B/1 ve 4115 parselin B/1 bölümlerinin ise 3302 Sayılı Yasa ile değişik 2/B uygulaması ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan sahada kaldığı, bu nedenle davacıların davacılık sıfatı olmadığı, tescil istemi yönünden ise genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesi ile tahdide itiraz davasının esas ve sıfat yönünden reddine, tescil istemi ile ilgili olarak mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Bu karar davacılar tarafından temyiz edilmiş; Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 08.12.1998 tarih 1998/11352-11840 sayılı kararı ile onanmıştır. Dava, tescil istemi yönünden Asliye Hukuk Mahkemesine aktarılmış, İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesince; 2363 ve 2389 sayılı parsellerin halen davacılar ile dava dışı bir kısım gerçek kişiler adına, 4113 ve 4114 parsellerin ise Hazine adına tapuda kayıtlı oldukları, davacıların tescil isteminde bulundukları yerlerin (B) harfi ile gösterilen yerler olduğu, bu bölümlerin ise kesinleşen orman kadastro sınırları içinde bırakılan ya da kesinleşen orman kadastro sınırları içinde iken 2/B uygulamasına konu edilen yerler oldukları gerekçesi ile dava reddedilmiş; bu karar da Yargıtay 20. Hukuk Dairesince onanmış, karar düzeltme istemi de reddedilerek 25.04.2000 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacılar bu kez, 29.08.2007 tarihinde İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesinde açtıkları davada 2007 yılı Temmuz ayında atalarından kalan eski binayı yıktıklarında bu bina içerisinde bir takım evrakları bulduklarını, bu evrakların ataları Giritli … ve zevcesi … adına kayıtlı olan tapular olduğunu, tapuların evvelce davaya konu edilip davanın reddi ile sonuçlanan yerlere ait bulunduğunu ileri sürerek temyize konu yargılamanın yenilenmesi davasını açmışlar, mahkemece dayanılan belgelerin evvelce verilen kararın sonucunu etkiler nitelikte olmadığı ve davanın dinlenebilirlik koşulu bulunmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiş; karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
-2- 2008/13578 – 15078
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede ilk orman kadastrosu 1975 yılında yapılmış, sonuçları 08.10.1976 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir. Daha sonra 1996 yılında 3302 Sayılı Yasa ile değişik 2/B uygulamaları yapılmış, bu çalışma da 19.02.1997 tarihinde ilan edilmiş ve kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 11/11/2008 gününde oybirliği ile karar verildi.