Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/9629 E. 2006/13146 K. 09.10.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/9629
KARAR NO : 2006/13146
KARAR TARİHİ : 09.10.2006

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında … Köyü 134 ada 15 parsel sayılı 1113.84 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 1977 tarih 116/ 10 nolu emlak beyan kaydı ile tarla niteliğiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı … adına tesbit edilmiştir. Davacı …, taşınmazın orman olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine ve dava konusu parselin tesbit gibi tarla niteliğiyle davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılıp dava tarihinde kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; hükme esas alınan orman bilirkişi raporu ekindeki krokide 1946 yılında kesinleşen orman tahdidine göre taşınmazın bir bölümünün orman sınırları içinde kaldığı gösterildiği halde, raporun açıklamalar bölümünde orman sınırları dışında kaldığı bildirilmiştir. Kendi içinde çelişen orman bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz.
Bu nedenle; mahkemece, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu … memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı; bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı müşterek kroki düzenlettirilmeli, çekişmeli taşınmazın 1040, 1042 ve 16 parsellerle birlikte 1102 sayılı orman parselinin ortasında bulunduğu komşuları 1040 ve 1042 parsellerin tesbitinin kadastroca orman olarak yapılıp kesinleştiği, 16 parselin ise kadastroca kişi adına tesbit edilip kesinleştiği, ancak bu parsel hakkında Hazinenin her zaman devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer olduğu iddiası ile dava açabileceği gözönünde bulundurularak, Hazinenin 3402 Sayılı Ysanın 26/D maddesi gereğince davaya müdahale etmesi halinde, taşınmazın paftasındaki konumuna göre 6831 Sayılı Yasanın 17/2. maddesi kapsamında orman içi açıklığı niteliğinde olup olmadığı da düşünülerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 09/10/2006 günü oybirliği ile karar verildi.