Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2018/6065 E. 2019/4246 K. 10.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/6065
KARAR NO : 2019/4246
KARAR TARİHİ : 10.07.2019

Yüksek Adalet Bakanlığı’nın, kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak suçundan sanık …’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair Bakırköy 46. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/09/2014 tarihli ve 2014/443 esas, 2014/69 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak suçunu işlemesi sebebiyle, yeniden yapılan yargılama neticesinde anılan hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Kanun’un 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/05/2018 tarihli ve 2018/235 esas, 2018/332 sayılı kararı ile kurulan mahkumiyet hükmünün kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 20/12/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İncelenen Dosyadan ;
1-Sanık hakkında, 15/06/2013 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemi nedeniyle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 04/07/2013 tarih, 2013/69381 soruşturma, 2013/28906 esas ve 2013/11407 sayılı iddianamesi ile TCK’nın 191/1 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
2-Yapılan yargılama sonucunda Bakırköy 46. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/09/2014 tarihli ve 2014/443 esas, 2014/69 sayılı kararı ile sanığın 6545 sayılı Kanunla değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 191/8-9 ve 5271 sayılı CMK’nın 231/5.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 05/12/2014 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
3- Sanığın denetim süresi içerisinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediğinin tespit edilmesi üzerine, Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/05/2018 tarihli ve 2018/235 esas, 2018/332 sayılı kararı ile 17/09/2017 tarihli hüküm açıklanarak 6545 sayılı Kanunla değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın 01/06/2018 tarihinde istinaf edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında,
“Dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı suçun 15/06/2013 tarihinde işlendiği ve suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile ceza miktarının “iki yıldan beş yıla kadar hapis” olarak değiştirildiği cihetle, suç tarihinin değişiklik öncesi olması karşısında aleyhe kanun değişikliğinin sanık hakkında uygulanamayacağı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesi ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, önceki ve sonraki temel ceza kanunlarının ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması gerekirken, lehe kanun değerlendirilmesi yapılmadan, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir..” denilerek. Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/05/2018 tarihli ve 2018/235 esas, 2018/332 sayılı kararı sayılı kararının bozulması istenmiştir.
Yapılan incelemede,
Suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK’nın 191/1.maddesinde yapılan değişiklikle “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu için öngörülen ceza miktarının “iki yıldan beş yıla kadar hapis” cezasına çıkarıldığı, suç tarihinin 15/06/2013 olması nedeniyle aleyhe kanun değişikliğinin sanık hakkında uygulanamayacağı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesi ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme karşısında, önceki ve sonraki temel ceza kanunlarının ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve lehe olan sonucun esas alınması gerektiği gözetilmeden lehe kanun değerlendirilmesi yapılmadan sanığa fazla ceza verilmesi, kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görüldüğünden Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/05/2018 tarihli ve 2018/235 esas, 2018/332 sayılı kararı sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı’na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine, 10/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.