Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/5378 E. 2006/8352 K. 15.06.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/5378
KARAR NO : 2006/8352
KARAR TARİHİ : 15.06.2006

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında Sayraç Köyü … Mevkii 1032 parsel sayılı 3720 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ağaçlık niteliğiyle ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle … mirasçıları … … ve arkadaşları adına tesbit edilmiştir. Davacı … … taşınmazın 1000 m2 bölümünün kendisine ait olduğu kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tescili iddiasıyla dava açmış, Orman Yönetimi taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Mahkemece, Orman Yönetiminin davasının REDDİNE, … …’nın davasının kabulüne, çekişmeli parselin tesbitinin iptaline ve 24.04.2002 tarihli bilirkişi rapor ve krokisinde (A) ile gösterilen 999.77 m2 bölümün … oğlu … … mirasçıları, (B) ile gösterilen 835.78 m2 bölümün ve (D) ile gösterilen 884.96 m2 bölümün … oğlu … …, (C) ile gösterilen 1000.29 m2 bölümün ise … oğlu … … mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
Mahkemece çekişmeli taşınmazda dört kez keşif yapılmış, 08.06.1991 tarihli keşif sonucu Orman bilirkişiler … … … ve … … ile ziraat uzmanı bilirkişi … … eski tarihli memleket haritasını, … fotoğrafını ve amenajman haritasını uygulamadan, çekişmeli taşınmazın 70-80 yaşında kayın, … ve münferit ladin ağaçları ile zeminin ise orman gülü ve … gibi orman refakat florası kaplı olduğunu, kapalılığın 0.7 ve 0.8 olduğunu, sonuç olarak taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğunu, 15.07.1999 tarihli keşif sonucu orman bilirkişileri … …, … … ve … …, 09.10.1999 tarihinde düzenledikleri raporda, çekişmeli taşınmazın eski tarihli haritalarda ormansız açık alan olarak nitelendirildiği, zeminin … otları kaplı olduğu, eğimin %100 ün üzerinde sonuç olarak taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğunu, 11.04.2002 tarihli keşif sonucu Orman Bilirkişiler … …, … …, … … ve … … ise tarihsiz raporlarında eğimin %20 olduğunu, çok eski tarihten beri … alanı olarak kullanıldığını, 20-25 yıldır … olarak kullanıldığını, üzerinde münferit kızılağaçlar bulunduğunu eski tarihli memleket haritası … fotoğrafı ve amenajman planında orman olarak nitelendirilmediğini, sonuç olarak taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğunu bildirmişler, sözü edilen son iki bilirkişi kurulu raporuna eklenen memleket haritasında taşınmazın yeri bir biri ile çelişecek ve denetimi olanaksız kılacak biçimde (x) ile işaretlenmiş, özellikle eğim ve bitki örtüsü yönünden
bilirkişi kurullarının raporları taban tabana zıt olduğu, taşınmazın kadastro tesbiti dahi ağaçlık olarak yapıldığı halde, taşınmazın üzerinde ağaç bulunmadığı yönündeki, tesbitle çelişen bilirkişi raporlarına değer verilmiş, bu çelişkiler ve yetersizlikler üzerinde durulmamıştır.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 Sayılı Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiştir. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 Sayılı Yasa ile iadeye tabi tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.
Mahkemece, öncelikle çekişmeli parselin komşularından dosyada bulunmayanlarının kadastro tesbit tutanakları ve var ise tesbitlerine esas alınan tapu kayıtlarının ilk oluşumundan itibaren tüm tedavülleri, 1/5000 ölçekli orijinal tapulama paftaları ve en eski tarihli memleket haritası ilgili yönetimlerden getirtilmeli, önceki bilirkişiler dışında serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç uzman orman mühendisi ve bir … elemanı bilirkişi vasıtasıyla yeniden yapılacak keşifte, en eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve … fotoğrafları, ada bazında, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; … yapısı, çevresi, bitki örtüsü, taşınmazlar üzerindeki ağaçların sayısı, dağılımı, kapalılık, hakim ağaç türü incelenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler … ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu … parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri, bilirkişilerin onayını taşıyan kroki düzenlettirilip, ayrı renklerle işaretli ve bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı tereddütte yer vermeyecek biçimde saptanmalı, taşınmazın tesbitteki ağaçlık niteliğinde olmadığı belirlenecek olur ise tesbit bilirkişilerinin bu konudaki beyanlarına başvurulmalı, bilirkişi sözleri komşu parsel kayıtları ile denetlenmeli, oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle; davacı … Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıran Yönetime iadesine 15.06.2006 günü oybirliği ile karar verildi.