Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/8852 E. 2006/10803 K. 11.09.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/8852
KARAR NO : 2006/10803
KARAR TARİHİ : 11.09.2006

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan … Ulu tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında … Köyü 116 ada 3 ve 5 parsel sayılı sırasıyla 1672.97 m2 ve 912.56 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, aynı ada 2 ve 4 parsellerle bir bütün olarak uygulanan Eylül 1949 tarih 40 numaralı tapu kaydı ile ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle bahçe niteliğiyle davalılar adlarına tesbit edilmiştir. Davacı …, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parsellerin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan … Ulu tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. … Uzmanı ziraat bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmaz üzerinde muhtelif ileri yaşlarda meyve ağaçları bulunduğu saptandığı halde, orman bilirkişi, raporunda çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu bildirmiştir.
Ayrıca, dairece farklı günlerde incelemesi yapılan ve emsal teşkil eden komşu 136 ada 1, 2, 4, 6 ve 9 parseller ile yine 124 ada 5, 6, 8, 9 ve 10 parsellere ilişkin sırasıyla, 2005/11324- 11404- 11405- 11407- 11377- 11351- 11413- 11385- 11411 ve 11380 esas sayılı dosyalarda görüşüne başvurulan ziraat yüksek mühendisi raporunda taşınmazlar üzerinde genel olarak; (45-50), (70-80) yaşlarında ceviz, (20-25) yaş …, (25- 30- 35) yaş kiraz, erik, armut vs. ağaçları bulunduğu, taşınmazların eğiminin % (2- 3), (7-8) olduğu, çekişmeli taşınmazın eğiminin % 2-3 olduğu, üzerinde 40-50 yaşlarında ceviz ağaçları ile 45/50 yaşlarında kiraz ağacı bulunduğu ve 60-65 yıldır buğday- arpa- yulaf- meyve – sebze- fasulye- mısır- yonca tarımı yapıldığı, kuzeyde … Köyü yolu ile güneyde … Deresi arasında ve yerleşim yeri güneyinde kalan bu taşınmazların ormandan ayırıcı unsurla ayrıldığı, orman bütünlüğünü bozmadığı, açma olmadığı ve meyvelik olduğu açıklanmıştır. Uzman orman bilirkişi raporunda ise; taşınmazların 1957 tarihinde bütünlemesi yapılan memleket haritasında ve … fotoğrafında orman bitki örtüsüyle kaplı yeşile … orman alanı içerisinde kaldığı ve orman sayılan yerlerden olduğu söylenmiştir. Bu durumda; taşınmazların yüzölçümlerinin küçüklüğü üzerindeki meyve ağaçlarının yaşı ve memleket haritasının tarihi dikkate alındığında taşınmazların yeşile … alanda gözükmesi olası olup, ziraat raporu ile orman raporu bu nedenle çekişmektedir. Raporlar arasındaki bu çelişki üzerinde durulup giderilmemiştir.
Bu nedenle; mahkemece, aynı tapu kaydı ile bir bütünü teşkil eden 116 ada 2, 3, 4 ve 5 parsel numaralı taşınmazlara ait dava dosyaları öncelikle H.Y.U.Y.’nın 45. maddesine göre birleştirilmeli, dayanak tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve krokileriile revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları, komşu parsel ve dayanakları, eski tarihli memleket haritası, … fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler
dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir … elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte çekişmeli taşınmaz ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı; öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; orman kadastrosu kesinleşmediğine göre, … ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu … parsellerle birlikte … fotoğraflarının çekimi tarihinde, tüm parseller üzerinde, streoskop cihazı ile yapılacak incelemede ne tür ağaçların bulunduğu (geniş yapraklı meyve yada … yapraklı orman ağaçları vs.) ve memleket haritasına yeşil olarak aktarılma nedeni ve hangi rumuzlarla aktarıldığı ve işaretlendiği saptandıktan sonra bu husus rapora tereddüte … verilmeyecek biçimde ayrıntılı şekilde yansıtılmalı ve ziraat bilirkişi raporu ile olan çelişki giderilmeli, haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli; yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı; dayanak tapu kaydı değişebilir sınırları içerdiğinden, yöntemince zemine uygulanıp, 3402 Sayılı Yasanın 20/C ve 32/3 maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek kapsamı belirlenmeli; asıl taşınmazın kapsamı, orman veya ormandan açma değilse, miktar fazlasının sınırda bulunan eylemli ormandan açma yapılarak kazanıldığı kabul edilmeli; tüm deliller birlikte değerlendirip, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılardan … Uİu’nun temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 11/09/2006 günü oybirliği ile karar verildi.