Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2008/12869 E. 2008/15849 K. 18.11.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/12869
KARAR NO : 2008/15849
KARAR TARİHİ : 18.11.2008

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında … Köyü 101 ada 187 parsel sayılı 1029.25 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliğinde belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı gerçek kişi adına tespit edilmiştir. Davacı, orman yönetimi taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 355.57 m2’lik bölümünün orman niteliği ile Hazine, (B) ile işaretli 673.68 m2’lik bölümünün tespit gibi davalı gerçek kişi adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1964 yılında seri bazında orman kadastrosu yapılmış 25/10/1965 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir.
Mahkemece, çekişmeli … Köyü 101 ada 187 sayılı parselin kısmen kesinleşen orman kadastro sınırları içinde, kısmen dışında kaldığı kabul edilerek hüküm kurulmuşsa da yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; bir örneği dosyada yer alan tahdit haritasında çekişmeli parseli ilgilendiren orman sınır noktalarını birleştiren hat ile karara dayanak alınan bilirkişiler tarafından düzenlenen krokide, aynı noktaları birleştiren hat arasında açı, eğim, yön ve uzaklık bakımından benzerlik yoktur. Bundan ayrı çekişmeli parselin bir bölümünün orman kadastrosu sırasında orman tahdit sınır noktası tesis edilmeksizin oluşturulan P: 24 numaralı ziraat parseli içinde kaldığı, bu yer içinde kalan başka taşınmazların da aynı nedenle Orman Yönetimi tarafından açılan davalara konu oldukları anlaşılmaktadır. P: 24 içinde kalan ve hakkında orman olduğu iddiası ile dava açılmış bulunan tüm parseller tespit edilip, davalar birleştirilmeden sağlıklı bir sonuca ulaşılamayacağı düşünülmediği gibi; bilirkişilerden bu ziraat parselinin tamamını gösterir, orman kadastro haritası ile parsel içinde kalan tüm taşınmazlara ait genel arazi kadastro paftası örneğinin ölçekleri denkleştirilerek birbiri üzerine ablike edilip taşınmazların kesinleşen orman kadastrosuna göre konumunun gösterildiği rapor ve kroki alınmadığından rapor denetlemeye elverişli de değildir. Yörede orman kadastrosu seri usulle ve … fotoğrafı yöntemiyle yapılmıştır. Kesinleşen orman tahdidinin bulunduğu yerlerde bir yerin orman sayılan yerlerden olup olmadığı kesinleşmiş tahdidin uygulanması ile belirlenir. Kesinleşmiş tahdidin uygulanması ise yapılışındaki tekniğe uygun olmalıdır. Orman bilirkişisi … …’in 22/ 01/ 2007 tarihli raporunda bu hususa değinilmişse de çekişmeli taşınmazın bulunduğu P: 24 numaralı ziraat parseline ait orman sınır hatlarının üzerinde işlenmiş olduğu … fotoğrafı üzerinde taşınmazın konumu gösterilmemiştir.

-2-
2008/12869-15849

Bu nedenle; mahkemece, öncelikle P: 24 içinde kalan ve hakkında orman olduğu iddiası ile dava açılmış bulunan tüm parseller tespit edilip, davalar dosyaları birleştirilmeli; daha sonra önceki keşifte yer alan bilirkişiler dışında halen … ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu … memurundan oluşturulacak iki kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 6831 Sayılı Orman Yasasına Göre Orman Kadastrosu ve Aynı Yasanın 2/B Maddesinin uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, … fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar göz önünde bulundurularak uygulama yapılmalı, P: 24 numaralı ziraat parselinin tamamını gösterir orman kadastro haritası ile bu parsel içinde kalan tüm taşınmazlara ait genel arazi kadastro paftası örneğinin ölçekleri 1/5000, 1/10000 ve 1/20000 ölçeklerinde denkleştirilerek birbiri üzerine ablike edilip taşınmazların kesinleşen orman kadastrosuna göre konumunun gösterildiği rapor ve kroki alınmalı, orman kadastro tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan … fotoğrafları ve memleket haritaları üzerinde çekişmeli taşınmaz ile birlikte P: 24 numaralı ziraat parseli içinde kalan tüm taşınmazların konumu gösterilmeli ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 18/11/2008 günü oybirliği ile karar verildi.