Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/2291 E. 2007/6089 K. 10.05.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/2291
KARAR NO : 2007/6089
KARAR TARİHİ : 10.05.2007

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 01.06.2005 gün ve 2005/2317-7282 sayılı bozma kararında özetle; “bir örneği dosyada bulunan 1948 orman kadastrosunda düzenlenen harita ve 3402 Sayılı Yasanın 4. madde hükümlerine göre düzenlenen aplikasyon ve 2/B madde uygulamasına ilişkin haritadaki aynı orman sınır noktalarını birleştiren orman sınır hattının, açı ve yön itibariyle birbirine benzemediği, bilirkişilerin, orman sınır hatları arasındaki bu farklılığı, 1948 yılında yapılan orman tahdidinde harita tekniğine uyulmadığı, haritanın basit kroki şeklinde olduğu, orman kadastro haritalarının hiç birinin zemine uymadığı, arazi kadastro ekibince paftasında işaretlenen yerlerinin zemine uyduğu şeklinde açıklamış ise de, bu açıklama ne yasaya ne yönetmeliğe nede teknik izah nameye uymadığı, bu nedenlerle, mahkemece önceki bilirkişiler dışında serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman yüksek mühendisi ve bir harita mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte 1948 yılında 3116 Sayılı Yasaya göre yapılıp kesinleşen ilk orman tahdit haritası, tutanakları ve arazi kadastro paftasının sağlıklı biçimde aplikasyon kurallarına göre uygulanması, da sonra 1979 ve 2000 yılında yapılan aplikasyon ve 2/B madde çalışmasından sonra oluşturulmuş olan haritaların yerine uygulanması, haritalar arasındaki farklılığın nereden kaynaklandığının 1948, 1979 ve 2000 yılındaki işlemlerde kullanılan … fotoğraflarından da yararlanılmak suretiyle Kadastro Yönetmeliğinin 54. maddesi gereğince düzenlenen teknik izah name hükümlerine göre belirlenmesi, çekişmeli taşınmazın 1948 yılındaki 3116 Sayılı Yasaya göre yapılmış orman tahdit haritası, 1979 aplikasyon haritası ve 2000 yılında ilan edilen aplikasyon ve 2/B madde uygulamasına ilişkin haritalara göre konumunu gösteren her üç harita ile irtibatlı ve ayrı renklerde işaretli, haritalar ile genel arazi kadastro paftasının ölçekleri özel aletlerle denkleştirilmek suretiyle en az 12-15 adet orman sınır noktasını içerecek ölçekli krokisinin düzenlettirilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen KABULÜNE, çekişmeli … Köyü 156 ada 147 sayılı parselin 10.09.2007 tarihli müşterek bilirkişi krokisinde (A) ile gösterilen 104.81 m2 yüzölçümündeki bölümünün ifrazı ile orman niteliğiyle Hazine, taşınmazın geriye kalan 4643.63 m2 yüzölçümündeki bölümünün tesbit gibi davalı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.

Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1948 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu vardır. Daha sonra 1979 yılında yapılıp itirazların incelenmesinden sonra 07.01.1982 tarihinde ilan edilerek 07.01.1983 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması, 2002 yılında 3402 Sayılı Yasanın 4. madde hükümlerine göre yapılıp dava nedeniyle kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması mevcuttur.
… Köyünde 2002 yılında yapılan genel kadastro sırasında, 156 ada 147 parsel sayılı 4748.44 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliği, 41 tahrir numaralı vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle …… adına tesbit edilmiş, Davacı … taşınmazın kesinleşmiş orman sınırları içinde kaldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın REDDİNE, çekişmeli parselin tesbit gibi davalı adına tesciline ilişkin kararının … tarafından temyizi üzerine, dairece yukarıda belirtilen nedenlerle bozulduğu, davalı gerçek kişinin karar düzeltme talebinin, Dairece 21.10.2005 gün ve 2005/9798-12663 sayılı kararıyla red edildiği, mahkemece bozmaya uyulmakla bozma kararının kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece bozma kararına uyulmasına rağmen gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; keşifte ifadesine başvurulan yerel bilirkişi ilgili orman sınır noktalarını teknik bilirkişilere göstereceğini söylemiş, ancak orman sınır noktalarını göstermesine ve yerlerini tarifine ilişkin beyanı keşif tutanağına geçirilmemiş, uzman bilirkişi kurulu da raporlarında orman sınır noktalarının yerel bilirkişi tarafından kendilerine gösterildiğini, çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığını bildirdikleri halde, orman sınır noktalarının yerleri konusunda açıklama getirmemişler, alel usul ve bilimsel verileri içermeyen rapor ve kroki düzenlemişlerdir.
Bu nedenle; mahkemece, önceki bilirkişiler dışında halen … ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu … memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 6831 Sayılı Orman Yasasına Göre Orman Kadastrosu ve Aynı Yasanın 2/B Maddesinin uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, … fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar göz önünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan … fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına
göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan … fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle; davacı … Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde Orman Yönetimine iadesine 10/05/2007 günü oybirliği ile karar verildi.