Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/6651 E. 2006/7680 K. 01.06.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/6651
KARAR NO : 2006/7680
KARAR TARİHİ : 01.06.2006

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı …, 29.05.2002 tarihli dilekçesinde sınırlarını bildirdiği, … Köyünde yaklaşık 10 dönüm taşınmazın, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararlarına oluştuğu iddia ederek, adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, Çobanağası mevkiinde bulunan … Bilirkişi … … tarafından düzenlenen 19.04.2004 tarihli krokide (4) ile gösterilen 9865.98 m2 yüzölçümündeki taşınmazın davacı … adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, arazi kadastrosunda tapulama harici bırakılmış taşınmazın, imar ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, Medeni Yasanın 713. maddesi gereğince tapuya tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyde dava tarihine kadar orman kadastrosu yapılmamış, genel arazi kadastrosu işlemi 1967 yılında yapılmış ve kesinleşmiştir. Bu çalışmada çekişmeli yer taşlık olduğu paftasına yazılarak tupulama dışı bırakılmıştır. Arazi kadastrosunun kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
Mahkemece, resmi belgelerin uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davacı yararına imar ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmişse de, hükme dayanak yapılan uzman bilirkişi raporuna ekli sonradan elle boyanan memleket haritasında taşınmazın yeri denetime olanak vermeyecek biçimde işaretlenmiş, dosyaya getirtilen komşu 7901 ve 7767 sayılı parsellere ilişkin hüküm dosyalarında bulunan orman bilirkişilerin, memleket haritasında bu taşınmazları işaretlediği yerler ile temyize konu davada hükme dayanak yapılan uzman bilirkişi raporuna ekli memleket haritası örneğinde çekişmeli taşınmazın işaretlendiği yer çelişkili olarak işaretlenmiş, … bilirkişisi tarafından, çekişmeli taşınmazın kadastro paftasına işaretlenen ölçekli krokisi ile memleket haritası siyah beyaz fotokopisi birbirinin üzerine aplike edilen bu kroki ile orijinalinden renkli memleket haritası fotokopisi karşılaştırıldığında çekişmeli taşınmaz memleket haritasında çalılık sembollü yeşil alana isabet ettiği, yörede yapılan arazi kadastrosunda taşlık olarak tapulama harici bırakıldığı ve orman kadastrosu henüz yapılmadığı halde, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı hususunda yeterli araştıra yapılmamıştır.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 Sayılı Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiştir. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 Sayılı Yasa ile iadeye tabi tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın komşusu 1529 sayılı parselin kadastro tesbitine esas alınan tapu kaydı ilk tesisinden itibaren tüm miktar ve sınır değişikliklerini içerecek biçimde tapu sicilinden getirtilmeli, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman yüksek mühendisi ve bir … elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, eski tarihli memleket haritası, … fotoğrafları ve varsa amenajman planı,çekişmeli taşınmaz ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; … yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli, taşınmazın eğimi, memleket haritasındaki münhaniler ve eğim ölçer aletler yardımıyla net olarak saptanmalı; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler … ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu … parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı,
Yukarıda değinilen yöntemle yapılacak araştırma sonucu taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu saptandığı takdirde, Hazineye karşı gerçek kişinin zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının varlığını kanıtlaması gerekir. Bu sebeple, yeniden yapılacak keşifte, davacının varsa zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenip, imar ihya olgusu üzerinde durulmalı, var ise imar ihyanın ne zaman başladığı, ne zaman bitirildiği, zilyetliğin nasıl ve ne zaman başladığı; kaç yıl süre ile ne şekilde devam ettiği sorulup, yeterli ve kesin yanıtlar alınmalıdır.
Ayrıca, bu taşınmaz tapulama dışı bırakıldığına göre, tapulama paftası ile komşu parsellerin tümünün tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, ne sebeple tapulama dışı kaldığı, araştırılıp, komşu parsel tutanak ve dayanaklarının, bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri, orman olarak tapulama dışı bırakılmış kabul edilip edilmeyeceği ve zilyetlik yolu ile kazanılabilecek yerlerden olup olmadığı belirlenmelidir…. bilgisine sahip … uzman bilirkişi görevlendirilip, taşınmazdan muhtelif … numuneleri alınıp, ilgili kurumda incelettirilip, … toprağı olup olmadığı ve … toprağı ise, kaç yıldır, ne şekilde kullanıldığı saptanıp; bu yolda, bilimsel verilere dayalı kapsamlı rapor düzenlettirilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 01/06/2006 günü oybirliği ile karar verildi.