Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2008/11083 E. 2008/14608 K. 06.11.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/11083
KARAR NO : 2008/14608
KARAR TARİHİ : 06.11.2008

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında … Köyü … mevkii 113 ada 1 parsel sayılı 5855.23 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı gerçek kişiler, taşınmazın bir bölümünün orman ve Hazine ile ilgisi olmadığını, yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğunu, tesbitini iptalini ve adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüyle, çekişmeli 113 ada 1 sayılı parselin … bilirkişisi Nuh Arısoy ve … Eroğlu tarafından hazırlanan rapor ve krokide (A) ile gösterilen 112.63 m2 bölümün orman kadastrosu sınırları dışına çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı … Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 4/3 maddesi gereğince yapılmış, çekişmeli taşınmaz bu işlemde orman sınırları içinde bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve kesinleşmiş Asliye 2. Hukuk Mahkemesi Kararı, kesinleşmiş orman kadastro tutanak ve haritaları ile eski tarihli harita ve fotoğrafların uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi kurulu raporuyla çekişmeli parselin 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre orman olarak sınırlandırıldığı ancak, öncesi itibariyle orman sayılan yerlerden olmadığı, üzerinde üç adet … ağacı bulunduğu eski bir taş duvardan bulunduğu sınırdaki orman ile bütünlük arz etmediği orman sayılmayan yerlerden olduğunun belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ne var ki; 5304 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 4/3 maddesi gereğince belirlenen orman sınırlarının ne zaman ilan edildiği yönetimden sorulmamış, Orman Yönetiminin belirlenen orman sınırlarının arazi kadastro sonuçları ile birlikte ilan edildiği yönündeki cevabı ile yetinilmiş, 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4/3 maddes gereğince belirlenen orman sınırlarının, aynı yasanın 4/5 maddesi gereğince 30 günlük askı ilanın yaptırılacağı, daha sonra kadastro çalışmalarına devam edileceği, bu nedenle bu ilan ile kadastro çalışmalarının sonuçlarının aynı yasanın 11. Maddesi gereğince ilanından çok daha önce olması gerektiği göz ardı edilmiş, yörede 79 numaralı orman kadastro komisyonunca 2003 yılında orman kadastrosu yapıldığı halde, orman sınırlarının 5304 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince belirlenmesine niçin gerek duyulduğu üzerinde durulmamışsa da, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 31.01.2001 gün ve 2000/8-1836-2001/13;
-2-
2008/11083-14608

Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 17.02.2004gün ve 2003/8340-894; Aynı Dairenin 09.03.2004 2003/9190-1666; Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 11.02.2002 gün ve 2002/269-976 Sayılı Kararlarında da değinildiği gibi, …, genel bir tanımıyla “bir veya birkaç köy, kasaba halkının yaz aylarında hayvanlarını otlatmak ve serinlemek için tahsisen veya kadimen yararlandığı arazi parçaları” olarak ifade edildiği, Yaylak; mer’a ve kışlaklar gibi köy ve belde halkının ortak yararlanmasına terk ve tahsis edilen mülkiyeti Hazineye ait yerlerden olduğu,, Medeni Yasanın 641 ve 3402 Sayılı Yasanın 16/B madde hükümleri uyarınca kamu malı niteliğinde ve sınırlandırmaya tabi olup kazandırıcı zamanaşımı ve zilyedlik yolu ile edinilmeyeceği, M.K.nun 912. maddesi hükmüne göre özel mülkiyet şeklinde tapuya tesciline karar verilemeyeceği, bu tür yerlerden doğal olarak yararlanabilmenin gereği, yaylalar üzerinde geçici nitelikte basit bina ve hayvan ağılı bulunabileceği, ancak yerleşim amacına yönelik kalıcı inşaat ya da … yapılmış olması sonucu zilyetlik süresi ne olursa olsun yaylalarda özel mülk olarak … kazanılamayacağı,
4342 Sayılı Mera Yasasının 4/1. Maddesinin gereğince “ Mera, yaylak ve kışlakların kullanma … bir veya birden çok köy veya belediyeye aittir. Bu yerler Devletin hüküm ve tasarrufu altında.” Olduğu gibi, çekişmeli taşınmazda ve aynı bölgedeki benzer taşınmazlar için yapılan keşiflerde yerel bilirkişi ve tanıklar bu taşınmazların … Yaylasında bulunduğunu bildirdikleri, eski tarihli haritalarda çekişmeli taşınmazın bulunduğu yer ve etrafına … Yaylası nitelendirilmesi yapılmak suretiyle harita üzerine yazıldığı, H.Y.U.Y.’nın 238/2. maddesinin “Maruf ve Meşhur olan hususlar münazaalı sayılmaz.” hükmü gereğince dava konusu taşınmazın bulunduğu …, Büyükküreci, Oluk Başı, Mitisin, ve Ürün Yaylası gibi aynı bölgede bulunan yaylaların, sadece bölge halkı tarafından bilinmeyip, herkesin bildiği ve tanıdığı, yurt genelinde maruf yaylalar olduğu, umumun kullanımına ait yaylaların kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceği, bir an için taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilebilecek yerlerden olduğu kabul edilse bile, sadece ev yapmak suretiyle sürdürülen zilyetliğin de taşınmazın ekonomik amacına uygun olmadığı hususları gözetilerek, öncelikle aynı parsele ilişkin derdest dava dosyalarının birleştirilmesinden sonra davanın tümden reddine ve bilirkişi krokisinde (A) ile gösterilen 112.63 m2 yüzölçümündeki bölümün de, çekişmeli … köyü 113 ada 1 sayılı parselin orman olarak tesciline karar verilen diğer bölümleri ile birlikte tesbit gibi orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, şayet 113 ada 1 sayılı parselin tutanak aslının içinde bulunduğu (2007/10 Esas sayılı dosya) dava dosyası hakkında karar verilmiş ve kesinleşmişse bu dava dosyasının 113 ada 1 sayılı parsele ilişkin ana dosya içine konulması için tapu sicil müdürlüğüne gönderilmesine, mahkemede halen davası devam etmekte ise birleştirilmesine karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıran Orman Yönetimine iadesine, 06/11/2008 günü oybirliği ile karar verildi.