Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/16691 E. 2008/2447 K. 18.02.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/16691
KARAR NO : 2008/2447
KARAR TARİHİ : 18.02.2008

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişiler ile davalı … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Yörede 1956 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında, çekişmeli … Mahallesi 342 parsel sayılı 11880 m2 yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydına dayanılarak … adına tespit görmüş olup, tapuda halen ayni şekilde davalılar adlarına kayıtlıdır. Davacı gerçek kişiler, taşınmazın orman sınırları içine alındığını, ormanla ilgisinin bulunmadığını, tapulu yerleri olduğunu bildirerek orman tahdidinin iptali ile taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılmasını talep etmişlerdir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile (A1) ile gösterilen 1160 m2 ve (A2) ile gösterilen 85 m2’lik kısımlara ilişkin davanın reddine, (B) bölümü içinde kalan ve (C) ile gösterilen 250 m2’lik kısma yönelik davanın kabulü ile bu bölüme ilişkin orman sınırlandırmasının iptaline ve taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılmasına karar verilmiş; hüküm davacı gerçek kışıler ve davalı … Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6 aylık yasal süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 24.04.2006 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ile 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A1 ) ve (A2) ile gösterilen toplam 1245 m2’lik kısmının orman sayılan yerlerden, (C) ile gösterilen 250 m2’lik kısmının orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine 18/02/2008 günü oybirliği ile karar verildi.