YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/2138
KARAR NO : 2007/4861
KARAR TARİHİ : 10.04.2007
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar, 30.12.2005 tarihli dava dilekçeleri ile kök murisleri … … 1961 yılında Keramettin Mahallesi, … Mevkiinde bulunan 31 ada 54 parsel sayılı 64330 m2 yüzölçümündeki taşınmazı satın alarak tapuya kayıt ettirdiğini ve yörede 1961 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşınmazın 46 dönümlük kısmının … … adına tescil edildiğini, geri kalan kısmın ise orman alanı içinde bırakıldığını, bu yere 1963 yılında 3000 adet … ağacı dikdiklerini, ancak … ile aralarında sınırın ihtilaf nedeniyle dava açıldığını ve bu dava devam ederken taşınmazın büyük kısmının orman sınırları içine alındığını ve bir kısmın da 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarıldığını, taşınmazın 1936 tarihli tapusunun bulunduğunu ve taşınmazın orman sınırları dışında kalan kısmın zeytinlik olarak adlarına tescilini talep etmiştir. Mahkemece kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tescil davası niteliğindedir.
Çekişmeli Keramettin Mahallesi 31 ada 54 parsel sayılı taşınmazın yörede 1961 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında … … adına tespit gördüğü, tespite Orman Yönetiminin itiraz etmesi üzerine Muğla Asliye Hukuk Mahkemesinin 1963/320-1967/149 sayılı kararı ile orman sayılan yerlerden olması nedeniyle tespit harici bırakıldığı ve hükmün Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 17.10.1969 tarihli kararı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 02.02.1996 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmakta olup, çekişmeli taşınmaz orman sınırları içinde bulunmaktadır.
02.09.1986 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması hakkındaki yönetmeliğin 23. maddesinin 1. fıkrasının G bendine göre Devlet ormanı olduğuna dair kesinleşmiş mahkeme ilamı bulunan yerler Devlet ormanı olarak sınırlandırılır. Aynı maddenin 2. fıkrası gereğince Devlet ormanı olduğuna dair kesinleşmiş mahkeme ilamı bulunan yerlerin herhangi bir şekilde komisyonlarca sınırlama dışı bırakılmış veya orman sayılmamış olması bu yerlerin orman olma vasfını ortadan kaldırmaz. Daha önce orman olduğu konusunda kesinleşmiş mahkeme kararı bulunan 31 ada 54 nolu parselin tamamının orman sınırları içine alınması gerekirken az bir kısmının orman sınırları dışında bırakıldığı, büyük bir kısmının ise orman sınırları içine alındığı ve yine dava konusu edilen diğer bölümünün de yörede 1961 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında orman sayılan yerlerden olması nedeniyle tespit harici bırakıldığı ve yörede 1996 yılında yapılan orman kadastrosu sırasında yönetmeliğin 23. maddesinin 1. fıkrasının g bendi ile 2. fıkrası gereğince orman sınırları içine alındığı ve bu işlemin yasaya uygun olduğu anlaşıldığından incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletimesine, 10/04/2007 gününde oybirliği ile karar verildi.