Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/9310 E. 2006/10026 K. 04.07.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/9310
KARAR NO : 2006/10026
KARAR TARİHİ : 04.07.2006

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında … Köyü 132 ada 18 parsel sayılı 26995.72 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, çalılık niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı, orman iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1964 yılında seri bazında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki;
Dosya kapsamı ve daha önce aynı köyden temyiz incelemesi yapılmak üzere Daireye gelen benzer dava dosyaları içindeki belgelerden çekişmeli taşınmazın bulunduğu … (…) Köyünde 1964 yılında sadece Küpdağı Serisi ormanlarının kadastrosu yapılarak kesinleştiği, seri bazda yapılan orman kadastrosunun köyün tamamını kapsamadığı, bu nedenle sadece Küpdağı Serisi orman kadastrosu sınırları dışında kalan ve bu çalışmalarda inceleme konusu yapılmayan taşınmazlar yönünden kesinleşen bir orman kadastro çalışmasının bulunmadığı gözönünde bulundurularak taşınmazın öncesi ve 6831 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince orman olup olmadığı, 6831 Sayılı Yasanın 17. maddesi gereğince orman içi açıklığı niteliğinde bulunup bulunmadığının araştırılması gerekirken, seri bazda yapılıp kesinleşen tahdide göre rapor düzenleyen bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması isabetsizdir.
Bu nedenle; mahkemece, 1964 yılında seri bazda yapılan orman kadastrosuna ilişkin tüm tutanaklar ve haritası getirtildikten sonra önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu … memurundan oluşturulacak iki kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı; bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı müşterek kroki düzenlettirilmeli; taşınmazın orman kadastro sınırları içinde bulunduğu taktirde orman niteliği ile Hazine adına tescile karar verilmelidir.

Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazın 1964 yılında seri bazda yapılan orman kadastro sınırları dışında bulunduğunun belirlenmesi halinde mahkemece, eski tarihli memleket haritası, … fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, çekişmeli taşınmaz ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; … yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler … ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu … parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı; taşınmazın eğimi, … yapısı, bitki örtüsü saptanmalı, çekişmeli parselin tespit tutanağı çalılık niteliği ile düzenlendiğinden ve çalılıklarda genel olarak … kavramı içinde yer aldığından 6831 Sayılı Yasanın 1/j maddesinin karşı anlamından eğimi % 12’yi aşan yerlerin bilimsel ve teknik olarak orman ve … muhafaza karakteri taşıyıp, orman sayılacağı kabul edilmeli, taşınmazın 6831 Sayılı Yasanın 17. maddesi kapsamında orman içi açıklığı niteliğinde bulunup bulunmadığı araştırılmalı, 6831 Sayılı Yasanın 17. maddesi gereğince orman içi açıklık ve boşluklarının zilyetlik yolu ile kazanılmasının olanaklı olmadığı gözetilmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Bundan ayrı; kadastro tespitine itiraz davalarında kadastro mahkemeleri sicil oluşturmakla görevli olduğu halde, çekişmeli taşınmazın kim ya da kimler adına tescil edilmesi gerektiğinin hükümde belirtilmemiş olması da isabetsizdir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı … Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 04/07/2006 günü oybirliği ile karar verildi.