Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/4837 E. 2006/7898 K. 05.06.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/4837
KARAR NO : 2006/7898
KARAR TARİHİ : 05.06.2006

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında, … Köyü 1250 parsel sayılı 2037,49 m2 yüzölçümünde ve tarla niteliğindeki taşınmaz, 1956 yılında yapılan tapulamada tespit dışı bırakıldığı belirtilerek belgesizden, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı … adına tespit edilmiş; davacı Hazine, taşınmazın öncesinin orman olup, zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığından Hazine adına tescili gerektiği, … Uzgör ise, 50 yıldan beri zilyetliğinde bulunduğunu belirterek adına tescilini istemiş, mahkemece davacı Hazinenin davasının reddine, davacı …’ün davasının kabulüne, dava konusu 1250 parsel sayılı taşınmazın davacı … adına tesciline dair 13.02.2001 günlü hükmün davacı Hazine vekili ile davalı … tarafından temyizi üzerine; Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 06.04.2004 tarih 2004/312-3406 sayılı kararı ile; 1) Davalı …’ın temyiz itirazları yönünden; mahkeme hükmünün davalı …’a 03.09.2003 tarihinde tebliğ edildiği, temyiz dilekçesi ise, H.Y.U.Y.nın 432. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra davalı … tarafından 16.12.2003 tarihinde verildiği, süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin REDDİNE,
2) Davacı Hazinenin temyiz itirazlarına gelince;
Davacı Hazine, dava konusu 1250 parsel sayılı taşınmazın öncesinin orman olduğunu belirterek taşınmazın adına tescilini istediği, dava konusu taşınmazın 1940 yılında yapılan orman tahdidinde orman sınırları dışında kaldığı, 15.06.1988 tarihinde ilan edilen çalışmalarda 1940 yılında yapılan orman tahdidinin aplikasyonu ve 2/B madde uygulamalarına ilişkin olduğu, keşiflerde dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık anlatımları ile ziraatçi bilirkişi raporuna göre; taşınmazın üzeri doğal … otları ile kaplı bulunduğu ve hayvan otlatılmak suretiyle kullanıldığının anlaşıldığı; 2037,49 m2 yüzölçümünde bulunan bir taşınmaza mücerret hayvan otlatmak suretiyle zilyet olunması, taşınmazın ekonomik amacına uygun ve iktisap sağlayıcı nitelikte bir zilyetlik olarak kabulünün mümkün olmadığı, bu nedenle, davalı lehine zilyetlikle kazanım şartlarının oluştuğunun düşünülemeyeceği; Hazinenin dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın öncesinin orman niteliğinde olduğunu belirttiği, davalı lehine zilyetlikle kazanma koşulları oluşmayan dava konusu taşınmazın 4785 Sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden önce yapılan 1940 tahdidinde orman sınırları dışında bulunmasına rağmen 1945 yılında yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasa ile tüm ormanların devletleştirilmesine göre ve 1956 yılında yapılan kadastro çalışmalarında da orman olarak tespit dışı bırakılması karşısında devletin hüküm ve tasarrufu altındaki, ancak orman sayılan yerlerden olduğunun kabulü gerekeceği, açıklanan nedenlerle, davacı Hazinenin davasının kabulüne karar vermek gerekirken, dosya kapsamı ile uygun düşmeyecek şekilde reddi yolunda hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğu gereğine değinilerek hüküm bozulmuştur.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davacı …’ün davasının reddine, Hazinenin davasının kabulüne, dava konusu … Köyü 1250 sayılı parselin orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 05/06/2006 gününde oybirliği ile karar verildi.