YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/1158
KARAR NO : 2018/4676
KARAR TARİHİ : 30.10.2018
Mahkeme : İSTANBUL Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : İstinaf başvurusunun esastan reddi
Bozma; sanıklar Aydın ve Abdulvahap hakkında
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A-Sanıklar Yaşar ve Aydın hakkındaki hükümlerin incelenmesinde;
Temyiz incelemesi, sanık … müdafiinin süresindeki isteği nedeniyle sanık … hakkında duruşmalı olarak yapılmıştır.
Sanık …’ın kendisini arayarak suça konu uyuşturucu maddelerin içerisinde bulunduğu çantayı alması için otobüsü karşılamaya gönderdiğini söylediği … hakkında tefrik kararı verilmiş olması nedeniyle bu aşamada sanık hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğine ilişkin tebliğnamedeki bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir.
5271 sayılı CMK’nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler dikkate alınarak, CMK’nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ile sanık … müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği; hukuka aykırı olarak alt sınırdan uzaklaşmak sureti ile hüküm kurulduğuna, suçun teşebbüs aşamasında kaldığına, eylemin işlenemez suç olduğuna ve sanığın kastının olmadığına; sanık … müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği; etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine ve suça ilişkin delil bulunmadığına ilişkin temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede, sanıklar hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükümlere ilişkin yapılan istinaf başvurularının esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin kararı hukuka uygun bulunduğundan, sanık müdafilerinin temyiz istemleri ile sanık … müdafiinin duruşmadaki sözlü savunması yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi uyarınca temyiz isteminin ESASTAN REDDİNE, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanık … hakkındaki salıverilme talebinin reddine,
B-Sanık … hakkındaki hükmün incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nın 288. maddesinin ”Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.” ve aynı Kanunun 294. maddesinin ise; ”Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.” şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği; aramanın hukuka aykırı şekilde yapıldığına, hukuka aykırı olarak alt sınırdan uzaklaşmak sureti ile hüküm kurulduğuna ve suça ilişkin delil bulunmadığına ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
Hakkında delil bulunmadığı aşamada diğer sanık …’in kendisine yönelik beyanlarını kabul ederek kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım ettiği anlaşıldığından, sanık hakkında TCK’nın 192. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA,
30/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
TEFHİM TUTANAĞI: 30.10.2018 tarihinde verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ……’nun katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık … müdafii Av. …’in yokluğunda 15.11.2018 tarihinde, açık olarak okundu.