Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2018/5808 E. 2019/4023 K. 03.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5808
KARAR NO : 2019/4023
KARAR TARİHİ : 03.07.2019

Yüksek Adalet Bakanlığı’nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık … hakkındaki İstanbul Anadolu 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/04/2018 tarihli ve 2018/170 esas, 2018/231 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 19/11/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli … hakkında 11/09/2016 tarihli “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu nedeni ile Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda, 04/01/2017 tarihli ve 2017/151 soruşturma, 2017/26 sayılı karar ile; 5237 sayılı TCK’nın 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca erteleme süresi içerisinde bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, aynı Kanun’un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararın şüpheliye 10/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği, Bakırköy Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce yükümlülüklerine uymamakta ısrar etmesi nedeniyle dosyasının kapatılarak savcılığa gönderilmesi üzerine erteleme kararının kaldırılarak Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 17/11/2017 tarihli ve 2017/151 soruşturma,2017/22492 esas,2017/17436 sayılı iddianamesi ile TCK’nın 191/1 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Adana Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, davanın Adana 6.Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/790 esas sayılı dosyası ile derdest olduğu,
2- Şüpheli … hakkında 20/08/2016 tarihli “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu nedeni ile İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda; 20/02/2018 tarihli ve 2018/33370 soruşturma,2018/9153 esas,2018/7583 sayılı iddianame ile TCK’nın 191/1,43 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle sanık hakkında açılan ve derdest olan Adana 6.Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/790 esas sayılı dosyası ile birleştirme istemli olarak İstanbul Anadolu 19.Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
3- Kanun yararına bozma istemine konu; İstanbul Anadolu 19.Asliye Ceza Mahkemesinin 10/04/2018 tarihli, 2018/170 esas ve 2018/231 sayılı kararı ile; “sanık hakkında öncelikle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilip kararın sanığa usulüne uygun olarak tebliğ yapılması gerekirken mezkür usuli işlemlerin yapılmadığı, sanığa itiraz hakkı tanınmaksızın hakkında dosyanın Adana 6.ASCM’nin 2017/790 E. sırasında kayıtlı dosya ile TCK.’nun 43/1 maddesi uyarınca birleştirilmesi de talep edilerek kamu davası açıldığı, oysa ki Adana 6.ASCM’nin 2017/790 Esasına kayıtlı suça ilişkin suç tarihi ve kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının derdest dosyamızın suç tarihinden sonrasına ilişkin olduğu, bu itibarla kanunda öngörülen kovuşturma şartının gerçekleşmediği”gerekçesi ile kamu davasının durmasına karar verildiği, kararın 06/06/2018 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak veya kullanmak suçundan sanık … hakkında yapılan yargılamada, kovuşturma şartının gerçekleşmediğinden bahisle kamu davasının durmasına dair İstanbul Anadolu 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/04/2018 tarihli ve 2018/170 esas, 2018/231 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, şüpheli … hakkında 11/09/2016 tarihinde işlemiş olduğu kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak suçundan dolayı yapılan soruşturma sonucunda, Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 04/01/2017 tarihli ve 2017/151 soruşturma, 2017/26 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/3. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, şüphelinin denetimli serbestlik tedbiri kararına uymadığından bahisle Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 17/11/2017 tarihli ve 2017/151 soruşturma, 2017/22492 esas 2017/17436 iddianamesi ile kamu davası açıldığı, Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesince 2017/790 esasına kayden yargılamaya başlandığı, şüpheli hakkında 20/08/2016 tarihinde de kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak veya kullanmak suçunu işlediğinden bahisle İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 20/02/2018 tarihli ve 2018/33370 soruşturma, 2018/9153 esas 2018/7583 sayılı iddianamesi ile yeni bir kamu davasının açıldığı, İstanbul Anadolu 19. Asliye Ceza Mahkemesince, Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/790 esasına kayıtlı suça ilişkin suç tarihi ve kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının derdest dosyamızın suç tarihinden sonrasına ilişkin olduğu ve bu itibarla kovuşturma şartının gerçekleşmediğinden bahisle durma kararı verilmiş ise de;
Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/790 esas sayılı dosyada suç tarihinin 11/09/2016 iddianame düzenleme tarihinin ise 04/01/2017 olduğu, anılan Mahkemenin 2018/170 esas esas sayılı dosyasında ise suç tarihinin 20/08/2016, iddianame düzenleme tarihinin ise 20/02/2018 olduğu, her iki suçun da ilk iddianamenin düzenlenme tarihinden önce işlendiği ve hukukî kesinti olmadığı, anılan iki dosyada da sanığın üzerine atılı eylemlerin aynı mahiyette olduğu dikkate alınarak, bu eylemlerin bir suç işleme kararı icrası kapsamında işlendiği anlaşıldığından, ikinci suç için yeni bir erteleme kararına gerek olmadığı, dosyaların birleştirilmesi ve 5237 sayılı Kanunun 43. maddesinde öngörülen zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp cezanın arttırılarak tayini gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde durma kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca İstanbul Anadolu 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/04/2018 tarihli ve 2018/170 esas, 2018/231 sayılı kararının bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
İncelenen dosyada; sanığın 11/09/2016 tarihli “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu nedeni ile Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca 04/01/2017 tarihinde 5237 sayılı TCK’nın 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca erteleme süresi içerisinde bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın şüpheliye tebliğ edildiği, denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında yükümlülüklerine uymamakta ısrar etmesi nedeniyle erteleme kararının kaldırılarak Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 17/11/2017 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı, davanın Adana 6.Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/790 esas sayılı dosyası ile derdest olduğu anlaşılmıştır.
Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/790 esas sayılı dosyasına konu suç tarihinin 11/09/2016, iddianame düzenleme tarihinin 17/11/2017 olduğu, İstanbul Anadolu 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/170 esas sayılı dosyasına konu suç tarihinin 20/08/2016, iddianame düzenleme tarihinin ise 20/02/2018 olduğu, her iki suçun da ilk iddianamenin düzenlenme tarihinden önce işlendiği ve eylemler arasında hukukî kesintinin olmadığı, her iki eylemin de “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” eylemi olduğu, eylemlerin bir suç işleme kararının icrası kapsamında işlendiği, 20/08/2016 tarihli eylemi nedeni ile yeni bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına gerek olmadığı anlaşıldığından , davaların birleştirilmesi ve 5237 sayılı Kanunun 43. maddesinde öngörülen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yerinde olmayan gerekçe ile durma kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D)Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlere göre;
Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; İstanbul Anadolu 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/04/2018 tarihli ve 2018/170 esas, 2018/231 sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı’na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine, 03/07/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.