Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/9729 E. 2007/14108 K. 08.11.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/9729
KARAR NO : 2007/14108
KARAR TARİHİ : 08.11.2007

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali tescil ve elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında … Köyü 779 parsel sayılı 16.420 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Kasım 1942 tarih 486 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak tarla niteliği ile 8900/16420 payı Mümin Bezgin, 7520/16420 payı Hazine adına tespit ve tescil edilmiş, tashih yoluyla 8900/16420 pay davalı …’e geçmiştir. Daha sonra 2859 sayılı yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu ile 176 ada 6 parsel numarasını almıştır. Davacı … Yönetimi, 176 ada 6 (eski 779) parsel sayılı taşınmazın kesinleşen orman sınırlama haritası içinde kaldığı iddiasıyla, davalı adına olan tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili ve davalının elatmanın önlenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın davalı adına olan 8900/16420 payın tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline ve davalının bu yere yönelik el atmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali tescil ve el atmanın önlenmesi niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1947 yılında 3116 sayılı yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1950 yılında 5653 sayılı yasa hükümlerine göre yapılan makiye ayırma (çekişmeli yerin bulunduğu yerde makiye ayırma yapılmamıştır.) 1962 yılında genel arazi kadastrosu, 21.11.1991 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen 3302 sayılı yasanın 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişiler tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın, 1947 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman tahdidinde Ayazma Devlet Ormanı sınırları içinde kaldığına, 21.11.1991 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen 3302 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan 2/B madde uygulamasıyla da orman rejimi dışına çıkarılmadığına, 1950 yılında 5653 sayılı yasa hükümlerine göre makiye ayrılmadığına, taşınmazın makiye ayrıldığı kabul edilse dahi … Köyünde 1950 yılında yapılan makiye ayırma işleminin 1962 tarihli rapor ile iptal edildiğine, makiye ayrılan yerlerde özel yasalar uyarınca oluşturulan tapulara değer verileceği Y.İ.B.B.K.nın 22.03.1996 gün 5-11 sayılı ve H.G.K.nun Y.K.Dnin Ekim 2002 sayısında yayınlanan 27.02.2002 gün ve 2002/1-19/97 sayılı kararı ile kabul edildiğine, çekişmeli taşınmaza ilişkin makiye ayırmadan sonra özel yasalar uyarınca oluşturulan tapu kaydı bulunmadığına, kaldı ki taşınmazın eğim ölçer ile belirlenen eğiminin % 35-40 olduğu, orman ve toprak muhafaza karakteri taşıdığı, koruma makisi niteliğinde olduğu anlaşıldığına, 6831 Sayılı Yasanın 1/j bendinin karşı kavramından funda veya makiliklerle örtülü orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan yerlerin orman sayılacağına, bilimsel olarak da % 12’den fazla eğimli makilik sahaların orman ve toprak muhafaza karakteri taşıması nedeniyle muhafaza (koruma) makisi yani orman sayılması gerektiğine, bu nitelikteki taşınmazların 5653 Sayılı Yasa hükümlerine göre makiye ayrılamayacağına, ayrılmış olsa bile yasal dayanağı bulunmadığından yok hükmünde sayılacağına, orman niteliğini koruyan muhafaza (koruma) makilik alanlarda 22.03.1996 gün ve 1993/5-1 Sayılı İnançları Birleştirme Kararının ve H.G.K.nun Y.K.Dnin Ekim 2002 sayısında yayınlanan 27.02.2002 gün ve 2002/1-19/97 sayılı kararının uygulama yerinin bulunmadığına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 08/11/2007 gününde oybirliği ile karar verildi.