Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/3003 E. 2007/4954 K. 12.04.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/3003
KARAR NO : 2007/4954
KARAR TARİHİ : 12.04.2007

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı Hazine 24.06.2005 tarihli dilekçesiyle, … Köyü (Mahallesi) 25703 ada 4 sayılı parselin, 1947 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastro sınırları içerisindeyken, 1988 yılında yapılan ve kesinleşen 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığını, taşınmazın kesinleşen orman sınırları içinde olduğu göz önünde bulundurulmadan 1970 yılında yapılan genel kadastro sırasında tapu kaydı ile gerçek kişiler adına tesbiti kesinleşen taşınmazın ifrazıyla dava konusu parselin davalılar murisi adına tapu kaydı oluşturulduğunu, hukuki dayanaktan yoksun ve yolsuz tescil niteliğindeki tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içindeyken yine kesinleşen 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 7 numaralı orman kadastro komisyonuna bağlı 4 numaralı ekipçe yapılıp 24.03.1976 tarihinde, itirazların incelenmesiyle sonuçları 7 numaralı komisyonca 06.04.1983 tarihinde ilan edilerek dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması (bu uygulama idare mahkemesince iptal edilmiştir.) ve 1988 yılında yapılıp, 15.06.1989 tarihinde ilan edilen ve dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 3302 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır.
Arsa niteliğinde ve 1379 m2 yüzölçümünde tapuda Davalılar adına kayıtlı olan çekişmeli parsel, … Köyünde yapılan arazi kadastrosunda 76 parsel sayılı 38300 m2 yüzölçümündeki Mart 1930 tarih ve 4 sıra tapu kaydına dayanılarak … oğlu … … adına kadastro tesbiti itirazsız kesinleşerek tapuya kayıt edilen, intikal ve satış ile 04.05.1992 tarihinde 1/4’… pay ile … …, … …, Muhmut … ve … … adlarına tescil edilen parselden 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulaması ve parselasyonda ifrazen oluşmuştur.

İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye ve kesinleşmiş orman kadastro haritası ve 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına ilişkin tutunak ve haritalar ile mahkeme kararlarının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi ve … elemanı bilirkişi raporlarıyla, çekişeli parselin imar uygulamasında ifrazen geldiği 76 sayılı kadastro parselinin, arazi kadastrosunda tapu kayıtlarına dayanılarak … … adına tesbit edildiği, kadastro tesbitinin itirazsız kesinleşerek bu kişi adına tescil edildiği, intikal ve satışlar sonucu 1/4 pay ile … …, … …, Muhmut … ve … … adlarına tescilli iken, 2981 sayılı yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulaması ve parselasyonda çekişmeli imar parselinin … … adına kayıt edildiği, … …’nin ölümü ile mirasçılarına intikal ettiği, Hazine tarafından … Köyü 76 sayılı parselin, kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içindeyken yine kesinleşmiş 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı savı ile açılan tapu iptal tescil davasının reddine ilişkin, … Asliye 2. Hukuk Mahkemesinin 16.09.1996 … ve 1995/1213 – 620 sayılı kararının Yargıtay denetiminden de geçerek kesinleştiği, bu kararların H.Y.U.Y.’nın 237. maddesi gereğince Hazine aleyhine, tapu malikleri yararına kesin hüküm oluşturduğu, kesin hükmün tüm yargı organlarını ve yönetim organlarını bağlayacağı gözetilerek, davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı Hazinenin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 12/04/2007 günü oybirliği ile karar verildi.