Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2018/751 E. 2018/4660 K. 25.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/751
KARAR NO : 2018/4660
KARAR TARİHİ : 25.10.2018

Mahkeme : DENİZLİ 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Her iki sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma
Sanık … hakkında ihmali davranışla kasten öldürme ve
uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma
Hüküm : Her iki sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma
suçundan mahkûmiyet
Sanık … hakkında ihmali davranışla kasten öldürme
suçundan mahkûmiyet, uyuşturucu madde kullanılmasını
kolaylaştırma suçundan beraat
Müştekiler …… vekili
(uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma suçundan
kurulan beraat hükmüne yönelik)
suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü yönünden onama,
uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma suçundan
beraat hükmü yönünden bozma,
Her iki sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma
suçundan kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden bozma,

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Temyiz incelemesi sanık … müdafiinin süresindeki talebi nedeniyle bu sanık yönünden duruşmalı, talepte bulunulmaması nedeniyle sanık … yönünden duruşmasız olarak yapılmıştır.
A-Sanık … hakkında uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma suçundan kurulan beraat hükmünün incelenmesinde;
“Uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma” suçunun 5237 sayılı TCK’nın ikinci kitabının “topluma karşı suçlar” başlıklı üçüncü kısmının “kamunun sağlığına karşı suçlar” başlığını taşıyan üçüncü bölümünde düzenlenmiş olması; suçun belirtilen özelliği gereğince, katılanların , CMK’nın 237. maddesi uyarınca, suçtan zarar gören sıfatıyla bu suçlarla ilgili davalara katılmalarına olanak bulunmaması nedeniyle, müştekiler vekilinin katılma ve hükmü temyiz etme hakkının olmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
B-Sanık … hakkında ihmali davranışla kasten öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
1- Dosya kapsamındaki 112 acil servise ait maktule ilişkin oluşturulan tutanakta acil servise haber verilme saatinin belirtilmediğinin anlaşılması karşısında, 112 acil servis kayıtlarından, acil servis ihbar kayıtlarından ve hastaneyi aradığını beyan eden …’nın HTS kayıtlarından bu hususun araştırılıp, maktulun durumu ile ilgili olarak acil servisin hangi saatte arandığı tam olarak belirlenmesi,
2-1 numaralı bozma sebebindeki hususlar tespit edildikten sonra ; otopsi raporundaki bulgular ve ölüm nedenine göre, maktulun olay esnasında ilk rahatsızlandığının anlaşıldığı esnada, en yakın sağlık kuruluşuna götürülerek tedavisinin yapılması veya sanık tarafından sağlık görevlilerine haber verilmesi durumunda da ölüm sonucunun gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin tespiti bakımından Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu’ndan ayrıntılı rapor alındıktan sonra, suç vasfının belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafilerinin temyiz itirazları ile duruşmada bildirdikleri sözlü savunmaları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, resen de temyize tabi olan hükmün BOZULMASINA, suçun niteliği ile tutuklu kalınan süre ve bozma sebebine göre sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
C-Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin, sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanığın suç tarihinde 18 yaşından küçük olan maktul …’a uyuşturucu madde temin ettiği sabit ise de ; gerekçeli kararda sanıktan uyuşturucu madde aldıkları kabul olunan ve Çal Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/507 sayılı soruşturma numarasından haklarında ayrıca kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan soruşturma yürütüldüğü anlaşılan tanıklar …, ., …, …, …, …, … ve …’da ele geçirilen uyuşturucu madde bulunup bulunmadığı var ise buna ilişkin ekspertiz raporları ile olay nedeniyle yakalandıklarında yapılmış kan ve idrar tahlilleri var ise getirtilerek Çal Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/507 sayılı soruşturma dosyası ile birlikte bu dosya içine konması; tüm deliller birlikte değerlendirilip, sanığın eyleminin tek suç veya iki ayrı suç ya da zincirleme suç oluşturup oluşturmadığı tartışıldıktan sonra sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2-Sanığın, maktul … ve haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütüldüğü anlaşılan tanıklar …,…., …, …, …, … ve …’ya uyuşturucu maddeleri verdiği kabul olunan yerin, sanığın ikameti olduğu ve TCK’nın 188/4-b uyarınca “umumi veya umuma açık yer” olarak nitelendirilemeyeceği gibi TCK’nın 188/4-b maddesinin yürürlük tarihinin suç tarihinden sonra 04/04/2015 olduğu gözetilmeden, sanık hakkında TCK’nın 188/4-b maddesi uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,

Kanuna aykırı, sanık müdafilerinin temyiz itirazları ile duruşmada bildirdikleri sözlü savunmaları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, resen de temyize tabi olan hükmün BOZULMASINA, suçun niteliği ile tutuklu kalınan süre ve bozma sebebine göre sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
D-Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin, sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Tüm dosya kapsamına göre, sanığın tek olan eyleminin diğer sanık … ile birlikte Denizli ilinden Çal ilçesine uyuşturucu nakletme olduğu, maktul … ve diğer yaşı küçük tanıklara sanığın uyuşturucu ve uyarıcı madde verdiğine dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında TCK’nın 188/3. son cümle ve TCK’nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Kabule göre de;
2- Diğer sanık …’e ait ikametin, TCK’nın 188/4-b uyarınca “umumi veya umuma açık yer” olarak nitelendirilemeyeceği gibi TCK’nın 188/4-b maddesinin yürürlük tarihinin suç tarihinden sonra 04/04/2015 olduğu gözetilmeden, sanık hakkında TCK’nın 188/4-b maddesi uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, resen de temyize tabi olan hükmün BOZULMASINA, suçun niteliği ile tutuklu kalınan süre ve bozma sebebine göre sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
25/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

TEFHİM TUTANAĞI:25.10.2018 tarihinde verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı …..’nun katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık … müdafileri Av. … ve Av. …’nun yokluklarında, 08.11.2018 tarihinde, açık olarak okundu.