Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/16012 E. 2006/17813 K. 18.12.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/16012
KARAR NO : 2006/17813
KARAR TARİHİ : 18.12.2006

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki orman sınırlamasına itiraz, tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında, … Köyü 110 ada 72 parsel sayılı 6848,38 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliği ile belgesizden 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca orman sınırı dışına çıkarılan sahada kalması nedeniyle Hazine adına tesbit ve tescil edilmiştir. Davacı …, taşınmazın kendisine ait tapulu tarla olduğu ve tapunun iptali ile adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince 10 yıllık süre içinde açılan tapuya dayalı orman sınırlamasına itiraz ve tapu iptali tescil niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında, 2/B alanı içinde bırakılmış ve 18.08.2003 tarihinde kesinleşmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; keşifte orman bilirkişi tarafından uygulanan memleket haritasının tarihi dahi belli olmayıp, memleket haritası ölçeği ile kadastro paftası ölçekleri denkleştirilerek çakıştırılmadığı ve komşu parsellerle birlikte gösterilmediği için denetlenememekte, bu hali ile bilirkişi raporu çekişmeli taşınmazın orman olup olmadığını ve hukuki durumunu belirlemeye yeterli ve kanaat verici olmayıp, bu rapora dayanılarak hüküm kurulamaz.
Dava, tapu kaydına dayalı orman sınırlandırılmasına itiraz niteliğinde olduğundan, davanın dinlenebilme koşulu, taşınmazın öncesinin tapulu olması ve bu tapunun da 4785 Sayılı Yasa karşısında hukuki değerini koruması gerekir. Bu nedenle; öncelikle, dayanılan tapu kaydının dava konusu taşınmaza uyup uymadığının saptanması için öncelikle, mahkemece dayanak tapu kaydı olan Temmuz 1927 tarih 70 nolu tapu kaydının ilk oluştuğu günden itibaren tüm gittileri ile birlikte … Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünden getirtilerek ve revizyon gördüğü parsellerin olup olmadığı da yerel Tapu Sicil Müdürlüğünden soruşturularak tespit edilmesi gerekir.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 Sayılı Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiştir. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 Sayılı Yasa ile iadeye tabi tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.

-2-
2006/16012 – 17813

Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, … fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi ve bir … elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte … araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; … yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; orman kadastrosu kesinleşmediğine göre, … ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu … parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli; yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı; böylesine yapılacak bir araştırma sonucu taşınmazın öncesinin orman olduğunun anlaşılması halinde, öncesi orman olan taşınmazlar ancak Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılabileceğinden ve bu gibi taşınmazlarda tapu kayıtları 4785 Sayılı Yasa ile hukuki değerini yitirmiş bulunduğundan dava reddedilmeli; taşınmazın öncesinin orman olmadığının anlaşılması halinde ise, dayanak tapu kaydı mahalli bilirkişi yardımıyla zemine uygulanarak, sınırları tek tek bulunmalı ve … bilirkişi krokisi üzerine işlenerek keşfi izleme olanağı verilmeli; tapu kaydının revizyon gördüğü başka parseller var ise, krokide bu parseller de gösterilmeli; çekişmeli taşınmazın sınırında halen eylemli olarak Baliger Devlet Ormanı bulunduğundan, tapu kaydının miktarı ile geçerli kapsamı tayin olunmalı ve miktar fazlasının sınırdaki ormandan açıldığı kabul edilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 18/12/2006 günü oybirliği ile karar verildi.