YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/13205
KARAR NO : 2008/18366
KARAR TARİHİ : 23.12.2008
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki orman ve arazi kadastrosuna itiraz itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında … Mahallesi 420 ada 17 parsel sayılı 951 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden tarla niteliği ile tespiti yapılmış davalı olması nedeniyle maliki açık bırakılıp devredilmiştir. Davacı Orman Yönetimi paftasında (A), (B), (C), (D) ve (E) harfleri ile gösterilen bölümlerin orman olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu parselin … adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman ve arazi kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmış, ancak kesinleşmemiştir.
Mehkemece Orman Yönetiminin davasının reddine karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi gereğince yapılan ve 03.07.2007-01.08.2007 tarihleri arasında ilan edilen orman kadastrosunda orman sınırı dışında bırakılan yerler için davacı Orman Yönetimi tarafından 01.08.2007 tarihinde Maliye Hazinesine husumet yöneltilerek süresinde orman tahdidine itiraz davası açıldığı, daha sonra davaya konu bölümler hakkında arazi kadastro tutanağı düzenlendiği, ancak tesbit tarihinden önce kadastro mahkemesinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası nedeniyle tutatağın … hanesi açık olarak kadastro mahkemesine devredildiği, kadastro tutanağının edinme sütununda taşınmazı kullanan kişinin belirtildiği ve mahkemece zilyedinin davaya dahil edildiği, hakkında dava açılan Hazinenin karar başlığında gösterilmediği, kısmi ilana çıkarılan taşınmazlar yönünden orman savı ile otuz günlük askı ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde açılacak orman kadastrosu itiraz davalarında yapılan kadastro işleminin özellliği ve açılacak davanın niteliği gereği husumetin Hazine veya taşınmazın içinde bulunduğu Köy Tüzelkişiliği ya da taşınmazda hak sahibi olduğu varsayılan gerçek veya tüzelkişilere karşı açılabileceği, maliki açık olarak devredilen kadastro tutatanağının 3402 Sayılı Yasanın 30/2. maddesi gereğince taraflarca gösterilecek delillerle birlikte lüzum görülen diğer deliller de toplanarak taşınmazın gerçek hak sahibi adına tescil edilmesi gerektiği, ancak buna rağmen ziraat mühendisi ve tanık dinlenmeden yalnızca orman mühendisi bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulduğu, alınan orman bilirkişi kurulu
-2- 2008/13205-18366
raporunda da taşınmazın 1957 tarihli 1/25000 ölçekli memleket haritasında YEŞİL-ORMANLIK alanda ise de 1953 tarihli … fotoğrafında meyvelik göründüğü belirtilip sonuçta açıklama yapılmadan ve çelişki giderilmeden taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğunun rapor edildiği, mahkemece hüküm kurmaya yeterli olmayan bu rapor esas alınarak davanın karara bağlandığı anlaşılmaktadır.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasa
hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 Sayılı Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiştir. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 Sayılı Yasa ile iadeye tabi tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.
Mahkemece, eski ve 1980’li yıllara ait memleket haritası, … fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen … ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç mühendis ve bir … elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; … yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; orman kadastrosu kesinleşmediğine göre, … ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu … parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte … uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı; bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar (gerçek kişiler) yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 Sayılı Yasanın 14. maddesi uyarınca, davacılar yanında, (murisler) yönünden de tapu sicil ve kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı yasanın 03.07.2005 gün 5403 Sayılı … Koruma ve Arazi Kullanma Yasası ile değiştirilen 14/2. maddesi gereğince … ve … olarak kazanılmış … miktarı belirlenip, yasanın getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
-3- 2008/13205-18366
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 23/12/2008 günü oybirliği ile karar verildi.