YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/13482
KARAR NO : 2008/18266
KARAR TARİHİ : 23.12.2008
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki TAPU İPTALİ VE TESCİL, EL ATMANIN ÖNLENMESİ VE KAL davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 22/07/2008 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı … … VE … . vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 16/12/2008 günü için yapılan tebligat üzerine, duruşmalı temyiz eden davalı … … VE … . vekili Avukat … ile karşı taraftan HAZİNE vekili Avukat DİLARA GÜVEN geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı.
K A R A R
Davacı Hazine,16/06/1982 tarihinde … Asliye Hukuk Mahkemesinin 1982/397 Esas sayılı dava dosyasında ölü … mirasçıları … ve arkadaşlarını hasım göstererek … Köyü, 339 parsel sayılı taşınmazın kadastro sırasında 28/10/1948 tarih 12 sayılı ve 4595 m2 yüzölçümündeki tapuya dayanılarak arazi niteliği ve 9878 m2 yüzölçümü ile … adına tespit edildiğini, bu taşınmazın hududunda çalılı … v.b. gibi genişletilebilir sınır olmakla 5280 m2’lik kısmının miktar fazlası olduğunu ileri sürerek, bu kısmın tapusunun iptali ile Hazine adına tapuya tescili, davalıların el atmasının önlenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, 28/06/1989 gün ve 1982/397-1989/829 sayılı karar ile Tapulama Mahkemesinin 1984/10-1985/10 sayılı kararının kesin hüküm olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 1990/14371-15373 sayılı kararı ile,mahkemece kesin hüküm sayılan dava dosyasında Orman Yönetiminin orman iddiasıyla dava açtığı ve anılan davada Hazinenin taraf olmadığı, hukuki sebeplerin farklı olması nedeniyle kesin delilin varlığından söz edilemeyeceği nedeniyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulmuştur.
Yargılama sırasında … 11/07/1996 tarihli dilekçe ile Tapulama Mahkemesinin 1984/10-1985/10 sayılı kararı ile tespit maliki … …’e yönelik davada 339 parselin orman olmadığına karar verildiğini, oysa bu taşınmazı kerdisinin 22 yıl önce … isimli şahıstan zilyetliğini devralarak … sıfatıyla o tarihten itibaren kullandığını, … …’ün 1949 yılında vefat ettiğini tespit maliki mirascılarının zilyet olmadığı gibi kendisinin zilyetliğine müdahalesinin bulunmadığını ve ölümünden itibaren 20 yılın geçtiğini ve tapunun iptali için dava açacağını belirterek davaya katılmıştır.
-2-
2008/13482 – 18266
Mahkemece, 06/05/1999 gün ve 1991/429-1999/190 sayılı karar ile katılan …’in davasının reddine, Hazinenin davasının kabulüne, 339 parsel sayılı taşınmazın 5280 m2’lik kısmının Hazine adına tesciline dair verilen kararın davalı … VE … . ile HAZİNE tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2000/2724-5781 sayılı kararı ile kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı nedeniyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulduktan sonra, 2000/357-595 sayılı karar ile katılan …’in davasının reddine, Hazinenin davasının kabulüne, 339 parsel sayılı taşınmazın 5280 m2’lik kısmının Hazine adına tesciline karar verilmiş, hükmün davalı … VE … . ile … ve HAZİNE tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2001/6871-9285 sayılı kararı ile … mirasçılarının tapu maliki ile bağlatısı tespit edildikten sonra tapu kaydının yöntemince uygulanarak kapsamının belirlenmesi gerektiği nedeniyle bozulmuş, dava dosyası mahkemenin 2001/725 esasına kaydedilmiştir
Diğer yandan; davacı Hazine, 16.06.1982 tarihinde aynı parsel hakkında açtığı davanın devam ettiğini gözönünde bulundurmadan 15/01/1998 tarihinde … Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/19 Esas sayılı dava dosyasında … ve arkadaşlarını hasım göstererek … Köyü 339 parsel sayılı taşınmazın öncesinin orman olduğu ve orman sınırı içinde bulunduğunu ileri sürerek tamamının tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece 19/11/2002 gün ve 1998/19-2002/846 sayılı karar ile mahkemenin 2001/725 sayılı dava dosyası ile bağlantı nedeniyle birleştirilmiştir.
Mahkemece davaya bakmakta Kadastro Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesiyle 06/03/2007 tarih ve 2001/ 725- 2007/ 38 sayılı görevsizlik kararı verilmiş, … Kadastro Mahkemesine aktarılan davada da, mahkemece davaya bakmak genel mahkemelerin görevine girdiği nedeniyle 24/09/2007 tarih ve 2007/ 1 – 6 sayılı görevsizlik kararı verilmiş, her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı çıktığından merci tayini istenmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 24/03/2008 tarih ve 2008/ 2799 – 4539 sayılı ilamı ile davaya bakmakta Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
Mahkemece davanın KABULÜNE, dava konusu … Köyü, … mevkiinde bulunan 3 pafta, 339 parsel sayılı taşınmazın teknik bilirkişiler … Boran ve … …’ün 01/03/2006 tarihli rapor ve krokisinde (A) ile gösterilen 8784,90 m2 yüzölçümündeki bölümünün davalılar adına olan TAPU KAYDININ İPTALİ İLE HAZİNE ADINA TAPUYA TESCİLİNE, bu bölüme yönelik olarak davalıların ELATMASININ ÖNLENMESİNE, geriye kalan 1090,10 m2 yüzölçümündeki bölümün önceki malikler adına bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davacı HAZİNE vekili ile davAlı … … VE … . vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, dava tarihinden önce 1940 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 6831 Sayılı Yasanın 2896 Sayılı Yasa ile değişik hükümlerine göre orman kadastrosuna ve 2/B madde uygulaması yapılmış, dava konusu parselin (A) işaretli 8784,90 m2’lik bölümü orman sınırı içine alınmış ve ardından 2896 Sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulamasıyla 1984 yılında orman sınırı dışına çıkartılmışsa da, Hazine tarafından açılan ve 16.06.1982 tarihinden beri devam eden bu dava nedeniyle kesinleşmemiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine
-3-
2008/13482 – 18266
uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, teknik bilirkişiler … ve … …’ün 01/03/2006 tarihli rapor ve krokisinde (A) ile gösterilen 8784,90 m2 yüzölçümündeki bölümünün 1984 yılında orman sınırı içine alınıp nitelik kaybı nedeniyle 6831 Sayılı Yasanın 2/B. madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırı çıkarıldığı, ancak çıkarma işleminin Hazine tarafından 16.06.1982 tarihinde açılan bu dava nedeniyle kesinleşmediği, geriye kalan 1090,10 m2 yüzölçümündeki bölümün ise baştan beri orman tahdidi dışındaki yerlerden olduğunun anlaşıldığına göre, nitelik kaybetmediği anlaşılan taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, nitelik belirtmeden Hazine adına tescil edilmesi doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yerel Mahkemenin 20/07/2008 tarihli kararının hüküm fıkrasına (339 parsel sayılı taşınmazın krokide (A) ile gösterilen 8784,90 m2 yüzölçümündeki bölümünün ifrazen iptaline ve bu bölümün aynı köy son parsel numarası verilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline) cümlesi eklenmek suretiyle DÜZELTİLMESİNE ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA ve yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 550.00.- YTL. vekalet ücretinin davalı … … VE … .’dan alınarak, davacı HAZİNE’ye verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalı … … VE ARKADAŞLARINA yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 23/12/2008 gününde oybirliği ile karar verildi.