Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2007/10753 E. 2007/11675 K. 02.10.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/10753
KARAR NO : 2007/11675
KARAR TARİHİ : 02.10.2007

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda davanın reddi yolunda kurulan 12/03/2007 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı … mirasçıları … ve ark. vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 2/10/2007 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden … mir…. ve ark. vekili Av. … ile karşı taraftan davacı … Yönetimi vek. Av. … …, … vek. Av. …, Hazine vek. Av. … … geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı.Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:

K A R A R

… Köyünde 2859 Sayılı Yasaya göre yapılan yenileme kadastro çalışmaları sırasında 650 ve 817 sayılı parseller …, 646 ve 718 sayılı parseller …, 657 ve 715 sayılı parseller ise … adlarına kaydedilmiş, davacı … Yönetimi taşınmazların, 1948 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastro sınırları içinde bulundukları iddiası ile Kadastro mahkemesinde dava açmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen 21.04.2004 günü hükmün davacı … Yönetimi ile davalılar …, … ve …’in temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21.12.2004 gün ve 2004/10357-13513 sayılı bozma kararında özetle; “Tapulama çalışmalarının tamamlandığı yerlerde paftaların yenilenmesine ilişkin 2859 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre yenileme işlemlerinin yalnız teknik çalışmaları kapsayacağı, tapu siciline geçmiş veya geçmemiş mülkiyet ve mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı, bu çalışmalara karşı nitelik değiştirici bir davanın esasen açılamayacağı ve dinlenemeyeceği, Orman Yönetiminin orman savı ile açacağı bir davanın ancak genel mahkemede görülebileceği; bu nedenlerle, Orman Yönetiminin taşınmazların kesinleşen orman kadastro sınırları içerisinde kaldığı iddiası ile davalılar tapusunun iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescile ilişkin davada çözüm yerinin genel mahkemeler olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Kadastro mahkemesince görevsizlik kararı verilerek dosya 2. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, mahkemece Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulüne, 650 sayılı parselin (A) ile gösterilen 442,03 m2, 715 sayılı parselin (B) ile gösterilen 146,22 m2 ve 817 sayılı parselin (A) ile gösterilen 1909,80 m2 yüzölçümündeki bölümlerinin orman niteliği ile Hazine adına tescillerine, 718 sayılı parselin (B) ile gösterilen 2535,24 m2 yüzölçümündeki bölümü ile 657 sayılı parselin (B) ile gösterilen 1171,70 m2 yüzölçümündeki bölümlerinin 2/B madde gereği Hazine adına tescillerine, 646 sayılı parselin tamamı ile 718 sayılı parselin (A) ile gösterilen 47,17 m2 bölümünün …, 657 ve 715 sayılı parsellerin (A) ile gösterilen sırasıyla 1827,85 m2 ve 763,81 m2 yüzölçümündeki bölümlerinin …, 650 ve 817 sayılı parsellerin (B) ile gösterilen sırasıyla 1188 m2 ve 2510,86 m2 bölümlerinin …
adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi vekili ile davalılar …, … ve … mirasçıları vekilleri tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23/5/2006 gün ve 2006/3778-7043 sayılı kararı ile kısmen onanmış kısmen de bozulmuştur.
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin onama-bozma kararında özetle;
“1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi kurulu tarafından 1948 yılında kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli 650 ve 817 sayılı parsellerin (B) ile gösterilen bölümleri ile 657 ve 718 sayılı parsellerin (A) ile gösterilen bölümlerinin orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre, Orman Yönetiminin 650 ve 817 sayılı parsellerin (B) ile gösterilen bölümleri ile 657 ve 718 sayılı parsellerin (A) ile gösterilen bölümlerine yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu bölümlere ilişkin hükmün ONANMASINA,
2-) Dava konusu 650 ve 817 sayılı parsellerin (A) ile gösterilen bölümleri ile 715 sayılı parsellerin (B) ile gösterilen bölümünün uzman orman bilirkişi kurulu tarafından 1948 yılında kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada orman tahdidi içinde bulunan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre, … mirasçılarının 650 ve 817 sayılı parsellerin (A) ile gösterilen, …’un 715 sayılı parselin (B) ile gösterilen bölümlerine yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu bölümlere ilişkin hükmün ONANMASINA,
3) …’in 718 sayılı parselin (B) ile gösterilen …’un 657 sayılı parselin (B) ile gösterilen bölümlerine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı … Yönetiminin taşınmazların kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde bulunan kesimlerinin orman niteliği ile Hazine adına tescilini istediği, 718 ve 657 sayılı parselin (B) ile gösterilen bölümlerinin dava tarihinde yapılarak kesinleşen 2/B madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, 2/B ile orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazlara açılacak davada aktif dava ehliyetinin Hazineye ait olduğu, Orman Yönetiminin açacağı bir davanın dinlenemeyeceği ve Hazinenin de açılmış bir davası veya davaya katılımı bulunmadığı halde, 718 ve 657 sayılı parsellerin Hazine adına tesciline karar verilmesinin olanaklı olmadığı, 718 sayılı parsel Hazine adına tapuda kayıtlı iken, 2886 Sayılı İhale Yasasının 45. maddesi gereğince …’e satışı ile tapu kaydı oluşmuş ise de 2886 Devlet İhale Yasasının 74. maddesi ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan Yönetmeliğin 58. maddesine göre Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmaz malların nitelikleri değişmedikçe satışının yasak olduğu, bu nedenle 718 sayılı parselin (B) ile gösterilen bölümünün orman sınırları içerisinde iken Hazinenin özel mülkü gibi 1992 yılında yapılan satışının hukuken geçerli olmadığı, Hazinenin kesinleşen 2/B sahasında bulunan 718 ve 657 sayılı parsellerin (B) ile gösterilen bölümlerine yönelik her zaman dava açabileceği ve Orman Yönetiminin açtığı bu davanın Hazine yönünden kesin hüküm oluşturmayacağı gözetilerek Orman Yönetiminin 718 ve 657 sayılı parsellerin kesinleşen 2/B sahası içinde bulunan (B) ile gösterilen bölümlerinin davanın reddi ile bu bölümlerin tapu malikleri üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan, …’in 718 sayılı parselin (B) ile gösterilen …’un 657 sayılı parselin (B) ile gösterilen bölümlerine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu bölümlere ilişkin olarak BOZULMASINA,” karar verilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra Orman Yönetiminin 718 sayılı parselin (B) ile gösterilen ve 657 sayılı parselin (B) ile gösterilen bölümlerine yönelik davasının reddine, 718 sayılı parselin (B) ile gösterilen 2535,24 m2 yüzölçümündeki bölümünün ve 718 sayılı parselin (B) ile gösterilen 1171,70 m2 yüzölçümündeki bölümünün tapu malikleri üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi vekili ile davalılar … mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1948 yılında yapılan orman kadastrosu ile 21.04.1994 tarihinde yapılarak kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması bulunmaktadır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 500.00.- YTL. vekalet ücretinin davalı … mirasçıları … ve arkadaşlarından alınarak Orman Yönetimi, Hazine ve … Özyuva’ya ayrı ayrı verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 02/10/2007 gününde oybirliği ile karar verildi.