Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2017/889 E. 2019/4285 K. 10.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/889
KARAR NO : 2019/4285
KARAR TARİHİ : 10.07.2019

Mahkeme : MERSİN 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : Mahkûmiyet (sanık … hakkında infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçundan; sanık … hakkında Uyuşturucu madde ticareti yapma (İnfaz kurumuna sokmak suretiyle)

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Beraat eden sanık … tebliğnamede sanık olarak gösterilmiş ise de bu sanık hakkında temyiz talebi bulunmadığından inceleme dışında tutularak diğer sanıklara yönelik yapılan incelemede,
1-)Sanık … hakkında uyuşturu madde ticareti suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün yapılan incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların, aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-)Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2-)Adana Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünce alınan tanık numunenin TCK’nın 54/4. maddesi gereğince müsaderesi yerine TCK’nın 54. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık … müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu durumların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1-)TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanıklar hakkında TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi,
2-)Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünden “TCK’nın 54.maddesi” ibaresinin çıkarılarak, yerine “TCK’nın 54/4. maddesi” ibaresinin eklenmesi,
Suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-)Sanık … hakkında infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün yapılan incelenmesinde:
5275 sayılı Yasanın 108/3. maddesinde, ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda hükümlünün koşullu salıvermeden yararlanamayacağı hususu düzenlenmiş olup, mahkemece sanık … hakkında tekerrür uygulamasına esas alınan ilamda, 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulandığı ve bu nedenle sanığın ikinci kez mükerrir olduğu anlaşıldığı halde, cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların, eleştiri ve aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın, sanık …’ın İnfaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçunu azmettirme şeklindeki eyleminin TCK’nın 38/1. maddesi yollamasıyla 188/3. maddesinde düzenlenen “uyuşturucu madde ticareti yapma” ve TCK’nın 297. maddesinin 1. fıkrasında tanımlanan “infaz kurumuna uyuşturucu madde sokma” suçlarını oluşturacağı, TCK’nın 297. maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde öngörülen fikri içtima kuralları gereğince, bu iki suçtan daha ağır sonuç doğuran TCK’nın 188/3. maddesinde düzenlenen uyuşturucu madde ticareti yapma suçu gereğince temel ceza belirlenip aynı Kanun’un 297/1. maddesinin 2. cümlesine göre 1/2 oranında artırılması gerekirken eksik ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 10.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.