Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/9850 E. 2007/11252 K. 25.09.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/9850
KARAR NO : 2007/11252
KARAR TARİHİ : 25.09.2007

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında … Köyü 108 ada 146 parsel sayılı 110.074,58 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, senetsiz ve belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle kargir bina ve tarla niteliği ile davalılar … … ve … … adlarına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine, dava konusu taşınmazın tespit gibi davalılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılmıştır.
Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki, Hükme dayanak yapılan orman bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; çekişmeli taşınmazın eski tarihli memleket haritası ve 1952 tarihli … fotoğraflarında açık alanda gözüktüğü, orman sayılmayan yerlerden olduğu açıklanmakla birlikte rapor ekindeki aplikeli memleket haritasında, çekişmeli taşınmazın doğu taraftaki bazı bölümü yeşil renkli ormanlık alanda işaretlenmiştir.Kaldı ki çekişmeli taşınmazın doğusunda ve güneyinde 108 ada 1 sayılı orman parseli bulunmakta olup, davalı yerin yeşil alanda gözüken bölümü, orman parseli ile bütünlük içindedir.
Bundan ayrı; davalılar karı … olup çekişmeli taşınmazın davalılardan … …’ın babasından kaldığı, davalıların 5.6.2006 tarihli oturumdaki yazılı beyanı ve keşifte dinlenen yerel bilirkişi anlatımıyla belirlenmiştir. Davalılar adlarına aynı çalışma alanında senetsiz ve belgesizden taşınmaz mal tesbit ve tescil edilmemiş ise de çekişmeli taşınmazın yüzölçümü 110.074,58m2 olup, bu durumda 3402 Sayılı Yasanın 14. maddesinde düzenlenen 40/100 dönüm limiti aşılmıştır. Ziraat bilirkişi tarafından düzenlenen raporda dava konusu taşınmazın … … arazisi olduğu açıklanmıştır.
Bu durumda; dava dosyası … bilirkişiye teslim edilerek, hükme dayanak yapılan orman bilirkişi raporu ekindeki aplikeli memleket haritasında çekişmeli taşınmazın yeşil ve açık alanda kalan bölümleri ve açık alanda gözüken kesimin yüzölçümünün 100 dönümü aşması halinde açık alanda gözüken yerden 100 dönümlük bölümünde ifrazı yaptırılmalı, yüzölçümleri ayrı ayrı belirlenmeli, alınacak bu ek rapora göre çekişmeli taşınmazın yeşil alanda kalan bölümü orman niteliği ile Hazine adına, açık alanda gözüken bölümden 100 dönüm olarak ifraz edilen kesimi tespit gibi davalılar adlarına geriye kalan kesimi ise tarla niteliği ile davacı hazine adına tescil edilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ . Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.09.2007 günü oybirliğiyle karar verildi.