YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/8554
KARAR NO : 2007/10221
KARAR TARİHİ : 11.07.2007
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında … Mahallesi 328 ada 1 parsel sayılı 2335.61 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden davalı adına tesbit edilmiştir. Davacı … Yönetimi, çekişmeli taşınmazın orman niteliğinde olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin (A) harfi ile gösterilen 206.70 m2’lik bölümünün orman niteliği ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 2128.91 m2’lik bölümünün davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1968 yılında seri bazında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1981 ve 1984 tarihinde yapılıp dava tarihinde kesinleşen orman kadastrosu, aplikasyon, 2. madde ve 2/B uygulaması vardır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; hükme esas alınan orman ve … bilirkişileri müşterek olarak düzenledikleri raporda çekişmeli taşınmazın kısmen orman sınırları içinde kaldığını ,kısmen de orman sınırları dışında kaldığını açıklayarak tahdit hattını gösteren kroki sunmuşlardır .Ancak yörede değişik tarihlerde yapılan orman kadastro çalışmalarına ilişkin orman tahdit evraklarının dosya içinde yer almadığı, dosya içinde bulunan orman kadastro haritasının hangi tarihteki orman kadastro çalışması neticesinde düzenlendiği anlaşılamamıştır. Ayrıca uzman bilirkişiler orman tahdit haritası ile kadastro paftasını çakıştırdıklarını raporlarında açıklamış iseler de bu uygulamayı gösteren denetime elverişli kroki sunmamışlar ve hangi tarihte yapılan orman kadastro çalışmasını uyguladıklarını da açıklamamışlardır. Bilirkişi raporu bu hali ile yetersizdir.
Bu nedenle; mahkemece, öncelikle yörede 1968 yılında seri bazında yapılan orman kadastro çalışması ile 1981 yılında 1744 Sayılı Yasa gereğince yapılan aplikasyon ve 2.madde uygulaması, 1984 yılında yapılan orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde uygulamalarına ilişkin orman kadastro haritaları, işe başlama, iş bitirme ve orman tahdit noktalarına ilişkin çalışma tutanakları ilgili yerlerden istenerek dosyaya konulmalı, daha sonra ise önceki bilirkişiler dışında halen … ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu … memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 6831 Sayılı Orman Yasasına Göre Orman Kadastrosu ve Aynı Yasanın 2/B Maddesinin uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik
İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, … fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar göz önünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan … fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın 1968,1981 ve 1984 yıllarında yapılan orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan … fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülmeli, çekişmeli taşınmazın (A) harfli orman kadastro sınırları içinde kaldığı kabul edilen bölümü ile ilgili olarak davalı gerçek kişiler tarafından hüküm temyiz edilmediğinden davacı … Yönetimi lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu göz önüne alınarak toplanacak delillere göre bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Kabule göre mahkemece çekişmeli 328 ada 1 parsele ilişkin olarak araştırma ve inceleme yapılmış olmasına rağmen gerekçeli kararda dava konusu olmayan 329 ada 1 parselle ilgili olarak sicil oluşturulması da doğru değildir.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenler ile davacı … Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 11/07/2007 gününde oybirliği ile karar verildi.