Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/7703 E. 2006/8379 K. 15.06.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/7703
KARAR NO : 2006/8379
KARAR TARİHİ : 15.06.2006

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı vekili, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği … Köyü … mevkiinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkili yararına oluştuğunu iddia ederek Medeni Yasanın 713. maddesi hükmüne göre müvekkili adına tescilini istemiştir.Davanın devam sırasında Hazine, 4721 Sayılı Medeni Yasanın 713/6. maddesi uyarınca çekişmeli taşınmazın Hazine adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın kadastro dışı bırakılma tarihi ile dava tarihi arasında 20 yıllık sürenin bulunmadığı gerekçesiyle davacının açtığı davanın reddine, … bilirkişi … … tarafından düzenlenen 18.5.2004 tarihli raporda (A) ile işaretlenen 7.500 m2 yüzölçümlü taşınmazın tarla niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 13.09.1977 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 sayılı yasanın 2. madde uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1986 – 1988 yılları arasında yapılmış ve sonuçları 04.07.1988 – 03.06.1988 tarihleri arasında ilan edilmiş ve kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmemiştir..
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, çekişmeli taşınmazın 1986-1988 yılları arasında yapılan arazi kadastrosu sırasında … olması sebebiyle kadastro harici bırakıldığına, tesbit dışı bırakma işleminin de bir kadastro işlemi olduğuna, davacının 3402 Sayılı Yasanın 7/4.maddesinde öngörülen süreler içerisinde hak iddiasında bulunmadığına, böylelikle kadastro dışı bırakılma işleminin 04.06.1988 tarihinde kesinleştiğine, bu tarih ile temyize konu davanın açıldığı 02.10.2003 tarihi arasında 20 yıllık yasal edinme süresi dolmadığına, bu olgunun H.G.K’nun 18.02.1998 gün 1998/8 -15 Esas 1998/129 sayılı kararıyla kabul edildiğine göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 15/06/2006 günü oybirliğiyle karar verildi.