Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2018/4585 E. 2019/1875 K. 26.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/4585
KARAR NO : 2019/1875
KARAR TARİHİ : 26.03.2019

Mahkeme : SAMSUN 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : Mahkûmiyet:

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanıklar … ve … hakkında verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanık … yönünden “29.5.2013” ve sanık … yönünden “15.7.2013” yerine sanık ayrımı gözetilmeksizin “31.10.2013- 15.7.2013-7.8.2013-24.8.2013-29.5.2013” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata kabul edilmiştir.
TCK’nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E. 2014/140;K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanıklar … ve … hakkında verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanıklar … ile … yönünden “15.7.2013” yerine sanık ayrımı gözetilmeksizin “31.10.2013-15.7.2013-7.8.2013- 24.8.2013-29.5.2013” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata kabul edilmiştir.
TCK’nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E. 2014/140;K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafilerinin ve Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
3-Sanık … hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Sanığın 26.5.2013 tarihli olay ile ilgili olarak hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan kamu davası açıldığı ve İstanbul 22. Sulh Ceza Mahkemesinin E:2013/648, K:2013/1143 sayılı kararı ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği anlaşıldığı halde, sanığın aynı tarihli iddianameye konu eylemi nedeniyle davanın CMK 223/8 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
4-Sanık … hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-) 24.8.2013 tarihli olay tutanağı, iletişim tespit tutanakları, haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen … ve …’nin beyanları ve sanığı teşhis etmiş olmaları karşısında; uyuşturucu madde ticareti yaptığı sabit olan sanık hakkında “sanığın suç haber alındıktan sonra bazı şahısların kendisine kenevir tohumu getirdiğini ve onları ektiğini söyleyerek suçunun açığa çıkmasına yardım ettiği” gerekçesi ile koşulları oluşmadığı halde, TCK’nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
2-) Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanık yönünden “15.7.2013-24.8.2013” yerine sanık ayrımı gözetilmeksizin “31.10.2013-15.7.2013-7.8.2013-24.8.2013-29.5.2013” olarak hatalı yazılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
26.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.