Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/17648 E. 2007/727 K. 24.01.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/17648
KARAR NO : 2007/727
KARAR TARİHİ : 24.01.2007

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı Hazine vekili, … İlçesi, … Mahallesi 3305 ada 17 parselin 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yerlerden olduğu iddiasıyla davalılar adına kayıtlı tapunun iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece, taşınmazın Mayıs 1959 tarih 149 sayılı tapuda kayıtlı olduğu ve 1744 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması ile tapu sahipleri adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 13.07.1965 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 14.10.1978 tarihinde kesinleşen 1744 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması ile 01.07.1986 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
Taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 19.07.1983 tarihinde kesinleşmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın öncesini oluşturan 3305 ada 9 parselin tespit dayanağı olan Mayıs 1959 tarih 149 nolu tapu kaydının çekişmeli taşınmaza uyduğu gerekçe gösterilmişse de yapılan araştırma ve uygulama hükme yeterli değildir. Şöyle ki; 3305 ada 9 parsel dava dışı 8 parsel ile birlikte kadastro tespitine tabi tutularak tespit dayanağı olan Mayıs 1959 tarih 149 nolu tapu kaydının doğu sınırında Rum ismi okunduğundan kayıt miktarı kadarı (1489 m2) 9 parselde davalılar adına, miktar fazlası ise 8 parselde 1080 m2 yüzölçümüyle Hazine adına tespit ve tescil edilmiş, daha sonra 1744 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması nedeniyle 9 parsel 16 ve 17 parsellere ifraz edilmiş, 16 parsel 144.30 m2 yüzölçümüyle davalılar adına tescil edilmiş, 17 parsel 1344.70 m2 yüzölçümüyle 2. madde alanında bırakılmıştır. Daha sonra 2003 yılında yapılan yenileme kadastrosunda 3305 ada 16 ve 17 parseller 4172 ada 11 ve 12 parsel olmuştur.
Keşiflerde dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar taşınmazın bugünkü sınırlarını açıklayarak kuzeyde … …, … Oruç, G: Orman-Abdül …, B: … …, … , D: Hazine taşınmazı olduğunu söylemişlerse de tapu kaydının oluştuğu tarih itibariyle Doğu ve Güneyde … Yanta, B: … …, K: Baba … sınırlarını ve

tapu maliklerinin kimler olduklarını bilmediklerini belirtmişlerdir. Bu durumda Mayıs 1959 tarihli tapu kaydının kesin olarak çekişmeli taşınmaza ait olduğundan sözetmek mümkün değildir. Oysa 1744 Sayılı Yasanın 2. maddesine göre bir yerin sahibi adına orman sınırı dışına çıkarılabilmesi için dayanılan tapu kaydının taşınmaz orman sınırı içine alınmazdan önce oluşmuş olması ve tapu kaydının taşınmaza uyması gerekir.
Bu nedenle, mahkemece çekişmeli 3305 ada 17 (… 4172 ada 12) parselin ifrazen ayrıldığı 3305 ada 9 sayılı parsele ait Mayıs 1959 tarih 149 nolu tapu kaydı, komşu 3305 ada 1, 5 ve 6 sayılı parsellere uygulanan tapu kayıtları ilk tesisinden itibaren tüm gittileriyle birlikte getirtilmeli, 3305 ada 2 sayılı parsele uygulanan 2074, 3305 ada 7 sayılı parsele uygulanan 2072 tahrir sayılı vergi kayıtları getirtilmeli, yerinde … elemanı bilirkişi ile keşif yapılmalı, yöreyi iyi bilen yaşlı bilirkişiler aracılığı ile komşu parsellerin kayıtlarından da yararlanılarak uygulanan tapu kaydının kesin olarak çekişmeli taşınmaza ait olup olmadığı saptanmalı, … elemanı bilirkişiye keşfi izlemeye olanak veren kroki düzenlettirilmeli, bilinemeyen sınırlar konusunda taraflara tanık dinletme … tanınmalı, çekişmeli taşınmazın 1978 yılında yapılan orman kadastro çalışmasında da PX poligon numarası ile Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gözönünde bulundurulmalı, deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 24/01/2007 günü oybirliği ile karar verildi.