Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/13479 E. 2007/12325 K. 15.10.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/13479
KARAR NO : 2007/12325
KARAR TARİHİ : 15.10.2007

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine iitiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında … Beldesi Köyü 408 ada 63 parsel sayılı 1588.62 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tesbit edilmiştir. Davacı …, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine ve dava konusu parselin tesbit gibi davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki: çekişmeli taşınmazın çayırlık niteliği ile tespit gördüğü ve eğiminin % 70-80 olduğu, hiç … arazisi olarak kullanılmadığı tespit edilmiştir. Dairece aynı gün temyiz incelemesi yapılan mahkemenin 2005/28, 2005/27 esas sayılı dava dosyalarında komşu 408 ada 61 ve 64 parsel sayılı taşınmazların davalı olduğu ayrıca 408 ada 65 ve 66 parsel sayılı taşınmazlarında itirazlı olduğu, komşu 408 ada 59 parsel sayılı taşınmazın ise kadastro tutanağının dosya içinde yer almadığı anlaşılmaktadır. Dava konusu parselle birlikte 408 ada 61,64,65 ve 66 parsel sayılı taşınmazlarında … tarafından aynı nedenle davaya konu edildiği, 408 ada 59 nolu komşu parselin de aynı iddia ile davalı olabileceği anlaşılmakta olup, mahkemece … yüzölçümlü bu taşınmazların her biri için ayrı keşifler yapıldığı, orman bilirkişiler tarafından taşınmazların durumu memleket haritasında incelenmekle birlikte kenarındaki lejant işaretleri taşımadığı gibi taşınmazların bir bütün halinde değerlendirilmesi halinde 6831 Sayılı Yasanın 17/2. maddesi şartlarının oluşup oluşmadığı değerlendirilmemiştir.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 Sayılı Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiştir. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 Sayılı Yasa ile iadeye tabi tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.
O halde, Mahkemece, çekişmeli parsel ile birlikte aynı nedenle dava konusu edilen aynı adadaki tüm parseller belirlenmeli, … yüzölçümlü kadastro parsellerinin aynı nedenle dava konusu edilmesi nedeniyle parsel bazında yapılacak incelemeyle sonuca gidilemeyeceği gözetilerek, aynı adada aynı nedenle dava konusu edilen parsellerden birine ilişkin dava dosyası … dosya olarak belirlenmeli, aynı adadaki tüm parsellerin kadastro tesbit tutanakları ve var
ise dayanağı olan tapu ve vergi kayıtları ile kadastro tesbitleri itirazsız kesinleşmişse bu yolla oluşan tapu kayıtları, hükmen kesinleşenlerin yada davalı olanların dava dosyaları, eski tarihli memleket haritası, … fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, dosya keşif hazırlanmalı, … dosyada önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir … elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte çekişmeli taşınmaz ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; … yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler … ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri ada bazında gösterecek şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu … parsellerle birlikte haritalar üzerinde bulunduğu ada bazında gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, çekişmeli taşınmazın etrafındaki parsellerin kadastro tesbitinin kesinleşmesi suretiyle yada hükmen belirlenen hukuki durumlarına göre orman içi açıklığı olup olmadığı üzerinde durulmalı, orman içi açıklıkların etrafındaki orman alanları ile bütünlük arz eden ve orman sayılan yerlerden olduğu, 6831 Sayılı Yasanın 17. maddesi gereğince özel mülkiyete konu edilemeyecekleri düşünülmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 16/10/2007 günü oybirliği ile karar verildi.