Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/13423 E. 2007/15890 K. 06.12.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/13423
KARAR NO : 2007/15890
KARAR TARİHİ : 06.12.2007

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine ile müdahil ve tesbit malikleri Leman Yükseker, Nebahat Bakar, … Atak vd. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R
Kadastro sırasında ….,Köyü 837 parsel sayılı 425.250 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, meşelik niteliği ile 29 … 267 tarih 26/5031 numaralı tapu kaydına istinaden ….., vd. adlarına hisseli olarak tesbit edilmiş, bu tesbite karşı Hazine, … …., … Çimenlik ve … …’in itirazı üzerine Ankara Tapulama Mahkemesince 1965/46- 1970/1 sayılı kararı ile tüm itirazların reddine, taşınmazın tesbit gibi tesciline ilişkin verilen kararın Hazine ve gerçek kişilerin temyizi üzerine yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 22/03/1973 gün 1972/969-1932 sayılı kararı ile Tapulama Yasasının 29. maddesi gereğince itirazlar konusunda Tapulama komisyonunca bir karar verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile bozulduktan sonra Ankara Tapulama Mahkemesince 1976/1-16 sayılı kararı ile tutanağın Tapulama Müdürlüğüne gönderildiği, Ankara Tapulama komisyonunca 30/01/1978 tarih 11 numaralı kararı ile tüm itirazların reddine, 837 sayılı parselin tesbit gibi tesciline karar verildiği, komisyon kararının iptali için açılan dava sonucu Tapulama Mahkemesince 20/04/1983 tarih 1979/3-1983/17 sayılı kararı ile tüm itirazların reddine, 837 sayılı parselin orman sayılan yer olması nedeniyle tesbitin iptaline ve taşınmazın tesbit harici bırakılmasına karar verildiği, bu kararın davacı ve davalı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmesi sonucu Yargıtay 7 Hukuk Dairesinin 26/01/1987 tarih 1984/20761- 1987/534 sayılı kararı ile yapılan araştırmanın yetersiz olduğu, bu nedenle uzman orman mühendisi bilirkişi marifetiyle orman araştırması yapılması, dayanak tapu kaydının uygulanması, taşınmazın orman olduğunun belirlenmesi halinde Tapulama Yasasının 2. maddesine göre orman olarak tapulama dışı bırakılmasına karar verilmesi gerekçesi ile bozulduktan sonra mahkemece yapılan araştırma sonucu çekişmeli taşınmazın tamamının orman sayılan yerlerden olduğu kabul edilerek tüm itirazların reddine, tapulama tesbit tutanağının iptaline, 837 parselin orman olduğunun tesbitine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ile müdahil ve tesbit malikleri …..,…..,…., vd. tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu ….., Köyünde tesbit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmamaktadır.
1) Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna ve … 267 tarih 26/5031 sayılı tapu kaydı davalı parsele revizyon gösterilmişse de sözü edilen tapu kaydının tüm aramalara rağmen yerel Tapu İdaresi ve Tapu Genel Müdürlüğünde bulunamadığı, bu durumda böyle bir tapu kaydının olmadığının anlaşıldığı, 1953 tarihli memleket haritasında çekişmeli taşınmaz ve etrafının meşe ağaçları ile kaplı orman olduğu gibi amanejman planında da bozuk baltalık meşe ormanı olduğunun anlaşıldığı ve halen parsel üzerinde eylemli ve yaşlı meşe ağaçları bulunduğu, bu hali ile 6831 Sayılı Yasanın 1/1. maddesine göre orman sayılan yerlerden olduğu, taşınmazın hiçbir zaman hiç kimse tarafından da kullanılmadığı belirlenerek orman olduğunun tesbitine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, tüm davacı ve davalı gerçek kişilerin temyiz itirazlarının reddine ve aleyhlerine olan hükmün ONANMASI gerekmiştir.
2) Davacı Hazinenin temyiz itirazlarına gelince; çekişmeli taşınmazın tamamının orman olduğunun belirlendiği ve Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 26/01/1987 gün 1984/20761-534 sayılı bozma kararından sonra 766 Sayılı Yasanın yürürlükten kaldırılarak bu yasanın yerine 10/10/1987 tarihinde yürürlüğe giren 3402 Sayılı Yasa dolu pafta sistemini getirerek ormanların da bu niteliği ile tescilini öngörmüş olduğundan, mahkemece parselin orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar vermek gerekirken “orman olduğunun tesbitine” biçiminde hüküm kurulmuş olması isabetsiz ve Hazinenin temyiz itirazları bu nedenle yerinde ise de bu maddi yanlışlık yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASI gerekmiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda 1. bendde açıklanan nedenlerle; davacı ve müdahil gerçek kişilerin temyiz itirazlarının REDDİ ile aleyhlerine olan hükmün ONANMASINA,
2) 2.bentte açıklanan nedenlerle Hazinenin temyiz itirazlarının kabulüyle 04/03/2005 tarihli kararın hüküm bölümünün 2. satırının sonundaki “olduğunun tesbitine” sözcüklerinin hükümden çıkartılarak bunun yerine “niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline” sözcüklerinin yazılarak düzeltilmesine ve H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu düzeltilmiş keşliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden gerçek kişilere ayrı ayrı yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 06/12/207 günü oybirliği ile karar verildi.