YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/5582
KARAR NO : 2007/7965
KARAR TARİHİ : 12.06.2007
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılardan … ve … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.02.2006 gün ve 2005/15293-2006/799 sayılı bozma kararında özetle; “Davacı gerçek kişinin (B) ile işaretli bölüme ilişkin temyiz itirazları bu bölümün fiilen ve eylemli orman olduğu, gezici orman kadastro mahkemesinin 1957/75- 1958/94 sayılı kararı ile orman olması nedeniyle tespit dışı bırakıldığı ve zilyetlikle kazanılacak yerlerden olmadığı belirlendiğinden ret edilmiştir. Orman Yönetiminin temyizi acısından, çekişmeli taşınmazın (eski 377 parsel) orman sayılan yerlerde olduğu Gezici Tapulama Mahkemesinin 1957/75-1958/94 sayılı kararı ile hükmen saptanmış olup, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu hususunda kesin hüküm mevcuttur. Yargılama sırasında taşınmazın (A) ile gösterilen kısmının tarım arazisi olarak kullanıldığı saptanmıştır. Bu kısımdaki orman bitki örtüsünün sonradan yok edildiği anlaşılmaktadır. Öncesi orman olan yerlerin zaman içinde üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine konu olması mümkün değildir. Dava konusu taşınmaza ilişkin kesin hüküm aşılarak, taşınmazın özel mülke dönüşmesini sağlayacak şekilde hüküm kurulamayacağı ve davacılar adına tesciline karar verilen çekişmeli (A) kısmının dört tarafı fiilen orman olan ve Gezici Tapulama Mahkemesi kararı ile orman olması nedeniyle tespit harici bırakılan (B) kısmı (eylemli orman alanları ) ile çevrili orman içi açıklık niteliğinde olduğu saptandığından (A) bölümüne ilişkin olarak bozulması” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılardan … ve … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 16.02.1981 tarihinde ilanı kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastro işlemi de 1956 yılında yapılmış ve sonuçları 25.12.1956-25.01.1957 tarihleri arasında ilan edilmiş ve kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 12/06/2007 gününde oybirliği ile karar verildi.