YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/10179
KARAR NO : 2007/1605
KARAR TARİHİ : 13.02.2007
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki orman tahdidine itiras, tescil ve şerhin iptali davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacı Hazine, davacı-davalı …, katılan-davalı … … mirasçısı … … ve katılan … … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … 12.10.1988 tarihli dilekçe ile Tapulama Mahkemesinin 07.09.1981 gün ve 1978/17-114 sayılı kesinleşen kararı ile 36100 m2 yüzölçümündeki Kalkan137 sayılı parselin 32700 m2 yüzölçümündeki bölümünün 766 Sayılı Yasanın 37. maddesi gereğince adına zilyetlik şerhi verilerek Hazine adına tescil edildiğini, 3400 m2 yüzölçümündeki bölümünün ise, orman sınırları icinde kalması nedeniyle ifraz edilerek tesbit dışı bırakılıp tapu kütüğüne aktarıldığını, daha sonra yapılan 2/B uygulamasında da bu bölümün orman sınırları dışına çıkarıldığını ileri sürerek, 137 sayılı parsel ile 2/B madde uygulaması ile orman dışına çıkartılan 3400 m2 yüzölçümündeki bölümün 3402 Sayılı Yasanın 46. maddesi gereğince adına tescilini istemiştir. … … ise 137 sayılı parselin (b) ile gösterilen bölümü ile tesbit dışı bırakılan 3400 m2 yüzölçümündeki taşınmazın güneyindeki 400 m2 yüzölçümündeki bölümünün adına tescili istemiyle davaya katılmış, mahkemece 10.07.1990 günlü kararla davacı ve katılan davacı gerçek kişinin davasının kabulüne, 32700 m2 yüzölçümündeki 137 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile krokide (A) ve (B) ile gösterilen 28388 m2 yüzölçümündeki taşınmazın … …, (C) ve (D) ile gösterilen 7173 m2 yüzölçümündeki taşınmazın … … adına tesciline karar verilmiş, Hazine ile katılan davacı … … mirasçıları tarafından temyizi üzerine hüküm Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 12.11.1998 gün ve 1998/4682-11711 sayılı kararı ile “mahkemece kaybedilen dava dosyasının 4473 Sayılı Yasanın ilgili hükümleri kıyasen uygulanarak yeniden yapılacak yargılama sonucu tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda gerektiğinde yeniden keşif yapılarak tarafların kaybolmaya karşı beyanlarına başvurularak Yargıtay denetime uygun olacak şekilde ihdas edilmesi ve 2/B uygulamasına ilişkin tutanakların getirtilerek 2/B madde uygulaması kesinleşmemiş ise Orman Yönetiminin davaya katılmasının sağlanarak görev konusunun düşünülmesi gereğine değinilerek” bozulmuş, bozma kararından sonra bu dava dosyası ile Hazinenin Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/134 esasında … … ve arkadaşları aleyhine 137 sayılı parsel üzarindeki imar, ihya ve zilyetlik şerhinin iptali istemiyle açtığı dava birleştirildikten sonra mahkemece 23.05.2001 günlü kararla görevsizlik kararı verilerek dava dosyası kadastro mahkemesine gönderilmiş, … … 138 sayılı parselin adına tescili istemiyle 06.05.2002 tarihli davaya katılma dilekçesi …, mahkemece davacı ve katılan davacı gerçek kişiler ile davacı Hazinenin davasının reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı Hazine, davacı-davalı …, katılan-davalı … … mirasçısı … … ve katılan … … tarafından temyiz edilmiştir.
-2-
2006/10179-2007/1605
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 Sayılı Yasaya göre 1942 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastrosu ile 20.06.1988 yılında ilan edilen aplikasyon ve 2/B madde uyguması bulunmaktadır.
1) Davacı … … ve arkadaşlarının Hazine aleyhine açtığı dava sonucu … Kadastro Mahkemesinin 07.09.1981 gün ve 1978/17-114 sayılı kararı ile davacı gerçek kişilerin davalarının dava konusu taşınmazların değişir sınırlı tapu ve vergi kaydı kapsamı dışında kalması nedeniyle reddi ile bilirkişiler … … ve … … tarafından düzenlenen krokide … 137 sayılı parselin (B) ile gösterilen 3400 m2 138 sayılı parselinde (B) ile gösterilen 450 m2 yüzölçümündeki bölümünün 1942 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunda orman sınırları içinde kaldığı belirlenerek bu bölümlerin o tarihte yürürlükte olan 766 Sayılı Yasanın 2. maddesi hükmüne göre tapulama dışı bırakılmasına ve aynı Yasanın 46/son maddesi gereğince işlem yapılmasına, 137 sayılı parselin 32700 m2 ve 138 sayılı parselin 57207 m2 bölümlerinin Hazine adına tesciline ve tutanağın beyanlar hanesine konulan şerh konusunda Hazinenin davası bulunmadığından, 137 sayılı parselin (a) ile gösterilen bölümünün … …, (b) ile gösterilen bölümün … …, 138 sayılı parselin (a) ile gösterilen bölümünün … …, (b) ile gösterilen bölümünün … …’ın zilyet bulundukları ve zilyetliklerinin ihlal olunamayacağı şerhi verildiği, davacı … 12.10.1988 tarihli dilekçe ile 137 sayılı parsel ile bu parsellerden orman sınırları içinde kalması nedeniyle Tapulama Mahkemesinin 07.09.1988 gün 1978/17/114 sayılı kararı ile ifraz edilerek tapulama dışı bırakılarak tapu kütüğüne aktarılan 3400 m2 yüzölçümündeki bölümün 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığını ileri sürerek 3402 Sayılı Yasanın 46. maddesi gereğince adına tescilini istemiş, … … ise, 09.10.1988 tarihli dilekçe ile 137 sayılı parselin (B) ile gösterilen bölümü ile tesbit dışı bırakılan 3400 m2 yüzölçümündeki taşınmazın kuzeyindeki 3000 m2 yüzölçümündeki bölümün … …, güneyindeki 400 m2 yüzölçümündeki bölümün kendisine ait olduğunı ileri sürerek adına tescili istemiyle davaya katılmış, Hazine 18.04.1996 tarihli dilekçesi ile asliye hukuk mahkemesinin 1996/134 sayılı dosyasında … … ve arkadaşları aleyhine açtığı ve 17.10.1999 tarihinde bu dava ile birleştirilen davada 137 sayılı parsel üzerindeki imar, ihya ve zilyetlik şerhinin iptalini istediği, … … tarafından 12.10.1988 tarahinde 137 numaralı parsel ile 3400 m2 yüzölçümündeki bölüm için açılan tescil davasından önce yörede yapılan orman kadastro çalışmasında, 137 numaralı parselin daha evvel kadastro mahkemesinin kararına konu olan ve 1942 yılında 3116 Sayılı Yasaya göre yapılan orman kadastrosunda orman sınırları içinde kalan 3400 m2 bölümün içinde olmak üzere Harita Mühendisi … …’nun düzenlediği, 20.05.2003 tarihli raporuna ek krokide 137 sayılı parselin (A) ile gösterilen 13457.20 m2 ve (B) ile gösterilen 1759.60 m2 yüzölçümündeki bölümlerinin 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı, tapulama mahkemesinin yukarıda yazılı kesinleşen 1978/17-1981/114 sayılı kararı ile 137 ve 138 sayılı parsellerin davacı gerçek kişilerin dayandıkları tapu kayıt miktar fazlası olması nedeniyle davalı Hazine adına tescil edildiğine göre davacıların artık aynı tapu kaydının bu parsellere ait olduğunu, H.Y.U.Y.’nun 237. maddesi gereğince tarafları bağlayan kesin hüküm nedeniyle iddia edemeyeceklerine ve dava 3402 Sayılı Yasanın 46/4. maddesinde yazılı iki yıllık sürede açılmış ise de aynı yasanın geçici 4. maddesi “Tapulama ve kadastro mahkemelerince bu yasanın yürürlüğe girmesinden önce kesin hükme bağlanmış uyuşmazlıklara bu yasanın uygulanamayacağı” hükmü gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından davacı … ile katılan davacı … … mirasçısı … …’nın temyiz itirazlarının reddi ile bu kişiler aleyhine verilen hükmün ONANMASINA,
2) … … vekilinin temyiz itirazlarına gelince; … …’ 06.05.2002 tarihli dilekçe ile 138 sayılı parselin adına tescili istemiyle davaya katıldığını bildirmişse de, … …’ın davaya katıldığı tarihte 3402 Sayılı Yasanın 46. maddesinde yazılı 2 yıllık hak düşürücü sürenin çoktan geçtiği anlaşılmışsa da, esasen 138 sayılı parselin temyize konu davada dava konusu olmadığı ve dava edilmeyen taşınmaza yönelik katılma olanağı bulunmadığından, … … vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,
-3-
2006/10179-2007/1605
3) Davacı Hazinenin temyiz itirazları yönünden;
Davacı Hazinenin dava konusu 137 sayılı parselin beyanlar hanesinde 766 Sayılı Yasanın 37. maddesi gereğince konulan şerhin iptali konusunda birleştirilen 1996/134 esas sayılı dosyada dava açtığı, mahkemece kadastro mahkemesinin 07.09.1981 gün ve 1978/17-114 sayılı kesinleşen kararı bulunduğu ve 10 yıllık hak düşürücü süre geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de kesinleşen tapulama mahkemesi kararı 3116 Sayılı Yasaya göre 1942 yılında yaplan tahditle ilgili olduğu, 1988 yılında yapılan işlemle 137 sayılı parselin kesin hüküm konusu olan 3400 m2’lik bölümde için de olmak üzere (A) ile gösterilen 13457.20 m2, (B) ile gösterilen 1759.60 m2’lik bölümünün öncesi orman olduğu, nitelik yitirdiği gerekçesiyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, bu tür yerlere 766 Sayılı Yasanın 37. maddesi gereğince şerh verilemeyeceği, taraflar arasında önce görülen tapulama mahkemesinin 1978/17 sayılı dosyada Hazinenin şerhin kaldırılması yönünden bir davası bulunmaması nedeniyle bu olgunun tartışılmadığı, taşınmazın belirlenen niteliğine göre 10 yıllık sürenin de nazara alınamayacağı gözönünde bulundurularak şerhin dışında kalan ve bilirkişi Harita Mühendisi … …’nun 20.05.2003 tarihli krokide 137 sayılı parselin (C), (D), (E) ile gösterilen bölüm üzerinde muhafazasıyla, geriye kalan bölüm üzerindeki şerhin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, bu konuda aksi yönde karar verilmesi yanılgıya dayalı ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden 11.10.2004 günlü kararın 1. paragrafının hükümden kaldırılarak bunun yerine “Harita Mühendisi … …’nun 20.05.2003 tarihli raporuna ekli 1/2500 ölçekli harita (C) ile gösterilen 191.44 m2 ve (D) ile gösterilen 14722.71 m2 yüzölçümündeki bölümlerin … … adına ve yine aynı krokide (E) ile gösterilen 5969.60 m2 yüzölçümündeki bölüm üzerinde … … adına, 766 Sayılı Yasanın 37. maddesi gereğince konulan şerhlerin aynen muhafazası ile bu bölümlere ilişkin davanın REDDİNE, 137 sayılı parselin belirtilen (C), (D) ve (E) ile gösterilen bölümleri dışında 2/B madde sahasında kalan bölüm üzerindeki 766 Sayılı Yasanın 37. maddesi uyarınca konmuş olan şerhin iptaline ve sözü edilen 20.05.2003 tarihli rapor ve eki krokinin ilama eklenmesine” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının … …’a yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 13/02/2007 günü oybirliğiyle karar verildi.