Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/13430 E. 2007/15601 K. 03.12.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/13430
KARAR NO : 2007/15601
KARAR TARİHİ : 03.12.2007

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve arazi kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, dava dilekçesinde sınırları yazılı ve zilyetliğinde bulunan taşınmazların orman kadastro çalışmaları sırasında orman sınırları içine alındığından bu taşınmazlarla ilgili işlemin iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır. Kadastro Müdürlüğünce davaya konu olduğu belirlenen ve orman niteliği ile Hazine adına tesbit edilen Güneydamları Köyü 101 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile … haneleri eldeki dava nedeniyle açık bırakılan aynı köy 112 ada 1, 102 ada 2 ve 3, 107 ada 1 ve 137 ada 1 sayılı parsellere ait kadastro tutanakları 3402 Sayılı Yasanın 5. maddesi gereğince kadastro mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece 3402 Sayılı Yasanın 28. maddesine göre davanın açılmamış sayılmasına ve tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosu ve arazi kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Mahkemece 3402 Sayılı Yasanın 28. maddesi uyarınca davacının dava sebep ve delillerini bildirmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmişse de mahkemenin bu kabulü yerinde değildir.
Davacı adına çıkartılan davatiyedeki tebliğle ilgili meşruhat yazısı tam olarak okunamadığı gibi dava sebep ve delillerini bildirmesini de içeren tebligat da usulüne uygun değildir. Şöyle ki; davacı adına çıkartılan tebligat adreste bulunmadığından Tebligat Yasasının 21. maddesi uyarınca tebliğ yoluna gidilmiştir. Tebligat Yasasının 21. ve Tüzüğün 28. maddelerine göre yapılacak tebligatın geçerli olabilmesi için tebliğ memurunun muhatabın adreste bulunmama nedenini geçiçi ayrılıp ayrılmadığını sorup, araştırması gerekir. Bu durumda tebliğ memuru bu ilkelere uymadığından Tebligat Yasasının 21. maddesine göre yapılan geçerli bir tebligattan bahsedilemeyeceğinden yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi dava aynı zamanda arazi kadastrosuna da itirazı içerdiğinden ve 112 ada 1, 102 ada 2 ve 3, 107 ada 1 ve 137 ada 1 sayılı parsel tutanakları eldeki dava nedeniyle … haneleri açık bırakıldığından, 3402 Sayılı Yasanın 28 ve 30. maddeleri gereğince hakimin kendiliğinden lüzumlu gördüğü diğer delilleri toplayarak taşınmazların gerçek hak sahibini de araştırıp adlarına tescile karar verilmesi gerekir.
Değinilen yönlerin gözardı edilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; …’nun temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 03/12/2007 günü oybirliği ile karar verildi.