Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2018/5878 E. 2019/99 K. 08.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5878
KARAR NO : 2019/99
KARAR TARİHİ : 08.01.2019

İtiraz Eden : YARGITAY Cumhuriyet Başsavcılığı
Kararı : Ağır Ceza Mahkemesi- 02/06/2016 tarih ve 2016/143 esas 2016/212 karar
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma

İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER:
Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık … hakkında Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce yapılan yargılama sonucu 02/06/2016 tarihinde 2016/143 esas 2016/212 karar sayı ile sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmiştir.
Re’sen de temyize tabi hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizce 23/10/2018 tarihinde 2018/539 esas ve 2018/4533 karar sayı ile sanık hakkındaki hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz yazısında;
“Olay tarihinde Eskişehir Emniyet Müdürlüğüne yapılan ihbar üzerine … plaka sayılı aracın … Caddesi … camii önünde park halinde görülmesi üzerine takibe alındığı, sanık …’nin aracın şoför koltuğunda olduğunun görüldüğü, saat 15:32 sularında araca tanık …’ün bindiği ve iki dakika sonra indiği, tanık Necip’in sanık …’den uyuşturucu madde aldığı değerlendirilerek yapılan kontrolde …’in bir adet ecstasy olarak tabir edilen hapı görevlilere teslim ettiği, aynı gün eski otogar köprüsü üzerinde … plaka sayılı aracın görülmesi üzerine yapılan aramada araçta sanık … ‘in bulunduğu ve araç içerisinde toplam 53 adet ecstacy hap ele geçirildiği, yapılan yargılama sonucunda Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesince sanık …’nin uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği ve satış yapılan yerin TCK 188/4.b maddesinde sayılan yerlere 200 metreden yakın olduğu kabul edilerek sanığın TCK 188/3, 188/4.b maddelerinden cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Dairece yapılan temyiz incelemesi neticesinde oy çokluğu ile, uyuşturucu madde alışverişinin aracın içinde yapılması ve eylemin umumi veya umuma açık yerde işlenmesi koşulu oluşmadığından TCK 188/4.b maddesinin uygulanamayacağı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Oysa uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun TCK 188/4.b maddesinde sayılan yerlere 200 metreden yakın mesafedeki umumi veya umuma açık yerlerde yapılması halinde bu maddenin uygulanması gerekmektedir. Gerçekleşen olayda sanık … aracını TCK 188/4.b maddesinde sayılan yerlerden olan caminin önüne (200 metreden yakın mesafe içinde) park ederek yanına gelen kullanıcı Necip’e uyuşturucu maddeyi satmıştır. Burada satışın araç içerisinde yapılmış olması, satış yapılan yerin umumi yer olmadığı sonucunu doğurmaz. Her ne kadar özel araçlar herkesin girip çıkabileceği bir yer değil ise de, mobil yani hareket eden bir eşyadır ve sonradan engelleyici bir önlem alınmadığı müddetçe araçların içerisi görülebilir haldedir ve buralarda işlenen suçlar Türk Ceza Kanunu uygulaması bakımından umuma açık yerde işlenmiş gibi kabul edilmektedir. Örneğin TCK’nun 225. maddesindeki alenen cinsel ilişki ve teşhircilik suçları umuma açık yerdeki araç içerisinde işlendiğinde Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına göre aleniyetin varlığı kabul edilmektedir. TCK’nun 188/4.b maddesi yönünden de özel araç içerisinde satış gerçekleştiği taktirde şayet araç bu fıkrada sayılan yerlere 200 metreden daya yakın mesafede ve umuma açık yerde ise maddedeki artırım uygulanmalıdır. Aksi düşüncenin kabulü, uyuşturucu satıcılarının araçlarını okul, cami, hastane gibi yerlerin önüne ve hatta bahçesine/otoparkına park edip araç içerisinde kullanıcılara uyuşturucu madde satması halinde, TCK 188/4.b maddesinin ihdas ediliş amacına aykırı olarak umumi yer sayılmayıp bu fıkradaki artırımın uygulanmaması sonucu doğurur. Uyuşturucu madde satılan yer TCK 188/4.b maddesinde sayılan yerin bitişiğindeki veya yakın mesafedeki evin içi olsa, taşınmaz varlık olan evin yeri değiştirilemeyeceğine göre ve evin içi de umumi yer olmayacağından TCK 188/4.b maddesi uygulanamaz. Ancak somut olayda olduğu gibi, araç hareket eden ve yeri değiştirilebilen bir vasıta olduğundan ve bir nevi uyuşturucu madde satışı yapılan tezgah olarak kabul edilmesi gerektiğinden, içerisinde satış yapılan aracın park edildiği yerin TCK 188/4.b maddesinde sayılan yerlere 200 metreden yakın mesafedeki umumi yer olması halinde, artık burada TCK 188/4.b maddesinin uygulanmasının gerektiği ve yerel mahkemenin TCK’nun 188/4.b yönünden uygulaması doğru olduğunun kabulü ile, Daire çoğunluğunun “1” numaralı bozma nedeni usul ve yasalara aykırıdır. ” denilerek, Dairemizin sanık hakkındaki (1) nolu bozma nedeninin ilamdan çıkarılması istenmiştir.
C) CUMHURİYET BAŞSAVCISININ İTİRAZIYLA İLGİLİ YASA HÜKÜMLERİ:
1- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308. maddesi:
(1) Yargıtay ceza dairelerinden birinin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, re’sen veya istem üzerine, ilâmın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kurulu’na itiraz edebilir. Sanığın lehine itirazda süre aranmaz.
(2) (05.07.2012 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 6352 sayılı Kanun’la eklenen fıkra) İtiraz üzerine dosya, kararına itiraz edilen daireye gönderilir.
(3) (05.07.2012 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 6352 sayılı Kanun’la eklenen fıkra) Daire, mümkün olan en kısa sürede itirazı inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gönderir.
2- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un geçici 5. maddesi (05.07.2012 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 6352 sayılı Kanun’la eklenen):
(1) Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308 inci maddesinde yapılan değişiklikler, bu Kanun’un yayımı tarihinde Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda bulunan ve henüz karara bağlanmamış dosyalar hakkında da uygulanır.
D) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ:
Dairemizin itiraza konu kararının, itiraz yazısında ileri sürülen tüm nedenler tartışılıp değerlendirilerek verildiği ve kararda bir yanlışlık bulunmadığı anlaşıldığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı yerinde görülmemiştir.
İtirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gönderilmesine karar vermek gerekmektedir.
E) KARAR : Açıklanan nedenlerle;
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının yerinde görülmediğine,
2-5271 sayılı CMK’nın 308. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na GÖNDERİLMESİNE, 08/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.