Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/16760 E. 2008/2159 K. 12.02.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/16760
KARAR NO : 2008/2159
KARAR TARİHİ : 12.02.2008

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : … ,… -KTK.

Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı … 12.08.1996 tarihinde Hazine ve Köy Tüzelkişiliğini hasım göstererek … Köyü … Mezrası mevkiinde bulunan sınırlarını dava dilekçesinde bildirdiği dört adet taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını; bu yerlerin anneleri … ‘a ait … alanı iken ölümü ile kendisi ve müştereklerine kaldığını ileri sürerek çekişmeli yerlerin … mirasçıları adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece Orman Yönetimi davaya dahhil edilmiş; Ergani Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/180-2000/181 sayılı dava dosyasında yapılan yargılama sonucunda taşınmazların yörede 1983 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında orman olmaları nedeniyle tesbit dışı bırakıldıkları, dava tarihi olan 12.08.1996 tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Bu kez Hazine tarafından Ergani Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/180-2000/181 E. sayılı dosyasında davaya konu edilen taşınmazların Hazine adına tescili istemi ile temyize konu dava açılmıştır. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, … bilirkişisinin 27.12.2004 tarihli rapor ve krokisinde (D) harfi ile gösterilen 17217.361 m2’lik taşınmazın Hazine adına tesciline, taşınmazın su altında kalan kısmı ile davanın reddine karar verilmiş, bu karar Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya arasında bulunan Hazinenin dayandığı Ergani Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/180 E. sayılı dava dosyasının incelenmesinde davacı tarafından iki tanesi “…” bir tanesi de “…” mevkiinde olmak üzere üç adet tarla, bir adet … bahçenin adına tescili istemi ile dava açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, 27.07.1998 tarihinde yapılan keşifte iki adet taşınmaz başına gidilip bunlar hakkında inceleme yapılmıştır.
Hazine’nin 15.03.1999 tarihli keşfe karşı beyanlarını içeren dilekçede; dava dilekçesinde ayrı ayrı hudutları belirtilen taşınmazların bir bütün olmadığının belirtilen hudutlardan anlaşıldığı, ayrıca dilekçede yazılmış bulunan hudutlar ile keşfi yapılan iki parça yerin hudutlarının da uymadığı; 1998/1066 E.S. bir diğer dosyada da aynı kişinin açtığı davanın olduğu yolunda itirazda bulunulmuştur.
Mahkemece Hazinenin itirazları araştırılıp bir cevap verilmemiş, 26.04.2000 tarihli kararla yörede 1983 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında çekişmeli taşınmazların tesbit dışı bırakıldığı, dava tarihi olan 12.08.1996 tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiş ve bu karar kesinlemiştir.

-2-
2007/16760-2008/2159

Temyize konu dava dosyasında bu yönler üzerinde durulmamıştır. Tescil istemli 1996/180 E. S. dosyada 48158.68 m2 ve 6245.77 m2 yüzölçümlü iki ayrı taşınmazla ilgili olarak keşif yapılmış olmasına karşın, hiçbir gerekçe gösterilmeden davaya konu yerin yalnızca 48158.68 m2 yüzölçümlü yer olduğu kabul edilip bu doğrultuda işlem yapılmış, keşif kararı verilmesine rağmen bu karar da yerine getirilmemiştir.
DSİ Bölge Müdürlüğünden 48158.68 m2 yüzölçümlü taşınmazın ne kadarının Kral Kızı Barajının suyu altında kaldığı sorulmuş, cevap yazısında bu kısmının su altında, bir kısmının dışında kalmakla birlikte kamulaştırma sahası kapsamında, bir kısmının da kamulaştırma sahası dışında kaldığı, ancak çekişmeli yerin 27.000 m2’sinin 1997/297 E. S. dosyada da davalı olduğu bildirilmiştir.
Mahkemece dosya üzerinde inceleme yapılarak davaya konu yer ile değinilen dosyalardaki yerlerin aynı yerler olup olmadığı ile taşınmazın baraj gölü altında ve kamulaştırma sahasında kalan kısımlarının belirlenmesi için … bilirkişisinden rapor alınarak bu rapor doğrultusunda hüküm kurulmuştur.
Tescil davaları, kamu düzenini ilgilendiren davalardır. Dosya içeriğinden taşınmazların orman olarak tesbit dışı bırakıldıkları ve yörede henüz orman kadastrosunun da yapılmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca, Medeni Yasanın 713. maddesine göre Orman Yönetimi bu tür davalarda yasal hasım durumundadır. Bu nedenle; mahkemece Orman Yönetiminin davada yer olması sağlandıktan sonra taşınmazlar başında yeniden bir … elamanı ve yerel bilirkişi eşliğinde keşif yapılarak Ergani Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/180 E.S. dava dosyasındaki dava dilekçesinde mevkii ve hudutları belirtilen dört parça taşınmaz hakkında araştırma yapılması, Hazinenin 15.03.1999 tarihli dilekçesindeki itirazlarının da nazara alınarak taşınmazların mevkii, hudut, miktar ve geometrik şekillerinin Kral Kızı Barajı suları altında ya da kamulaştırma alanında kalan bölümlerinin belirlenmesi, … elamanına kararın infazına olanak sağlayacak kroki düzenlettirilmesi ve tüm deliller değerlendirilerek oluşacak sonucuna göre bir hüküm kurulması gereklidir. Değinilen yönler gözardı edilerek kurulan hüküm usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 12/02/2008 günü oybirliği ile karar verildi.