Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2006/13306 E. 2006/12422 K. 02.10.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/13306
KARAR NO : 2006/12422
KARAR TARİHİ : 02.10.2006

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, … Köyü 433 parsel sayılı 13500 m2 yüzölçümlü taşınmazın yörede 1962 yılında yapılan kadastroda Aralık 1339 tarih 2 nolu tapu revizyon gösterilerek … adına tespit ve tescil edidiğini, daha sonra intikal ve paylaşım sonucunda müvekkilleri adlarına geçtiğini, öncesi orman olmayan taşınmazın 52 nolu orman kadastro komisyonu tarafından yörede 14.06.2000 tarihinde ilk kez yapılan ve 01.02.2002 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu sırasında … Özel Ormanı olarak sınırlandırılması işleminin yanlış olduğunu, bu nedenle işlemin iptali ile taşınmazın tamamının orman alanı dışına alınmasını istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçZEL ORMAN olarak sınırlandırılmasını yasa ve yönetmeliği uygun olduğunu bildirdikleri,
Kural olarak; bir yerin özel orman olarak kabul edilebilmesi için; 6831 Sayılı Yasanın 1, 7 ve 50 ve 56. maddeleri ile 5658 Sayılı Yasanın 1. maddesi hükümlerine göre; devlet ormanının içerisinde ya da bitişiğinde bulunmaması ve orman nitelikli tapu kaydının bulunması,
somut olayda; dayanılan tapu kaydının bu nitelikte bir kayıt olmadığı gibi, çekişmeli taşınmazla birlikte sınırlaması yapılan taşınmazlar güney yönden … Devlet Ormanına da bitişik bulunduğu, bu durumda, özel ormandan söz edilemeyeceği, dayanılan tapu ya da vergi kayıtları dahi hukuki değeri bulunmadığından alanın devlet ormanı olarak sınırlandırılması gerekirken, … Özel Ormanı olarak sınırlandırılması doğru değilse de, bu sınırlamaya karşı … tarafından açılmış sınırlamaya itiraz davası bulunmadığı anlaşılmakla; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli 433 sayılı parsel de içinde olmak üzere 39 ila 73 OSN’ larıyla birbirine bitişik olan 390-391-392-393 ve 394 ila 400-401-402-403-404-405-406-407 ila 440 sayılı parseller birlikte … ÖZEL ORMANI ismiyle sınırlandırılan 29.175 hektar yüzölçümlü özel ormanın güney yönde … ve … Devlet Ormanına bitişik olduğu, 6831 Sayılı Yasanın 7. maddesi gereğince “Devlet Ormanlarıyla, özel ormanların orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların, ormanlarla müşterek sınırlarının tayini ve tesbitinin orman kadastro komisyonlarınca yapılacağı” 31/03/1950 tarihinde yürürlüğe giren 5658 Sayılı Yasa hükümlerine göre, Devlet Ormanına bitişik ormanlar, özel orman olarak kabul edilmezse de, özel orman sınırlamasına karşı Orman Genel Müdürlüğü ya da Orman Bakanlığı tarafından dava açılmadığı, koşulları varsa devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer iddiası ile dava açma hakkının Hazineye ait olduğu, 02/ Eylül/ 1986 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ve somut olayda uygulanan Orman Kadastrosu ve 2/B Madde Uygulaması Hakkındaki Yönetmeliğin, Vasıf Tayinine Esas Olacak Tanımlar başlıklı 20. maddesi hükmüne göre Devlet Ormanlarına bitişik tapulu arazi üzerinde bulunan, birbirinin devamı niteliğinde ve gerçek bir bütünlük oluşturan, yüzölçümü bir bütün olarak üç hektarı geçen ağaç ve ağaççık topluluklarının bulunduğu yerlerin özel orman olarak sınırlandırılabileceği, çekişmeli parselle birlikte … ÖZEL ORMANI olarak sınırlandırılan taşınmazların, sözü edilen yönetmelikte tanımı yapılan birbirinin devamı niteliğinde ve gerçek bir bütünlük oluşturması, bu bütünün yüzölçümünün üç hektardan çok fazla olması ve eylemli olarak 5-30 yaşlarında Kızılçam ağaçlarıyla kapalı bulunması nedeniyle özel orman olarak sınırlandırılması işleminin yönetmeliğe uygun olduğu göz önünde bulundurularak gerçek kişilerin özel orman kadastrosuna itiraz davasının reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 02/12/2006 gününde oybirliği ile karar verildi.